"Başbakan, yargıyı yok etmeye çalışıyor”

Yeni adli yılının başlaması üzerine bir açıklama yapan Avukatlar Hukuk Araştırmaları Vakfı Başkanı Av. Uğur Yetimoğlu, yargının bizzat Başbakan tarafından yok edilmeye çalışıldığını savundu.

Yetimoğlu, “Yargı, odağına kendisinin konulduğu bir referandum sürecinde, kendisini teslim almayı hedefleyen siyasal iktidarın bizzat Başbakan eliyle sürdürdüğü karalama ve yok etme kampanyası altında, yıllardır çözümlenmeyen, altyapı, bütçe, personel, iş yükü gibi ağır sorunlarla birlikte yeni bir yargı yılına daha başlıyor” dedi.

Siyasi iktidarın, yargının sorunlarına çözüm bulmakla görevli olduğunu ifade eden Yetimoğlu, “Bırakın sorunları çözmeyi mevcut sorunlardan beslenerek, yargının kendisini bir sorun gibi göstererek onu yok etmeye çalışıyor. Her fırsatta ‘bu yargı anlayışına saygı duymam’ diyerek kendi anlayışındaki bir yargının özlemini dile getiren başbakan, diktatörlüğe doğru attığı adımların önünde pranga saydığı yargıyı, attığı her adımı onaylayacak bir kuruma dönüştürmek istiyor” diye konuştu.

Reklam
Reklam

-“BAŞBAKAN KENDİSİNE KARŞI ÇIKANLARI YOK EDİYOR”-

Başbakan’ın, kendisi gibi düşünmeyen kişi ve kurumları yok ettiğini iddia eden Yetimoğlu, hükümetin kendisi gibi düşünmeyen kişi ve kurumları karşısına almak ve kendisine karşı çıkanları yok etmek anlayışı ile ülkeyi yönettiğini savundu.

Başbakan’ın, başta YARSAV olmak üzere kendisi gibi düşünmeyen hukuk çevrelerini müşterek çete oluşturmakla suçladığını ifade eden Yetimoğlu, siyasi iktidarın yargı kurumları ve mensuplarına karşı, yasa dışı dinlemeler ve bakanlık müfettişleri eliyle sürdürdüğünü iddia ettiği baskıların geçtiğimiz yargı yılında da artırarak devam ettiğini belirtti.

Yetimoğlu, hükümetin Anayasa Değişiklik Paketinde de, yargının kurucu unsuru olan bağımsız savunma kurumuna ve avukatlara hak ettikleri yeri vermediği savunarak, konuşmasına şu sözlerle devam etti:

“Hükümet, Anayasa Mahkemesi ve HSYK’ya üye olarak seçilecek avukatların belirlenmesinde, kendisi gibi düşünmeyen hukuk kurumlarından saydığı, Türkiye Barolar Birliği ve Baroları devre dışı bırakmıştır. Anayasa Mahkemesine avukatlar arasından üye seçiminin avukatların üst meslek örgütlerine bırakılmaması, 24 bin 989 üyesi olan İstanbul Barosu Başkanı ile 47 üyesi olan Muş Baro Başkanı’nın aynı oy hakkına sahip olduğu baro başkanları tarafından seçilmesinin öngörülmesi, AKP iktidarının kendisi gibi düşünmediğini bildiği TBB ve başta İstanbul Barosu olmak üzere büyük baroları devre dışı bırakma planının sonucudur.”(ANKA)

Reklam
Reklam