Basında ‘sansür’ün Kaldırılışının 104. Yıldönümü

Çukurova Gazeteciler Cemiyeti (ÇGC) Yönetim Kurulu Başkanı Cafer Esendemir, sansür ve otosansürün yaygınlaştığı bir ortamda...

Çukurova Gazeteciler Cemiyeti (ÇGC) Yönetim Kurulu Başkanı Cafer Esendemir, sansür ve otosansürün yaygınlaştığı bir ortamda ‘basın bayramı’ söyleminin; ‘toz pembe sözler’den öteye gitmeyeceği gibi bugün Türkiye’de bu bayramın kutlanmasına vesilece olacak bir ortam da olmadığını söyledi.

Basında sansürün kaldırılışının 104. yıldönümü kapsamında, Türkiye genelinde olduğu gibi Adana’da da törenler düzenlendi. ÇGC’nin öncülüğünde Atatürk Parkı’nda organize edilen törene sivil toplum kuruluşları, dernek ve çeşitli siyasi partiler de destek verdi. Saygı duruşu ve hemen ardında da Atatürk Anıtı’na çelenk sunumuyla başlayan törende konuşan ÇGC Yönetim Kurulu Başkanı Cafer Esendemir, basında sansürün kaldırılışının yıldönümün, bugün toz pembe sözler içinde kutlanan sözde bir bayrama dönüştüğü yorumunda bulundu.

Reklam
Reklam

“GAZETECİLER YARINLARINDAN ENDİŞELİ”

Esendemir, “Çünkü bu bayramın kutlanmasına vesile olacak bir ortam yok Türkiye’de. Türk Ceza Kanunu (TCK) ve Terörle Mücadele Kanunu’ndaki (TMK) bazı maddeler, basın özgürlüğü önünde engel oluşturmaya devam ediyor. Bugün 100’e yakın gazeteci cezaevlerinde çeşitli suçlamalar nedeniyle bulunuyor. Binlerce gazetece hakkında ise, açılan davalar devam ediyor. Görevini fedakarca yapmak isteyen gazeteciler yarınlarından endişeli. Yasalardan olumsuz etkilenen gazetecilerin önündeki bir engel de, ekonomik olarak bağımlı oldukları patronlar. Eskiden flaş haber yakaladıklarında ödüllendirilen gazeteciler, bugün bu haberler patronların çıkarına dokunduğunda kapı dışarı ediliyor. Yani gazete patronları da kısmen sansür uyguluyor” dedi.

“GAZETE VE GAZETECİLER HAKKINDAKİ DAVALAR SANSÜRÜ TETİKLİYOR”

Sansür ve otosansürün yaygınlaştığı bir ortamda basın bayramının kutlanamayacağının altını çizen Cafer Esendemir, böylesi bir ortamda ‘basın özgürlüğü’nden de söz edilemeyeceğini vurgulayarak, basın özgürlüğü önündeki engellerin kaldırılması çağrısında bulundu. Gazetelerin çeşitli ekonomik çevrelere bağımlılığını ortadan kaldıracak girişimlere ihtiyaç duyulduğunu kaydeden Esendemir, özellikle yerel medyanın masraflarının kısmen sübvanse edilmesi, yerel gazetelerin tirajını arttırıcı projelerin desteklenmesi önerisini gündeme taşıdı. “Gazeteciler, iktidarların, siyasetçilerin ve patronların oyuncağı değil” diyen Esendemir, konuşmasını da şöyle sürdürdü; “Son yıllarda gazeteler ve gazeteciler hakkında açılan davalarda bu sansürü tetikliyor. Bu neden her zaman dile getirdiğimiz gibi; gazetecilerin yazdıkları haber, yorum ve çizdikleri karikatürler nedeniyle cezaevlerinde bulundurulmasını uygun bulmuyoruz. Cezaevleri gazeteci dolu manzara ülkemize yakışmıyor.”

Reklam
Reklam

“TÜRKİYE’DE BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ CİDDİ BİR TEHDİT ALTINDA”

Bugün gelinen noktada Türkiye’de basın özgürlüğünün çok ciddi bir tehdit altında olduğuna işaret eden Esendemir, bu nedenle anayasa ve yasalarda basın özgürlüğü ile ilgili maddelerin acilen bulundurulması gerektiğinin altını çizdi. Gazetecilerin ‘yıpranma hakkı’nın, seçim malzemesi yapılmadan geri verilmesi çağrısında da bulunan Esendemir, gazetecilerin sosyal ve ekonomik hakları iade edilmesini istedi. Gazetecilerin, her şeye rağmen yılmadan görevlerini yaptığını anlatan Esendemir, “Günümüzde vatandaşlar, gizlenmek istenen olayları bile canı pahasına görevlerini yapan gazeteciler sayesinde öğreniyor. Bu nedenle de halkın haber alma özgürlüğünün önündeki engelleri hep birlikte aşmalı ve güçbirliği yapmalıyız” diye konuştu.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: