Başbakan Yardımcısı Yılmaz Siirt’te

Başbakan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, AK Parti’nin 1 Kasım seçimlerinde tek başına iktidar olma şansını yakaladığının göründüğünü belirterek, “Nereye gidersek gidelim gerçekten bunu memnuniyetle görüyoruz. Çok şükür 7 Haziran seçimlerinden daha iyi bir noktadayız” dedi.Başbakan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, bir dizi ziyaret ve görüşmelerde bulunmak amacıyla Siirt’e geldi. Devlet Hastanesi’ni ziyaret eden Yılmaz, görevliler tarafından çiçeklerle karşılandı. Beraberindeki heyetle hastanede yatan vatandaşları ziyaret eden Yılmaz, daha sonra anjiyo ünitesinin açılışını yaptı. Burada açıklamalarda bulunan Yılmaz, Türkiye’nin sağlık alanında son 13 yılda tam anlamıyla bir devrim gerçekleştirdiğini belirterek, bu hizmetlerin kesintiye uğramadan devam ettiğini ifade etti. Hastanelerin birleştirildiğini ve genel sağlık sigortası sisteminin kurulduğunu kaydeden Yılmaz, “Artık herkes gidip, sağlık hizmetine çok rahat bir şekilde erişiyor. Biz artık sosyal destekler üzerinde duruyoruz, sağlık en önemli alanlardan birisidir. Eskiden bıçak parası diye bir kavram vardı. Şimdi duyabiliyor musunuz? Yine bir şekilde vatandaşlar diş sağlığı hizmetleri görüyor. Yaptığımız hizmetlerimiz az bile, biz sağlıklı nesiller yetiştirmek durumundayız. Bu yaptığımız yatırımlar inanın misliyle karşılık bulacaktır” dedi.“7 HAZİRAN’A GÖRE İYİLEŞME VAR”Son seçim anketlerine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Yılmaz, “Değişik değişik seçim anketleri var. Farklı sonuçlar veren anketlerimiz var. Bizim gördüğümüz şudur, partimizde her zaman bu konuda iyi çalışmalar yapar. AK Parti tek başına iktidar şansını yakalamış görünüyor, tek başına iktidar imkanını yakalamış görünüyor. Ama bunun olup olmayacağı milletimizin kararına bağlı. Sandık başına gidip oyunu kullanmalarına bağlı, katılım oranı burada önemlidir. 7 Haziran’a göre bir iyileşme olduğu açık, ortada. Nereye gidersek gidelim gerçekten bunu memnuniyetle görüyoruz. Çok şükür 7 Haziran seçimlerinden daha iyi bir noktadayız, ama tek başına iktidar olup olmayacağımızı tabi ki seçimler gösterecek. Milletimizin kararıdır ve ne karar verirse biz buna saygı duyarız. Ama tek başına iktidar imkanını görüyoruz” diye konuştu.“TERÖR SERMAYENİN KAÇMASINA NEDEN OLDU”Bir gazetecinin, “Terör olayları yüzünden son 2 ayda Siirt Devlet Hastanesi’nde 23 doktor istifa etti, bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusunu yanıtlayan Yılmaz, şunları kaydetti:“Terörün iki maliyeti var. Birisi doğrudan maliyet, yani can ve mal kaybı, eşyaya verilen zarar. Terörle mücadele ederken yaptığınız güvenlik harcamaları, bunlar terörün ve emniyetin yeterince olmayışının getirdiği doğrudan maliyetlerdir. Birde dolaylı maliyetler var. Aslında ekonomik ve sosyal açıdan bu dolaylı maliyetler daha yüksektir. Terörün olduğu yerde, güvenliğin yeterince olmadığı yerde yaşam kalitesi de olumsuz etkileniyor. İnsanlar bir defa çocuk-çocuklarıyla pikniğe gidemiyor, kendinden emin bir şekilde seyahat edemiyor, birçok sosyal faaliyeti kısıtlanmış oluyor. Diğer yandan iş ve yatırım ortamını etkiliyor terör. Terörün olduğu yerde bir defa yatırımcı gelmiyor, turizm gelişmiyor, ticaret olumsuz etkileniyor. Ve gerçekten en büyük bedeli de bu bölgede yaşayan insanlarımız ödüyorlar. Bu anlamda bölgenin gelişmesine kalkınmasına terör büyük bir darbe vuruyor. En önemli zararlarından biri de nitelikli insanların bu bölgeye gelmemesidir. Bir bölge nasıl kalkınır. Doktor gelirse, mühendis ve öğretmen gelirse, değişik branşlarda insanlar gelirse bölge kalkınır, gelişir.”Terörün bölge insanına büyük bedeller ödettiğine dikkat çeken Başbakan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, açıklamalarını şöyle sürdürdü:“Terörün olduğu ortamda tam aksine bir durum olur. Beyin göçü diyoruz ya, dışarıdan buraya beyin geleceğine buradan da yetişmiş olan insanlar da başka bölgeye göç eder. Hem sermayenin buradan kaçmasına neden olur terör, hem de nitelikli yetişmiş insanları başka bölgeye kaptırmasına neden olur. Bu da bölge için çok büyük maliyettir. Halbuki biz bu bölgeye daha fazla nitelikli eleman daha çok beyin çekmemiz lazım, Daha çok sermayeyi cezbetmemiz lazım. Terörün olduğu ortamda ise tam aksine dediğim gibi bir eğilim görüyoruz. Ve bedelini de maalesef insanlarımız ödüyorlar. Ben inanıyorum ki, bu terör ortamının ortadan kalkmasıyla huzur ve güven ortamının pekişmesiyle Siirt kalkınma sürecini çok daha hızlı bir şekilde devam ettirecektir. İşsizlik olsun yatırımlar olsun birçok alanda farklı atılımlar yapacaktır, inşallah.”