Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Size sevgi duyan bir insan yok bu ülkede. Ayağınızı denk alın. Devletin gücüne karşın elimizdeki bütün imkanlarla elbette ki mücadele ederiz. Biz bu vatanı sokakta bulmadık, çok da ucuza almadık. 'Aldığımız fiyata satarız' demiş eskiler. Fiyatı döktüğünüz şehitlerin kanı. Verin bunun karşılığını bakalım" dedi.
AK Parti Bursa İl Başkanlığı tarafından Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde (AKKM) düzenlenen bayramlaşma törenine katılan Arınç, yaptığı konuşmada, Kürt milletini ve Kürt halkını çok iyi tanıdığını, yıllardır kendileriyle iç içe yaşadıklarını söyledi.
Siyaseti çoğu zaman Kürtler ile birlikte yaptığını belirten Arınç, "Rahmetli annemden, babamdan bilirim. Ağabeyim de bilir, benim babam da rahmetli Beytüşşebab'ta, Van'da çalıştı. 11-12 senesini Güneydoğu Anadolu'ya verdi. Bizim annemizden, babamızdan duyduğumuz şey, Kürt halkı dindardır, Kürt halkı misafirperverdir. Kürt halkı onurlu bir halktır. Kimseye el kaldırmaz, boş yere insanları incitmez. 'Kürk halkı' dediğimiz zaman, her şeyiyle güzel insanları, milletimizin bütünlüğüne katkı yapmış insanları, her zaman katkı yapmış insanları hatırlarız. Çanakkale Şehitliği'ni gezdiğimizde Diyarbakır'ın Kulp'undan Hasan'ın, Mustafakemalpaşalı Mehmet'in kucağında şehit olduğunu biliriz" diye konuştu.
"Biz İstiklal Harbi'ni biliriz. Galiçya'yı, Hicaz'ı, Yemen'i biliriz" diyen Arınç, şöyle devam etti:
"Dünyanın neresinde bir şehitliğimiz varsa Türkü ile Kürdü ile el ele, kucak kucağa şehit olmuş insanları biliriz. Kürt halkının içinden Bediüzzaman Saidi Nursiler çıkmış, Ahmedi Halil'ler çıkmış, Fakiye Teyranlar çıkmış. Çapulcu çıkmamış, din düşmanı çıkmamış, insan öldüren insanlar çıkmamış, katiller çıkmamış, bunlar Kürt falan değil, Kürt halkını temsil etmiyor bunlar. Benim tanıdığım böyle değildi. Ekmeğimizi bölüştüğümüz insanlar böyle değildi. Onlar haya sahibi insanlardır. Yaşam tarzları farklı olabilir ama insan dendiği zaman o milletin yaptıklarını söylediklerini biz biliyoruz. Ne bu teröristler ne de onlarla kucaklaşan bu bedbaht insanlar Kürt milletini temsil etmiyor. Kürt milletini temsil edenler 75 milyonla kucaklaşan, onları bağrına basan milletin manevi ve ortak değerlerine sahip çıkan insanlardır."
-"Bunlar sevilmiyor, bunlardan korkuluyor"-
Arınç, şunları kaydetti:
"Tüm asil Kürt kardeşlerimi selamlıyorum buradan. Bunlar sevilmiyor, bunlardan korkuluyor. Sevmek başka korkulmak başka. Tehditle, şantajla, haraçla, silah zoruyla, bombayla, dinamitle siz kendinizden korkutabilirsiniz. Size sevgi duyan bir insan yok bu ülkede. Ayağınızı denk alın. Devletin gücüne karşın elimizdeki bütün imkanlarla elbette ki mücadele ederiz. Biz bu vatanı sokakta bulmadık, çok da ucuza almadık. 'Aldığımız fiyata satarız' demiş eskiler. Fiyatı döktüğünüz şehitlerin kanı. Verin bunun karşılığını bakalım. Şimdi bu insanlara bir söz söylemek istiyorum ben. Bu insanların siyaset yapmasına her zaman taraftar oldum. Meclis'teki konuşmalarım bunun şahididir. Çünkü bir insan iki şey yapar. Şiddeti kullanır, silahı kullanır, siyaseti kullanır. Biz onlardan siyaseti kullanmalarını istedik. Şiddet senin için değil, sen siyasetçisin. Düşüncelerini açıkla, ifade et. Kavga yok, silah yok, öldürme yok. Sen silahı tercih ediyorsan o zaman siyasetçi değilsin. Bunu eşkıya yapıyor zaten. Sen nesin-"
"Sen milletin oylarıyla gelmiş Meclis'in kürsüsünde köyde, bucakta, ilçede siyasetini konuşarak yapacaksın" ifadesini kullanan Başbakan Yardımcısı Arınç, şunları söyledi:
"Ama silahlıyı kucaklarsan ona destek verdiğini ifade edersen sen siyasetçi değilsin. Oy almış olabilirsin. Nasıl oy aldığınızı da az çok hepimiz biliyoruz. Seni seçen millet, parlamentoya siyasetle uğraş diye gönderdi. Silahlı teröristle kucaklaş diye göndermedi. Tekrar ifade ediyorum, bu yapılan çok büyük bir yanlıştır. Ama unutmayalım ki Türkiye'de bunları isteyerek yapan bir gurup var. Ve bunlara karşı ne söylerseniz kar etmiyor. O zaman belki şöyle söylemek lazım, 'Allah'tan korkmuyorsunuz'. Çünkü Allah'ı da tanımıyorsunuz. Allah'ı tanısanız yanlış iş yapmaktan korkardınız. Bu insanları kucaklamak, Allah'tan korkmamaktır. Allah'ın 'Kahhar' ismi şerifinden kaçının. Allah'ın kahredici gücü size mutlaka yetişir. 75 milyonun bedduasını aldığınız anda nereden çarpıldığınızı anlayamazsınız. Allah bu yaptığınız işten dolayı sizden razı değil. Siz bundan da utanmıyorsunuz. Milleten de utanmıyorsunuz. Milletin acısına ortak olacağınız yerde bu acıya ortak olanlara ortak oluyorsunuz. Milletin bedduasından çekinin. Millet eline silah alıp oralara gelmez, bu işi yapanlar var. Eylem olacaksa buna karşılık güvenlik güçlerimiz de var. Bu millet size beddua eder. Sizi her gün gördüğünde ne yapacağını çok iyi bilir. Benim bir şey söylememe gerek yok. Üçüncüsü bir şeyin kemali aynı zamanda zevali noktasıdır. Siz bu noktaya gelmişseniz zevaliniz yakındır sizin. Bu kadar kötülükle son noktaya gelen zevaline de hazırlansın. Karanlıkların en koyu olduğu zaman şafak vaktine en yakın zamandır. Sabahın geleceğini gecenin koyu karanlığından da anlayabiliriz."
"Sizlerle meşru imkanlarla mücadele edeceğiz" diyen Arınç, "Kurt gövdenin içine girmişse ve baltanın sapı da biraz bizden tarafaysa işinizin zor olacağını göreceksiniz. Ama 'dağ ne kadar yüksek olsa da yol üstünden aşar' diyor Yunus Emre. Dağın üstünden aşacağız, yolları bulacağız. Terör belasını bitireceğiz. Bu cennet vatanımızda mutluluk içinde yaşamaya devam edeceğiz bir şekilde" ifadesini kullandı.
Arınç, Suriye'de yaşanan olayların üzüntü verici olduğuna da değinerek, "Her gün öldürülenlerin sayısı bini geçti. Türkiye'ye sığınanların sayısı 60 bini geçti. Taş üstünde taş kalmadı. Tek ses mazlumdan yana Türkiye'den çıkıyor. Ne güzel milletsiniz siz. Nerede bir mazlum, masum feryat ederse imdadına Türk milleti yetişiyor" diye konuştu.
-Myanmar'daki olaylar-
Arınç, Myanmar'ın Arakan eyaletindeki şiddet olaylarına iyişkin de şunları söyledi:
"İnşallah 100 trilyonu bu gece toplayacağız ve Myanmar'a, Müslüman kardeşlerimize yollayacağız. Bu milletin ferdi olmak ne mutlu. Allahımıza şükretmemiz lazım. Her yere elimiz ulaşacak ve Türkiye her zaman hayırla yad edilen bir millet olacak. Adalet ve Kalkınma Partisiyiz biz. Kalkınma hamdolsun yerinde gidiyor. Diğer ismimizde adalet. Adil olmak, herkese hakkını vermek çok önemli. Adaletli davranmak çok güzel bir şey. Adalet mülkün temelidir. Çok güzel bir söz. Mülk taşınmaz değil, devlet. Bir devlet küfürle ayakta durabilir. Ama zulümle ayakta duramaz. Adalet dediğimiz şey Adalet Hanım değil. Adalet başka bir şey. Yolunuzu şaşırırsanız adalet size yolunuzu gösterir. AK Parti adaletli olduğu için kazandı. Adaletten şaşarsa kaybeder. Kalkınma ne kadar iyiyse, adalet de o kadar güzel olacak."
-YAŞ mağdurları-
Türkiye'de yıllarca Yüksek Askeri Şüra (YAŞ) mağdurları olduğunu belirten Arınç, "YAŞ karalarıyla albay rütbesinde atılanlar vardı. Hanımının başı örtülü, namaz kıldığı görüldü, evine dinci gazete soktu, televizyonda dini programlar izledi, gümüş yüzüğü de vardı üstelik benim gibi. Ben de bir YAŞ mensubu olabilirdim. Gümüş yüzük takmak aman Allah'ım suçların en büyüğüydü. Hayal değil bunlar beyler. Aramızda bu acıyı tatmış arkadaşlarımız var. Yıllarca bunlar mağdur oldu. Limon satmak zorunda kaldılar. Birkaç tanesi de intihar etti. Karısı hastalandığında hastaneye bile götüremiyordu. Bu insanları adaletli bir hükümet sizin referandumda 'evet' dediğiniz bir şekilde hamdolsun yıllar sonra adalete kavuşturdu. Zulüm gören, ayrımcılık gören herkes Türkiye'de adaleti tanıdı. Adaletin güzel kokusunu aldı" diye konuştu.
Arınç, adaletten ayrılmayacaklarını ifade ederek, şöyle devam etti:
"Her üyemiz adaletli olacak. ihtiyaten söylüyorum, varsa ayağımızı denk alalım. Olursa Allah'ın sillesi gelir. Adaletten ayrıldığımız için biz perişan oluruz. Mazlumlar feryat etmeyecek, 'yüzüme bakılmadı, benim işim yapılmadı' demeyecek. 'Benim hakkımı başkasına verdiler' demeyecek. Mazlumun bedduasından sakının. Çünkü o Allah'ın nuruyla nazar eder. Feraset sahibi olacağız. Kimsesizlerini kimi olmak böyle bir şey. Koltuklara kavuşanlar, makam arabasına kavuşanlar, korumalar ve şoförlerle arkasından bir ordu dolaştıranlar adaleti unutmayacaklar. Millet bize dua ettiği için ayakta duruyoruz. Beddua ederse ayakta duramayız. Adaletli davranmadığımız zaman bir köşede gizli gizli göz yaşı döken insan bizi perişan eder. Mağdurların ağladığı bir yerde hiçbir ekonomik program başarılı olamaz. Göz yaşı üzerine saadet olmaz. Gösterişten, israftan kaçacağız. Mütevazi olacağız. Hizmetlerde her zaman adaletli olacağız. Eğer bunu başarabilirsek ki başardığımız için ayaktayız, önümüzde hangi seçim olursa olsun Allah'ın izniyle biz 3 dönemde değil 13 dönemle geliriz."
(Bitti)
Muhabir: Harun Kaymaz / Burak Akay
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz