Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 2 günlük ziyaret için geldiği Adana'daki toplu temel atma töreninde yaptığı konuşmada, iktidara geldiklerinde ülkenin borç yükü altında olduğunu; ANAP, DSP ve MHP'den devraldıkları Türkiye'nin borcunu bitirdiklerini, faize giden paranın şimdi halkın cebinde kaldığını söyledi. Rakamlar verdikten sonra, "Buraya gelip milliyetçilik, ulusalcılık nutku atanlar borçlandı, biz ödedik" dedi. Demokratikleşme paketinden söz ederken de, MHP'nin eleştirilerine cevap vererek okullarda her sabah okunan andın milliyetçilik olmadığını, asıl milliyetçiliğin modern eğitim olanakları yaratmak olduğunu savundu. Andın 'Türküm doğruyum' bölümünü anımsatarak "Doğruyum dediler Türkiye'yi yolsuzluklara boğdular" diye konuştu.
Sık sık Rabia ve Esma sloganları atılan mingde Başbakan da alandakilere Rabia'yı, Esma'yı unutmadıklarını, unutturmayacaklarını söyledi.
METRO ÜCRETSİZ TAŞIDI
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan eşi Emine Erdoğan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı ve Başbakanlık Müsteşarı Efkan Ala ile birlikte özel 'Ana' uçağı ile Adana'ya geldi. Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik ile Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu'nun da havalimanında karşıladığı Başbakan Erdoğan, Adana Valisi Hüseyin Avni Coş'u makamında ziyaret etti. Vali Coş'tan brifing alan Başbakan, daha sonra Uğur Mumcu Meydanı'nda düzenlenen mitinge katıldı. Yaklaşık 35 bin kişinin katıldığı mitingde kadınların çokluğu dikkat çekti.
Kentteki tüm billboardlar Erdoğan'ın ziyaretiyle ilgili afişlerle donatılırken, Büyükşehir Belediyesi de metro seferlerini gün boyu ücretsiz gerçekleştirdi. Uğur Mumcu Meydanı'nda da geniş güvenlik önlemi alındı. Vatandaşlar, alana kendilerine dağıtılan barkotla giriş yaptı. Çevredeki binalara keskin nişancılar yerleştirildi. Başbakan kendisinden önce yapılan konuşmaları kürsünün karşısında dinlerken, izleyiciler arasındaki bir kadının gönderdiği tesbih ulaştırıldı.
TESBİH TEATİSİ
Erdoğan da tesbihi aldığını işaret edercesine yukarı kaldırıp gösterdi, sonra da cebinden çıkardığı kendi tesbihini Fatoş Yurdaseven adlı kadına gönderdi. Erdoğan önce Vali H.Avni Coş ve Adana Milletvekili olan, Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na aday gösterilmesi de konuşulan Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik konuştu.
4 ŞEHİRDE 3 KATRİLYON 326 TRİLYONLUK YATIRIM YAPTIK
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasına yöresel şiveyle 'Gadasını aldıklarım' sözleriyle başlayarak halkı selamladı. Adana ve ilçelerine yapılan yatırımların hayırlı olmasını dileyen Erdoğan, şunları söyledi:
"14 Eylül'de Adıyaman'da 814 trilyon liralık yatırımın toplu açılışını, 21 Eylül'de Malatya'da tam 776 trilyon liralık eserin açılışını yaptık. Geçen hafta Denizli'de 876 trilyon liralık 84 eserin açılışını yaptık. Bugün Adana'da ve ilçelerinde 2 gün boyunca büyük açılış coşkusunu sizinle birlikte yaşayacağız. Bir tek açılış töreniyle 837 trilyon liralık 80 farklı yatırımı, eseri, hizmeti resmen Adana'mıza kazandırıyoruz. Yarın Kozan'da 13 eserin, Ceyhan'da 9 ayrı eserin açılışını yapacağız. Kozan ve Ceyhan'ı ilave edersek iki gün boyunca 102 kalem hizmetin toplam tutarı 860 trilyon lira. Son bir ay içinde sadece dört şehrimizde Adıyaman, Malatya, Denizli ve Adana'ya kazandırdığımız toplam yatırımların tutarı 3 katrilyon 326 trilyon lira. Adeta bir hizmet hasadı gerçekleştiriyoruz. Toprağa attığımız tohumlar filiz oldu fidan oldu ağaç oldu meyve vermeye başladı. O meyveleri topluyoruz."
Osmanlı Devleti'nin 1854'de hem dışarıdan hem de içerden borçlanmaya başladığını hatırlatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Biz göreve geldiğimizde IMF'ye 23.5 milyar dolar borç vardı. Kim borçlanmıştı bizden öncekiler, yani MHP, DSP, ANAP üçlüsü borçlanmıştı. Öyle borçlandılar ki ödeyemez hale geldiler. Bizi delikli paralara muhtaç ettiler. Şimdi bakın, Türkiye'nin dış borçlarıyla ilgili olarak çok yanıltıcı bilgiler veriyorlar. Adana'ya da geliyor yalan yanlış rakamlarla Türkiye'nin dış borçlarını çarpıtmaya çalışıyorlar. Buradan sizlere manzarayı çok net bir şekilde anlatmak istiyorum. Halep orda ise arşın Adana'da. Biz 2002'nin sonunda görevi devraldığımızda kamu net borç stoku milli gelirimize oranı yüzde 61.5. Yani bu ne demek Türkiye'nin her yüz lirasının 61.5 lirası borçtu. Şimdi ne oldu; bu orana dikkatinizi çekiyorum yüzde 17'ye kadar düşürdük. Yüz liranın 17 lirası borç. Bakınız 61.5 liradan 17 liraya eğer bunu Avrupa Birliği tanımlı olarak ele alırsak o zaman ne oluyor. 2002 sonu itibarıyla neydi, milli gelire göre yüzde 74'tü. Şimdi bunu 36'ya çektik. Yüz liranın 36 lirası borç. 2002'de Türkiye, piyasalardan, dünyadan borçlanırken yüzde 63 faizle borçlanıyordu. Bizden önceki iktidar döneminde MHP, DSP, ANAP, yüz lira borçlanırken bunun 63 lirası faizdi. Bu nereye düştü yüzde 7'ye düştü. Aradaki fark 56 puan. Bu 56 puan kimin cebinde kalıyor Adanalı çiftçimizin, işçimizin, memurumun, vatandaşımın cebinde kalıyor. İşte farkımız bu. Bunların ülke için yaptıkları ortada. Bizim ki de ortada kıyas bile kabul etmez. Onlar ülkeyi borçlandırdı biz ülkemizin borçlarını ödedik, faizleri enflasyonu düşürdük."
TÜRKİYE'Nİ İTİBARINI YERLERDE SÜRÜKLEDİLER
Milliyetçiyim, ulusalcıyım diyenlerin Türk bayrağını, pasaportunu itibarını yerlerde sürüklediğini ileri süren Erdoğan, "Biz geldik ülkemizin milletimizin bayrağını Türk Lirası'nın, pasaportumuzun itibarının iade ettik. Biz slogan milliyetçisi değiliz. Bizim için milliyetçilik millet için hizmet üretmek milletin itibarını yükseltmek milletin ihtiyaçlarına cevap vermektir. Her zaman çocukları sırayla dizip yağmur, kar altında soğukta sıcakta taa 33'lü yıllardan kalma soğuk savaş döneminin demir perde ülkelerini hatırlatan sloganları attırmak milliyetçilik değildir. Milliyetçilik o çocuklara okuyacağı okul yapmaktır" diye konuştu.
Okullara akıllı tahtaların geldiğini, tablet bilgisayarların gelmeye başladığını söyleyen Erdoğan, "Öyle kafatası milliyetçiliği ile ülkeler kalkınmaz. Bunlar tarihleri boyunca ne yaptılar. Türk'üm dediler, Türkiye'nin itibarını yerlerde sürüklediler. Doğruyum dediler, Türkiye'yi yolsuzluklara muhatap ettiler. Çalışkanım dediler yıllarca yan gelip yattılar. Bal bal demekle ağız tatlanmaz. Mesele slogan atmak değil mesele iş yapmak. Biz iş yapıyor hizmet üretiyoruz" dedi.
İSİMLERİNİ AĞZIMA ALMAYACAĞIM
Başbakan Erdoğan, muhalefet liderlerinin isimlerini ağzına almayacağını da hatırlatarak şunları söyledi:
"Katıldığım bir televizyon programında artık ana muhalefet, yavru muhalefet partisi liderlerinin ismini ağzıma almayacağımı söyledim. Onlara asla cevap yetiştirmeyeceğim. O işi artık genel başkan yardımcılarıma bıraktım. Yormaya gerek yok kendimizi. Adanalı Çukurovalı Karacaoğlan'ı biliyorsunuz. Biliyorsunuz çok güzel anlamlı nasihati var. Diyor ki Karacaoğlan, 'Meclis'te arif ol, el iki söylerse sen bir söyle. Elinden geldikçe sen iyilik eyle. Hatıra dokunup yıkıcı olma'. Biz Adanalı Çukurova Karacaoğlan'a kulak verecek iş verecek iyilik üretecek yıkıcı değil yapıcı olmaya devam edeceğiz."
DEMOKRATİKLEŞME PAKETİ
Demokratikleşme paketine de değinen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Demokratikleşme Paketi, hem Türkiye'ye hem demokrasiye, hem ekonomiye, hem de kardeşliğimize güç katacaktır. Sağdan soldan ne denildiğine değil sizin ne dediğinize bakarız. Milletim ne diyor Adana ne diyor biz buna bakarız. Milletimiz bize yetki verdi, milletimiz bize bir emanet yükledi. Biz emanettin hakkını veriyoruz. Sizin istemediğinizi biz de istemeyiz. Sizin onaylamadığını biz de onaylamayız. Milletin temel hak ve özgürlüklerini kimse ile pazarlık etmeyiz. Seçim beyannamemizde ne söylediysek bugün sadece onu yapıyoruz. 11 boyunca yaptığımız her reforma karşı çıkanlar korku senaryosu üretenler bugün de aynısını yapıyorlar. Göreceksiniz onlar kaybedecek. Şunu da bilin ki Türkiye kazanacak, hiç endişeniz olmasın. Değişime direnenler, Türkiye'yi haklarından mahrum edenler kardeşliğin önünü tıkayanlar kaybedecek. Türkiye ekonomisi, demokrasisi, kardeşliği kazanacak. Yeni paketin milletimize ülkemize hayırlı olmasını diliyorum."
Türkiye'nin dünyada savaş gemisini üreten 10 ülke arasına girdiğini hatırlatan Erdoğan, ordunun ihtiyaçlarının 2003'den önce yüzde 73'ünün ithal edildiğini bugün ise yüzde 50'den fazlasının kendi imkanlarımızla sağlandığını anlattı. Erdoğan konuşmasının ardından kamu ve özel kurumlarca gerçekleştirilecek bazı yatırımların temel atma ve toplu açılışları gerçekleştirdi.
ÖZGÜR SURİYE ORDUSU BAYRAĞI AÇILDI
Miting alanına gelen Fatoş Yurdaseven adlı genç bir kız, elindeki tespihi, korumalar aracılığıyla Başbakan Erdoğan'a gönderdi. Erdoğan da kendi tespihini Yurdaseven'e gönderdi. Korumalar, çocuklara oyuncak dağıttı. Bir çok kişi ise taleplerini yazılı olarak Başbakan'a gönderdi.
Miting alanında Özgür Suriye Ordusu bayrağı açılması da dikkat çekti.
ALEVİ-KÜRT AYRIMI YAPMIYORUZ
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, mitingin ardından Ak Parti İl Başkanlığı'na geçti. Burada bir süre kalan Erdoğan, daha sonra Adana Valiliği tarafından organize edilen ve TÜYAP Adana Uluslararası Fuar Alanı'nda gerçekleştirilen yemekte Adana'nın ekonomik, sosyal, kültürel dinamikleri ve sivil toplum örgütleri temsilcileri ile bir araya geldi. Burada bir konuşma yapan Erdoğan, Alevi ve Kürt vatandaşlar arasında bir ayrım yapmadıklarını söyledi. Nevşehir Üniversitesi'nin adını Nevşehir Hacı Bektaşi Veli Üniversitesi olarak değiştirdiklerini de hatırlatan Erdoğan, bunun çok önemli bir adım olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:
"Ne Kürt ne de Alevi vatandaşım herhangi bir ayrıcalığa tabi değildir. Hepsi bu ülkede parlamentoya girmekse giriyor. Devletin en yüksek kademesinde görev alıyor, bir sıkıntı var mı? Kürt vatandaşlarımıza Alevi vatandaşlarımıza karşı bir ayrıcalık var mı yok. Biz buları deneyerek tecrübe ederek geldik buralara. Lütfen böyle mahalle baskılarıyla 'elimizden şu gitti, bu gitti' diyerek ülkemizin huzuru kaçırılmasın, neyin ne olduğunun farkındayız. Elimizden geleni tüm samimiyetimizle çözdük, çözmeye de devam ediyoruz. Demokratikleşme Paketi asla ne ilktir ne de sondur. Bundan sonra tüm gelişmelere göre adımlar adım ortaya çıkacak yeni hususlarla birlikte reform düzenlemelerimiz devam edecek. Demokratikleşme Paketi'ne sahip çıkmanızı yanlış anlamaların önüne geçmenizi bekliyorum."
Başbakan Erdoğan, bugüne kadar 2.5 milyar liralık gayrimenkullerin Rum, Musevi, Ermeni vatandaşlarına iade edildiğini de kaydetti.
AÇILIŞI YAPILAN YATIRIMLAR
BAŞBAKAN Erdoğan'ın temelini attığı Adana Entegre Sağlık Kampüsü 1 milyon 30 milyon TL maliyetli bir yatırım. Kampus, toplam bin 550 yataklı 7 hastaneden oluşuyor. İki Genel Hastane, Onkoloji Hastanesi, Kardiyoloji ve KVC Hastanesi, Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi, Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi, Özel Güvenlikli Psikiyatri Hastanesi'ni bünyesinde bulunduran kampus 436 bin 750 metrekare kapalı alan ile 4 bin 650 araçlık kapalı otoparka sahip.
Kamu ve özel sektör tarafından yapımı gerçekleştirilen, toplam proje bedeli 838 milyon TL olan 91 yatırımların dağılımı ise şöyle:
Özel sektör: 595 milyon 570 bin
Eğitim: Toplam 37 okul, 716 derslik, 11 yemekhane, 1 spor salonu ve 200 kişi kapasiteli öğrenci pansiyonu. Yatırım değeri 80 milyon 110 bin 862 TL
Toplu konut (Alt gelir grubu için): 2 bin 304 kapasiteli konut ve sosyal tesis yapımı. Yatırım değeri 79 milyon 439 milyon.
İl Özel İdaresi: 42 milyon 935 bin 270 TL
Yerel yönetimler (Seyhan, Yüreğir ve Tufanbeyli belediyeleri): 17 milyon 186 bin 514 TL
Ulaşım (Karayolları Genel Müdürlüğü): 17 milyon 600 bin TL
Tarım: 1 milyon 198 bin TL
Yapım işleri: 1 milyon 678 bin 808 TL
Altyapı: 283 bin 495 TL
Kültür turizm: 1 milyon 219 bin 968 TL
Güvenlik: 800 bin TL
(DHA(