Başbakan Yardımcısı Atalay Kırıkkale'de

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, terörizmin finansmanın önlenmesi için yapılan yasanın titizlikle hazırlandığını ve endişe edilecek...

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, terörizmin finansmanın önlenmesi için yapılan yasanın titizlikle hazırlandığını ve endişe edilecek bir şeyin olmadığını kaydetti. Bakan Atalay ayrıca Almanya'da 2011-2012 yıllarında sivil toplum kuruluşları aracılığıyla terör örgütüne 6 milyon Avro civarında finansman sağlandığını söyledi.

Kırıkkale’ye bir dizi toplantı ve ziyaret için gelen Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Çarşı Camii'nde Cuma namazını kıldıktan sonra Kırıkkale’de sokakta yürüyüş yaptı. Yürüyüş sırasında vatandaşlarla selamlaşan Bakan Atalay ve beraberindekiler daha sonra gazetecilerle birlikte bir çay bahçesinde döner ekmek yedi. Yemeğin ardından Kırıkkale Valiliği'nde düzenlenen toplantıya katılan Bakan Atalay burada gazetecilerin soruları üzerine gündeme dair açıklamalarda bulundu. Beşir Atalay, önceki gün TBMM’de yasalaşan terörizmin finansmanın önlenmesiyle ilgili olarak yasanın uluslararası bir çalışmanın, bir sürecin parçası olduğunu söyledi. Atalay, "BM'de bu konuda bir komisyon ve BM'nin bir protokolü var, imza koyduğu bu konuda ve şuana kadar hemen hemen bütün ülkeler bu konuda iç hukuk düzenlemelerini yaptılar. Türkiye'nin de yapması gerekiyordu. Yoksa Kuzey Kore gibi falan sayısı 3'ü, 4'ü geçmeyen ülkeler grubuna düşebilirdik. Bu konuda düzenleme yapmayan, terörizmin finansmanın önlenmesi ile ilgili gerekli yasal düzenlemeyi yapmayan ülkelerle ilgili tabi uluslararası alanda ciddi olumsuzluklar, sıkıntılar var. Finansman hareketlerinin denetimi var ve siz o listeye alındığınız da önünüze pek çok olumsuzluklar çıkar. Bu manada biz çok dikkatli bir düzenleme yaptık. Bunun üzerinde çok çalışıldı. Bizzat Başbakanımızın başkanlığında bir kaç defa toplantı yapıldı. O düzenlemenin ben özüne girmeyeyim ama orada bazı tereddütler bazen dile getiriliyor, o yasanın özünde mütekabiliyet var. Yani ülkeler arası ilişkilerde taleplerde mütekabiliyet vardır. İçerideki bütün o manadaki talepleri için mutlaka yargı kararı gerekir. Karşılıklı talepler içinde hem mütekabiliyet hem de bakanlar kurulu kararı gerekir. Yani uygulanması için. Dolayısıyla finansman hareketleri veya o konudaki iddialarla çok sağlam mekanizmalar bu yasa içerisinde getirildi. Orada endişe edilecek bir şey yok. Uluslararası sorumluluğun yerine getirilmesidir. Türkiye terörle ilgili çok acılar çekmiş bir ülke, terörle mücadeleyi çok önemli gören bir ülke, Türkiye'nin böyle bir çalışmayı, yasal düzenlemeyi yapması önemli. Bu tabi ki Türkiye'nin şuanda muhatap olduğu terörle ilgili de boyutları var bunun. Terör örgütünün finansman kaynakları, finansman hareketleri vesaire onların kesilmesi yönünde de bu yasanın getirdiği imkanlar var. Yani o boyutunu da özellikle ifade etmek isterim. Terör uluslararası bir beladır ve uluslararası toplum terör ile ilgili bütün engellemeleri yapmak, tedbirleri almak yönünde çalışma yapıyor, bu da BM'nin önemli bir mekanizması ve teröre en büyük destek finansman desteği. Bunu biliyoruz biz. Şuanda da Avrupa'da da iki gün önce Almanya'nın İçişleri Bakanı gelmişti, onunla uzunca bir toplantım oldu. Avrupa'dan da en önemli talebimiz, bölücü terör örgütü finansmanını Avrupa'dan talep ediyor orada sivil toplum kuruluşları var, sivil toplum kuruluşu adı altında çalışan, yardım toplama mekanizmaları var. O yardımlar terör örgütüne gidiyor. Sadece Almanya'da 2011-2012 yılında bizim tespit ve tahminlerimiz terör örgütüne o sivil toplum kuruluşları aracılığı ile toplanıp giden paranın miktarı 6 milyon Avro civarında. Bütün bu konularla ilgili çıkardığımız bu yasa elimize yeni imkanlar veriyor. Karşı taraftan talepte bulunma imkanları getiriyor. Böyle iki boyutu olan önemli bir yasadır” dedi.

Reklam
Reklam

Milli Birlik ve Beraberlik Projemiz devam ettiğini ve iyi bir atmosfer yakalandığını ifade eden Bakan Atalay, “Hükümetimizin bir kararlılığı var. Türkiye'nin bu kronik sorunlarını kalıcı çözümlere kavuşturmak. Biz günü birlik siyaset yapmıyoruz. Konjonktürel siyaset yapmıyoruz. Sorunların üstünü örterek gitmiyoruz. Nerede bir sorun varsa onun üzerine acımasızca gidiyoruz. Bütün riskleri de alıyoruz. Bu konular biraz cesaret ister. Hem güç ister, hem cesaret ister ve bu konular siyasi alanda istismar edilen de konulardır. Ama AK Parti olarak, AK Parti hükumetleri olarak biz bu konuda cesaretli adımlar attık. Riskler aldık. Sebebi ülkemizi bu terör belasından kurtarmak. Bu 30 yıldır süren kronikleşmiş bir sorundur ve bunun çözülmesi gerekiyor. Enerjimiz boşa gidiyor. Kardeşliğimiz zedeleniyor. Bunları çözmezsek bütünlüğümüz ile ilgili sorunlar giderek büyüyor. Bu ilk yıllarında üzerine gidilip çözülseydi. Daha kolaydı. Dolayısıyla geleceğe kalırsa daha da zorlaşacak. Bizim oradaki en önemli sınırlarımız şunlar, bütün bu çalışmaları yaparken ülkemizin bölünmez bütünlüğü, milli birlik ve kardeşliğimiz. Bu konular bizim sınırlarımız. Bu konulardan asla taviz vermeyiz. Ama sorunu çözmek içinde en ileri adımları da atıyoruz. Bu konuda kararlıyız ve o kararlılığımız sürüyor. Burada hem milletimize hem de basınımıza teşekkür ederiz. Doğrusu iyi bir atmosfer yakaladık. Bu son yürütülen çözüm sürecinde, çözüm süreci diye nitelendiriyoruz ismini doğrusu ülkemizin her kesiminden büyük bir destek görüyor. Elimizde yaptırdığımız iyi araştırmalar var. Ve bu destek giderek de yükseliyor. Son araştırmalarımız da giderek yükseliyor. Bütün toplum kesimleri, ülkemizin her kesimi, her bölgesinde ve herkes artık bu çözülecek umudu içinde. Ve şunu anlıyoruz bu konu artık olgunlaştı. Ve bunun artık daha ileri adımlarla çözülmesi gerekiyor. O çalışma dikkatli bir şekilde yürütülüyor. Biz o konuda çok fazla konuşmuyoruz. Çok açıklamalarda yapmıyoruz. Şunun için, sürecin yürümesini zedeleyecek, spekülatif değerlendirmelere vesile olabilecek açıklamaların olmasın istiyoruz. Ve dikkatli bir şekilde bu süreç yürütülüyor. Geçmişten aldığımız edindiğimiz, yaşadığımız bütün tecrübeleri burada en iyi şekilde kullanıyoruz. Ama burada büyük bir kararlılık içerisindeyiz ve biz büyük bir samimiyet içerisindeyiz. Samimi bir kararlılık içerisindeyiz. Bu tamamen hükumetimizin inisiyatifinde, yönetiminde yürüyen bir süreçtir. Tabi ki tüm boyutlarıyla iyi çalışılmış, iyi oluşturulmuş stratejinin gereğidir. Entegre bir strateji diye bunu daha önce açıkladık. Bütün enstrümanları devrede tutan çok boyutlu bakışla yürütülen bir çalışmadır" diye konuştu.

Reklam
Reklam

Silahsızlandırma, silah bıraktırmanın esas hedefleri olduğunu kaydeden Beşir Atalay, "Bu çalışmanın nihai hedefi budur. Silah bırakılmadıkça da tabi ki güvenlik birimlerimizin çalışmaları, operasyonlarımız da sürecektir. Bunu da hep söylüyoruz. Bir yanda da demokratikleşme adımlarını sürdürüyoruz. Biliyorsunuz şu günlerde bu konuda yasal düzenlemelerimiz de gündem de, 4. yargı paketi yine demokratikleşme anlamında ve AİHM'nin kararları doğrultusunda yeni adımları getirecek. Önümüzdeki haftalarda gündeme gelecek. Bir yandan terörle mücadelede güvenlik birimlerimizin alandaki mücadelesi, çabası, çalışması sürüyor. Tedbiri sürüyor. Orada en küçük bir zaaf yok, olamaz. Aksine geçen yıllara göre, kış birliklerimizin oranı sayısı, miktarı da daha fazla. Terörle, terör unsuru ile vatandaşımızı kesin olarak ayırıyoruz. Vatandaşımızı kazanmak için elimizden geleni yapıyoruz. Kürt kardeşlerimiz onlar bizim kardeşimizdir. Terörist ayrı bizim vatandaşlarımız ayrı. Bu ayrımı da çok iyi yapmamız gerekiyor. Yapıyoruz. Bölgedeki yatırımlarımız bütün hızıyla sürüyor” şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: