AKSARAY (AA) - Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, "Usame Bin Ladin ABD için ne anlam ifade ediyorsa, Fetullahçı Terör Örgütü’nün elebaşı terörist Gülen de Türkiye için aynı anlamı ifade etmektedir ama maalesef ABD yönetimi Türk milletini, Türkiye devletini ve devletimizin hassasiyetlerini anlamamakta direniyor." dedi.
Bozdağ, Aksaray Endüstri Meslek Lisesi konferans salonunda düzenlenen, AK Parti Aksaray İl Gençlik Kolları 5. Olağan Kongresi’nde yaptığı konuşmada, Zeytin Dalı Harekatı’nda şehit olanlara Allah’tan rahmet, yakınlarına ve Türk milletine baş sağlığı diledi.
Türkiye'nin sadece Türk halkını ve Türkiye devletini ifade etmediğini belirten Bozdağ, "Türk halkından daha büyük bir kalabalığı, 780 bin kilometrekare coğrafyadan daha büyük bir coğrafyayı ifade ediyor. Kim ki Türkiye’yi Türkiye sınırlarına hapsetmek isterse hata eder. Kim ki Türkiye'yi 80 milyondan ibaret zannederse o da hata eder. Türkiye hamdolsun bu devlete, bu millete gönülden dua edenleriyle beraber yüzlerce milyonun temsilcisi bir ülkedir." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Kudüs konusundaki tutumuyla bunu bir kez daha kanıtladığını hatırlatan Bozdağ, Erdoğan önderliğinde Kudüs gündemiyle toplanan İslam İşbirliği Teşkilatı Zirvesinin ABD'nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti ilan etme kararını hezimete uğrattığını vurguladı.
Bozdağ, ABD'nin bugüne dek aldığı kararlarda ilk defa yalnız kaldığına işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İslam ülkeleri bir araya gelmiş, Kudüs’ün Filistin’in ebedi başkenti olarak kabulünü ve ilanını yapmış, bütün dünya devletlerini burayı tanımaya davet etmiştir. Daha sonra konu Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin gündemine gelmiştir. Orada 5 daimi üyenin 4'ü ABD'ye karşı çıkmış, 10 geçici üyenin 10’u da karşı çıkmış, ABD yalnız kalmıştır.”
Bu konuda en büyük payın Türkiye’ye ait olduğunu vurgulayan Bozdağ, "Türkiye’nin gücünü sınamak isteyenler, bu milletin temsil ettiği gücün farkına varmalıdır. Sınamayı yapıyorsa, onu da ona göre yapmalıdır." dedi.
- "Türkiye’yi kimse alt edemeyecektir"
Bozdağ, hükümetin Türkiye’yi kalkındırmak için önemli adımlar atarken bir taraftan da bölgenin huzur ve güvenliğini sağlama mücadelesi verdiğini belirterek, şöyle konuştu:
"Son 3-4 yılda başımıza gelenlerin tamamı veya bir kısmı başka bir ülkenin başına gelseydi, emin olun orada çok şey farklı olabilirdi. Nice badireler yaşadık. Hendek teröründen tutun, darbe teşebbüsüne kadar bir sürü olayı beraber göğüsledik. Hamdolsun bütün bunların içerisinden alnımız ak, başımız dik çıktık. Bugün güçlü bir ekonomimiz var. Bugün güçlü bir ülkemiz var. Her türlü olumsuzluğa ve şoka karşı dirençli bir Türkiye var. Bizim başımıza gelen pişmiş tavuğun başına gelmedi ama hiçbirisi de Türkiye’yi alt edemedi. İnşallah bundan sonra da Türkiye’yi kimse alt edemeyecektir."
Zeytin Dalı Harekatı'nın Türkiye için hayati öneme sahip olduğuna işaret eden Bozdağ, şöyle konuştu:
"Bu, sınırımızın güvenliğini sağlamak, sınır boyunca PKK terör örgütünün devletleşmesine giden yolu kapatmak, sınır boyundaki vatandaşlarımızın can ve mal emniyetini sağlamak, sınırın ötesinde, kardeşlerimiz olan Kürtlerin, Türkmenlerin, Arapların huzur ve barış içerisinde yaşamasını, onların, teröristlerin baskı ve zulmünden kurtarılmasını temin etmek hem Türkiye'nin hem de Suriye’nin toprak bütünlüğünü korumak maksadıyla başlatılan bir harekattır. Bu, sıradan bir terör örgütüyle mücadele değildir. Bunu herkesin bilmesi lazım. Bu harekat Afrin bölgesindeki terör örgütlerini, teröristleri temizleyene kadar devam edecektir ama bu harekatın hedefleri, sadece buranın teröristlerden temizlenmesi değildir. Bu bölgede yapılmak istenen oyunu bozmak, hesabı, tuzağı bozmaktır."
- "Süreyi, sınırı biz tayin edeceğiz"
Bozdağ, yürütülen harekata kimsenin belli bir süre koyamayacağını vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Harekata süre sınırını kimse çizemez. Başka ülkeler bugün Suriye’de varlar. Ne için varlar? Suriye’de olup bitenler ABD’nin güvenliğini mi tehdit ediyor? Yok. 66 tane ülke var, onlar ne için var, bir sıkıntıları mı var? O ayrı bir konu ama Türkiye’nin 911 kilometre sınırı var ve Türkiye kendi güvenliği bakımından oraya girmek mecburiyetinde kalmıştır. Burada kimsenin Türkiye’yi sorgulama hakkı yoktur, olmamalıdır. Biz 'Afganistan’da ne kadar kaldın?' diye kimseye sormadık. 'Suriye’de ne işin var?’ diye de sormadık. Kimse de Türkiye’nin kendi güvenliği için attığı bu adımları sorgulamamalı ve Türkiye’ye burada süre ve sınır tayin etmeye kalkmamalıdır. Süreyi, sınırı biz tayin edeceğiz. Bölge terörden temizlenene kadar geçecek zaman ne kadarsa, o kadar süre Türk Silahlı Kuvvetleri ve Türkiye bölgede kalmaya devam edecektir.”
Bozdağ, hiç kimsenin Türkiye’yi ikna etmeye kalkmaması gerektiğini vurgulayarak, "Bizi iknaya değil, bizi anlamaya gayret edin. Türkiye’nin Suriye konusunda iknaya ihtiyacı yoktur. Sınırımızın boyunda oluşacak bu terör yapılanmasını engellemek bu devletin de bu milletin de varoluşsal sebeplerinden biridir. Amerika'nın sınır boyunda, 911 kilometresinde 40 yıldır Amerika’yı bölmek isteyen bir terör örgütü devletleşmek için adım atmış olsa ve Amerika’nın 40 binden fazla vatandaşını öldürmüş olsa Türkiye de bu terör örgütlerine yardım ediyor olsa ABD bundan memnun olur mu? Olmaz." şeklinde konuştu.
- Terörist başı Gülen'in iadesi
ABD'deki 11 Eylül saldırılarını hatırlatan Bozdağ, Türkiye’nin o dönem hiçbir sorgulama yapmadan terör örgütü El Kaide'ye karşı ABD'nin yanında durduğunu söyledi.
Bozdağ, 15 Temmuz’daki darbe girişimini gerçekleştiren FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in halen ABD himayesinde yaşamını sürdürdüğünü dile getirerek, şunları kaydetti:
"ABD’nin meclisini, Beyaz Sarayı’nı bombalamış, bu kadar vatandaşını şehit etmiş bir terör örgütü olsa, bu terör örgütünün yöneticisi de Türkiye’de yaşasa ABD yönetimi ve ABD halkı buna ne der? ABD’nin bizi oyaladığı, ipe un serdiği gibi Türkiye’de ABD’yi bu teröristler konusunda oyalasa, ABD halkı ve ABD devleti bundan memnun kalır mı? Kalmaz. Usame Bin Ladin ABD için ne anlam ifade ediyorsa, Fetullahçı Terör Örgütü’nün elebaşı terörist Gülen de Türkiye için aynı anlamı ifade etmektedir ama maalesef ABD yönetimi Türk milletini, Türkiye devletini ve devletimizin hassasiyetlerini anlamamakta direniyor."
(Sürecek)