Başbakan Yardımcısı Bozdağ, Yozgat'ta:

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, "Bugün adeta Hama'da, Humus'ta, Halep'te ve Suriye'nin dört bir yanında yeni Kerbelalar yaşanıyor" dedi.

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, "Bugün adeta Hama'da, Humus'ta, Halep'te ve Suriye'nin dört bir yanında yeni Kerbelalar yaşanıyor" dedi.

Bozdağ, AK Parti Yozgat İl Başkanlığı'nın Yimpaş AVM'de düzenlediği geleneksel iftar yemeğinin ardından yaptığı konuşmada, dünyanın her yerinde huzur, barış ve sükun içinde Ramazan ayının geçmesini istediklerini söyledi.

Ramazan ayının, rahmet ve bereketinin her yeri kuşatmasını dilediklerini bildiren Bozdağ, "Her yerde insanlar birbiriyle kazandıklarını paylaşsınlar, yardımlaşsınlar ve dayanışma içinde olsunlar. Kan olmasın, gözyaşı olmasın. Huzursuzluk olmasın, savaş olmasın. Her yerde saadet, sükunet olsun. İnsanlar gönül huzuru içinde Yozgatlıların iftar yaptığı gibi Şam'da da iftarını yapsın, Arakan'da da Kabil'de de iftarını yapsın. Dünyanın her yerinde böylesine güzel iftarlar mutluluk ve saadet içinde yapılsın. Ama ne yazık ki bu temennimiz gerçek olmuyor" dedi.

Reklam
Reklam

Dünyanın pek çok yerinde arzu edilmeyen hadiseler yaşandığına dikkati çeken Bozdağ, şöyle devam etti:

"Bugün adeta Hama'da, Humus'ta, Halep'te ve Suriye'nin dört bir yanında yeni Kerbelalar yaşanıyor. Bir ülke düşünün ki o ülkenin devlet başkanı silahlarını kendisini var eden, kendisine güç veren halkının üzerine doğrultmuş, tankları, topları, uçaklarıyla kendi ülkesinin insanını bombalıyor. Onların hayatına son veriyor. Bu bir yönüyle adeta 21. yüzyılın yeni bir Kerbelası'dır. Temmuzun bu sıcağında bir başka Kerbela'yı maalesef yanı başımızda yaşıyoruz. Suriye'de yaşanan bu olaylara sessiz kalanlar, bu hadiseyi engellemek için ellerinde güç olup da kullanmayanlar ve buradaki katliama seyirci kalanlar, bu Kerbelalardan dolayı bu mesuliyetlerden kurtulamazlar. Onların mesuliyeti vardır ve bu mesuliyetin hesabını hem tarihe hem de Allah'a vermek zorunda kalacaklardır."

Türkiye'nin Suriye'de yaşananlara karşı ilkeli tavır aldığını kaydeden Bozdağ, Türkiye'nin ilkeli, ahlaki ve hakkaniyetten yana bir tavırla politikalarını ortaya koyduğunu belirtti.

Reklam
Reklam

Bozdağ, hükümetin haklının yanında yer aldığının, haksızın karşısında durduğunu, zalimin karşısında sesini yükseltiğini belirterek, "Orada yaşanan ölümlere karşı, bu ölümleri gerçekleştiren yöneticilere karşı hükümetimiz tavrını koymuştur. Her zaman olduğu gibi hakkın sesi, haklının ve mazlumun sesi olmuştur. Bundan sonra da aynı tavrını sürdürecektir" dedi.

Türkiye'nin bu tavrı sebebiyle içerde ve dışarda rahatsız olanların bulunduğunu kaydeden Bozdağ, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"İnsanlar ölürken ve öldürülürken Türkiye'nin sesiz kalmasını isteyenler var. Bin değil, 5 bin değil, 20 bin ölü sayısını geçmişken ve mübarek Ramazan ayına rağmen yüzlerce insan haksız yere öldürülmeye devam ederken, Türkiye'nin susmasını bekleyenler var. Türkiye'nin tavrından rahatsız olanlar şunu bilmelidirler ki Türkiye hiçbir zaman hem yanı başında hem de başka bir yerde haksızlık olduğu zaman susmamıştır. Bundan sonra da susmayacaktır. Bir zalim olduğu zaman onun karşısında susmamıştır. Bundan sonra da zalimlerin olduğu yerde susmayıp, sesini haktan ve haklıdan yana yükseltmeye devam edecektir. Suriye üzerine hesap yapanlar ne kadar hesap yaparlarsa yapsınlar yaptıkları hesap yanlış. Çünkü büyük bir yangın çıkmış. Bu yangında insanlar cayır cayır yanarken orada birilerinin oturup artı, eksi hesabı yapması onları sorumluluktan kurtarmaz, aksine sorumluluklarını artırır. İnsanlar ölürken, ülkeler de insanlar da hesap yapmamalı. Bu öldürme faaliyetine son verecek adımı beraber atmalı. Bugün Suriye'de 15 bin kişi öldüğünde hala bekleyenler, hesap yapanlar, Bosna'da olduğu gibi umarım yarın özür dilemek zorunda kalmazlar. Vicdanı olanların bu ölümleri kaldırması mümkün değil. Kafasını yastığına koyup rahat uyuması mümkün değil. Bugün Halep bombalanırken Suriye'nin dört bir yanı bombalanırken birileri huzur içinde 'ben rahatım' diyebiliyorsa orada vicdani sıkıntılar var demektir. Başka problemler var demektir."

Reklam
Reklam

-CHP ve BDP Suriye konusunda tavrını ortaya koymalı-

Bozdağ, Türkiye içinde hesap yapanlar olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:

"Maalesef ülkemizde de hesap yapanlar var. Şimdi bundan dolayı "hükümet zarar görsün, Suriye'deki işler çıkmaza girsin, hadiseler olsun da Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti zarar görsün ve bu zarar üzerine siyasetimizi bina edelim" diyen insanlar var. Türkiye'nin anamuhalefet partisinin sayın genel başkanı değerlendirmeler yapıyor. Bu konuşmaları dinlediğinizde Türkiye Cumhuriyeti'nin değerlendirmeleriyle mi paralel yoksa Suriye'nin zalim yönetimi Beşşar Esed'in değerlendirmeleriyle mi paralel, ona bakmak lazım. Sayın Kılıçdaroğlu'na Yozgat'tan soruyorum- Siz kimden yanasınız- Haktan yana mısınız yoksa haksızdan yana mısınız- Mazlumdan yana mısınız, zalimden yana mısınız- Türkiye'den yana mısınız yoksa Suriye'den mi yanasınız- Sahi siz kimden yanasınız- Lütfen kimden yana olduğunuzu yorumlara açık kapı bırakmayacak şekilde izah edin. Bu millet sizi takip ediyor, kimden yana olduğunuz konusunda bu milletin tereddütü var. Benim de tereddütüm var. Suriye'nin zalim yönetimine karşı böylesine candan destek verilmesini anlamakta zorlandığımı ifade etmek istiyorum.

Reklam
Reklam

Türkiye'deki siyasi partiler, hükümetimiz, ölümden yana zalimden yana hiçbir zaman olmadı. Bundan sonra da olmayacaktır. Umarım sayın Kılıçdaroğlu bundan sonra da bir istisna oluşturmaz. Ayrıca Barış ve Demokrasi Partisi de tutum ve davranışları itibariyle kimden yana olduğunu ortaya koyması lazım. Açıklaması lazım. Türkiye'den mi Suriye'den mi yana- Zalimden yana mı mazlumdan yana mı- Burada herkesin tavrını ortaya koyması lazım."

-"Anadolu Ajansı Arakan'da yaşananları dünyaya duyurdu"-

Arakan'da Müslümanlar'ın ayrı bir katliama maruz kaldığını vurgulayan Bozdağ, konuşmasına şöyle devam etti:

"Orada da belli güçler, hükümetin de müsamahası altında oradaki insanları Müslüman kimliğinden ötürü katliama tabi tutmaktadırlar. Günlerdir bu sürüyor. Anadolu Ajansı ve uluslararası ajanslar bunları dünyaya yayıyor. Ama maalesef dünyadan ses çıkmıyor. Türkiye'de hukuka uygun olmayan bir davranış olduğu zaman dahi Avrupa'dan ve başka ülkelerden insan hakları örgütleri gelip her tarafı ayağa kaldırırken, Arakan'da insanlar öldürülürken, çocuklar diri diri suya atılıp boğulurken, kadınlara tecavüz edilip öldürülürken, insan hakları savunucularından hala bir ses yok. Buradan sormak istiyorum. Öldürülen Müslüman olunca insan hakları ortadan kalkıyor mu- İnsan hakları sadece Müslümanlar söz konusu olduğu zaman yok oluyor, başkaları söz konusu olduğu zaman mı var oluyor- Böyle bir şey olabilir mi- Dünya sesiz kalırsa Arakan'da ölenlerin sayısı binleri geçecek. Orada da büyük bir katliam güç bularak devam edecektir. Lütfen Arakan'da yaşanan hadiselere karşı sesiz kalmayalım. Birleşmiş Milletler'in uluslararası toplumun, bu hadiseleri engelleme gücünü ve kuvvetini kullanıp oradaki katliama son verelim. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti bu noktada milletin sesi olmuş, Arakan'da yaşanan katliama karşı tavrını ortaya koymuş, uluslararası toplum nezdinde girişimlerini sürdürmektedir. Türkiye'deki sivil toplum kuruluşları da oradaki Müslümanlara yardım elini uzatmaktadır."

Reklam
Reklam

Uluslararası topluma da seslenen Bozdağ, "Arakan'daki katliama sessiz kalmayalım. Eğer sessiz kalınırsa birinci dereceden sorumlusu o katliamı gerçekleştirenlerdir. İkinci derece sorumlusu buna engel olacak güç ve kudreti olup da bu güç ve kudreti kullanıp engel olmayan uluslararası toplumdur. O nedenle umarım geç kalınmaz" diye konuştu.

Bozdağ, "Yurt'ta sulh cihanda sulh" ilkesini, yangın yanarken, insanlar öldürülürken susmak olarak değil, bu yangını söndürüp sulhu sükunu ortaya getirmek olarak gördüklerini ve üzerlerine düşen görevi aktif şekilde yerine getirdiklerini kaydetti.

İftar yemeğine, Valii Necati Şentürk, AK Parti Yozgat milletvekilleri Yusuf Başer ve Ertuğrul Soysal, Belediye Başkanı Yusuf Başer, İl Başkanı Fahri Açıkgöz ve partililer katıldı.

Muhabir: Ömer Sarı-Özcan Güney

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz