Başına devlet (veya talih) kuşu konmak ne demek? Başına devlet (veya talih) kuşu konmak TDK sözlük anlamı nedir?

Atasözleri, deyimler ve birleşik fiiller birbirlerine benzese de aralarında kullanım ve oluşum farkları bulunur. Bunların hepsi kalıplaşmış ifadelerdir, ancak atasözleri bir yargı içerirken deyimler ve birleşik fiiller belirli durumları ve şeyleri ifade eder. Türkçe, bu ifadeler sayesinde zenginleşmiştir ve Türk tarihinden gelen bu sözleri kullanarak kuvvetli bir anlatıma kavuşur. Başına devlet (veya talih) kuşu konmak ifadesi de, Türkçede bulunan öz anlatımlardan biridir. Başına devlet (veya talih) kuşu konmak TDK sözlükte ne anlama gelir?

Atasözleri ve deyimler günlük yaşamın gerçeklerinden beslenen, ancak sıklıkla mecaz barındıran sözlerdir. Birleşik fiiller de iki veya daha fazla kelimelerin birleşmesiyle oluşan, eylem ifade eden sözlerdir. Deyimler, atasözleri ve birleşik fiiller yapıları gereği güçlü bir ifade sunarlar. Günlük yaşamda veya edebi eserlerde sıklıkla bu sözlerin anlatım gücüne başvurulur. Başına devlet (veya talih) kuşu konmak ifadesi de bunlardan biridir. Başına devlet (veya talih) kuşu konmak ne demektir?

Başına devlet (veya talih) kuşu konmak Ne Demek? Başına devlet (veya talih) kuşu konmak TDK sözlük anlamı nedir?

  • Başına devlet (veya talih) kuşu konmak TDK sözlüğe göre 1 farklı anlama sahiptir.
Reklam
Reklam

Başına devlet (veya talih) kuşu konmak TDK sözlük anlamı şu şekildedir:

  1. beklemediği büyük bir nimeti ele geçirmek

Başına devlet (veya talih) kuşu konmak ile Kurulan Atasözleri, Deyimler ve Birleşik Fiiller

baş ağır gerek, kulak sağır baş ağrıtmak baş (veya başını) alamamak
baş bağlamak baş bulmak baş (veya başı) çekmek
baş çevirtmek baş dille tartılır baş döndürmek
baş edebilmek baş edememek baş eğmek
baş eldeyken baş etmek baş gelmek
baş göstermek baş göz etmek baş göz olmak
baş kes, yaş kesme baş kesmek baş kırılır (veya yarılır) fes (veya börk) içinde, kol kırılır yen (veya kürk) içinde
baş koşmak baş koymak baş olan boş olmaz
baş ol da istersen soğan başı ol baş olmak baş sağlığı, dünya varlığı
baş sallamak baş tutamamak baş tutmak
baş üstünde tutmak baş üstünde yeri var baş vermek
baş yakmak baş yapmak baş yastığı baş derdini bilmez
baş yemek başa çıkmak başa çıkmak
başa gelen (dert) çekilir başa gelmek başa gelmeyince bilinmez
başa güreşmek başa vermek başı ağrımak
başı bağlanmak başı belada olmak başı belaya girmek (veya uğramak)
başı çatlamak başı dara düşmek başı daralmak
başı darda kalmak başı derde girmek başı dönmek
başı göğe ermek (veya değmek) başı hoş olmamak başı için
başı kazan gibi olmak başı nâra yanmak başı sağ olsuna gitmek
başı sıkılmak (veya sıkışmak) başı sıkıya gelmek başı taşa değmek
başı tutmak başı üstünde yeri olmak başı yastığa düşmek
başı yastık yüzü görmemek başı yerine gelmek başı zapt olunmamak
başım gözüm üstüne başımla beraber başın başı, başın da başı var
başına balta kesilmek (veya olmak) başına bela açmak başına bela almak
başına bela olmak (veya kesilmek) başına bir hâl gelmek başına dünyanın belasını sarmak
başına çalmak başına çalsın! başına çıkarmak
başına çıkmak başına çorap örmek başına dert açmak
başına dert olmak (veya kesilmek) başına dikilmek başına dikmek
başına dolamak başına ekşimek başına gaile açmak
başına geçirmek başına geçmek başına geçmek
başına gelen başmakçıdır başına gelmek başına gelmek
başına (...) gelmek başına güneş geçmek başına iş açmak
başına iş çıkarmak başına iş çıkmak başına kâhya kesilmek
başına kakmak (veya kakınç etmek) başına kalmak başına kan çıkmak
başına karalar bağlamak başına oturmak başına sarmak
başına taç etmek başına taş düşmek (veya yağmak) başına yıkmak
başına vur, ağzından lokmasını al başına vurmak başında beklemek (veya durmak)
başında değirmen çevirmek ...-nın başında gelmek (veya yer almak) başında kavak yeli (veya yelleri) esmek
başında olmak başında paralansın başında torbası eksik
başından almak başından aşağı kaynar sular dökülmek başından atmak
başından büyük işlere girişmek (veya kalkışmak) başından geçmek başından kalkmak
başından korkmak başından savmak başını acemi berbere teslim eden, pamuğunu cebinden eksik etmez
başını ağrıtmak başını alıp gitmek başını ateşlere yakmak
başını bağlamak başını beklemek başını belaya sokmak
başını bir yere sokmak başını bir yere bağlamak başını boş bırakmak
başını çatmak başını çıkarmak başını derde sokmak
başını dik tutmak başını dinlemek başını döndürmek
başını duman almak başını ezmek başını gözünü yarmak
başını istemek başını kaldırmamak (veya kaldıramamak) başını kaşımaya (veya kaşıyacak) vakti olmamak
başını koltuğunun altına almak başını kurtarmak başını nâra yakmak
başını ortaya koymak başını taştan taşa vurmak başını toplamak
başını uçurmak başını vermek başını yakmak
başını yemek başının altında başının altından çıkmak
başının çaresine bakmak başının derdine düşmek başının etini yemek
başının gözünün sadakası başta (veya başında) bulunmak (veya olmak) başta taşımak
baştan aşmak baştan çıkarmak baştan çıkmak
baştan kara etmek baştan kara gitmek
Anahtar Kelimeler: