Başbakan Yardımcısı Atalay Ve Bakan Ergin Afad Merkezi Açılışına Katıldı

Hatay’da temaslarını sürdüren Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay ve Adalet Bakanı Sadullah Ergin Hatay Afet ve Acil Yönetim Merkezi’nin temel atma törenine katıldılar. Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, yaşanan tecrübeleri gözönünde bulundurarak Türkiye'nin önemli mesafeler aldığını belirtti.

Hatay Afet ve Acil Yönetim Merkezi’nin temel atma töreni Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay ve Adalet Bakanı Sadullah Ergin’nin katılımı ile gerçekleşti. Tören öncesinde konuşan Sadullah Ergin, Hatay’ın afet açısından potansiyel bir kent konumunda olduğunu belirterek; “ Afet öncesinde hazırlıkların yapılması bu açıdan çok önemlidir. Afet sonrasında ortaya çıkan olumsuzluklar kurtarma çalışmalarında bu merkezin karargah niteliği taşımaktadır. Tedbirli olmak durumundayız ama inşallah ihtiyaç olmadan bu merkezin hizmetinin hayırlı olsun temenni ediyorum” diye konuştu. Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay da konuşmasında geçmişte yaşanan olumsuz durumlardan sonra tecrübe edindiklerini bu kapsamda Türkiye’nin önemli mesafeler kat ettiğini aktardı. Atalay; “Deprem riski altında yüksek bir ülkeyiz. Her ülke aynı durumda. Sadece Türkiye değil. Dolayısı ile insanoğlu yaşadığı tecrübeleri de göz önüne alarak ‘afetler sonrası hızlı müdahaleyi nasıl yapabiliriz’ diye düşünürken Türkiye bu konuda hızlı mesafeler aldı” dedi.

Yakın zamanda meydana gelen Van Erciş depremini örnek vererek söz konusu merkezlerin afet sonrasında can kurtaran nitelikte olduğunu belirtti. Atalay; “ Son yıllardaki afet olaylarından sonra da daha yeni tedbirler alıyoruz. Bunlardan birde illerde oluşturulan bu tarz merkezler. Sebebi şu, bu tür merkezler uzman personeli barındıracak aynı zamanda bütün veriler ellerinde olacak aynı zamanda koordinasyon için de en elverişli mekanları oluşturacak. Geçen yılın yaklaşık bu zamanlarında Van depremi, orada tabi 644 vatandaşımızı da kaybettik pek çok binada da hasar oluştu. En hızlı şekilde organize olduk hamd olsun, uluslararası kuruluşlarında örnek olarak gösterdiği ciddi bir koordinasyon sağlanmış oldu. İlk gün depremden birkaç saat sonra Başbakan ile bölgeye gittiğimiz zaman Van’da ki tüm kamu binaları da hasar görmüş. Ya orta hasarlı ya da ağır hasarlıydılar. O zaman bizim imdadımıza AFAD yetişti. 6 ay orada çalıştık. Hepimiz deprem sonrası çalışmalarımızı oradan yürüttük. Acil durumlarda neye ihtiyaç varsa bütün o ihtiyaçları sağlayan bir merkez. Orası adeta can kurtaran rolü oynadı. Bütün illerde bu şekilde birer merkezin oluşmasını planladık ve yatırım programımıza da alıyoruz. Şehrin bütün bilgileri burada olacak. Şehrin coğrafi şartları, iklim özellikleri buradan izlenecek. Burası afet olduğunda burası çalışacak diye bir algı oluşmasın. Burası sürekli bölge ile ilgili tüm verileri toplayan analiz eden bir birim olacak. Zaten her ilde arama kurtarma ekiplerimiz var. Burası özel durumlarda ilin kriz yönetim merkezi olacak. Her türlü teknoloji ile yapılıyor. “

‘KENTSEL DÖNÜŞÜM İLE DAYANIKLILIK ESAS ALINACAK”

Kentsel Dönüşüm Yasası ile birlikte depreme dayanıklı binaların esas alınarak inşaa edileceğini beraberinde deprem sigortasının mecburi olduğunu konusunda da açıklamada bulunan Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay; “ Deprem sigortası mecbur hale gelmişti ancak vatandaşlarımız kısmen uyguluyordu. Yeni yasa değişikliği ile deprem sigortası yapmadan binalara elektrik ve su bağlantıları yapılamayacak. Bunu çok önemli görüyoruz. Binaların yapılırken depreme dayanıklı olarak yapılması yönünde teşvik olacak. Ve tabi sigorta yapılırken de bu projelere bakılacak ve sigorta bedelini o binaya göre tespit edecek. Daha güvenceli bir hayata vesile olacak” diye konuştu.

Atalay ayrıca afet sonrasında herhangi bir olumsuz durum yaşanmaması için de çadır üretiminin 65 bin sayıya ulaştığını yıl sonuna kadar da 100 bin rakamına ulaşılacağını ifade etti. Atalay konuşmasını şu sözler ile sonlandırdı: “Türkiye’yi 15 bölgeyi ayırdık Her bölgede Afet riski göz önüne alınarak gerekli ve yeterli lojistik ve koordinasyon sağlanmış olacak. Depolarda battaniyeler. Aydınlatma ve ısıtma araçları olacak. Biz ayrıca buna da konteynır kentleri de buna ekledik. Yıl onuna kadar 100 bin çadır üretimine geçmiş olacağız.”