Gezi eylemlerinin yayılması üzerine Başbakan Erdoğan, geçtiğimiz yıl 12 Haziran’da AK Parti Genel Merkezi’nde öğrenci, akademisyen ve STK temsilcilerinin oluğu bir heyeti ağırlamış, şikayet ve taleplerini dinlemişti. ABD’li New York Times Gazetesi'nin Türkiye ve Başbakan Erdoğan analizinde o toplantıdaki ayrıntılara dikkat çekildi. Başbakan görüşmeye katılanlara, “Merak etmeyin. Sorumluları ofisime çağırdım ve azarladım. Onları ağlattım” dediği belirtildi.
İşte AK Parti Genel Merkezi’nde 6 saat süren o toplantıya katılan isimlerden olan İTÜ Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. İpek Akpınar, o gün yaşananları Vatan Gazetesi'nden Mert İnan'a anlattı:
“Başbakan’ın azarladığını söylediği kişinin İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu olduğuna işaret ettiğini algıladık. Başbakan, yereldeki en üst yetkili, bürokrata işaret etti. Başbakan, ‘Sorumluları ofisime çağırdım, azarladım. Ben burada Vali’yi ağlattım, müsterih’ olun dedi. Bizzat ifade etti Başbakan.”
“Toplantıda Hüseyin Çelik, Muammer Güler, Suat Kılıç ve Başbakanlık Müsteşarı da vardı. O dönem İçişleri Bakanı olan Muammer Güler’in toplantıya katılmasına tepki verdik. Yüksek sesle, ‘Benim öğrencilerimi darp eden teşkilatın başındaki bir bakanın burada olmasını kabul etmiyorum’ dedim. Güler, odadan çıktı. Hükümet Sözcüsü Hüseyin Çelik yanıma gelerek, öğrencilerin darp edilmesi konularında en net bilgilerin Muammer Güler’den öğrenilebileceğini belirterek, ‘Uygun görürseniz toplantıya çağıralım’ dedi. Biz de kabul ettik.”
“Başbakan, ‘Olayların bu kadar büyüyeceğini tahmin edemedik. Hatta ilk 3 gün önemsemedik. Gezi Parkı meselesinin bu kadar geniş çaplı bir gösteriye dönüşeceğini öngöremedik. Bana da yeterince bilgi ve olayların ciddiyeti aktarılmadı. Çadırların yakılması emrini veren ben değilim. Ben üçüncü gün öğrendim ben emir vermedim’ ifadelerini kullandı.”
Doç. Dr. Akpınar, görüşme sırasında Başbakan Erdoğan’ın herkesi dinlediğini söyledi.
Ancak toplantının sonuna doğru sadece bir kez tansiyon yükselmiş:?“Başbakan toplantıda kendi mağduriyetini anlattı, şiir okuyarak cezaevine girdiğini söyledi.
Muhafazakar gençlerden biri ‘Polis baskınına göz yumuyorsunuz’ deyince ‘Kendi geçmişinizi unutarak bunları nasıl söylersiniz?’ diyerek tepki gösterdi.