Çorlu Başsavcısı, polise yaptığı ihbarlardan sonuç alamayınca şüphelenip jandarmayı devreye soktu. Tapu ve Vergi Daireleri, Belediye ile Emniyet'in karıştığı rüşvet çarkını ortaya çıkardı. Vatan Gazetesi'nin haberi göre, İstanbul'a 1 saat uzaklıkta bulunan ve hızla gelişen sanayi bölgesi Çorlu'da devlet dairelerinin içine saplandığı rüşvet çarkı, başsavcının dedektif gibi sezgileriyle çözüldü. Başsavcı Orhan Çetingül 4 yıldır görev yaptığı Çorlu'da son zamanlarda ardı ardına polise gönderdiği suç duyuruları ve ihbarlardan bir sonuç alamayınca artık şüphelerinde haklı olduğuna karar verdi. Elinde son olarak 800 bin YTL'lik tapu sahtekarlığı ihbarı vardı.
Bir vatandaşın ihbarına göre aldığı arsanın evraklarının tamamı sahteydi. Durumu polise bildirmek yerine Başsavcı, konuyu bizzat kendisi takip etmeye karar verdi. Çetin Gül, polis bölgesi olmasına rağmen olayı Tekirdağ Jandarma Komutanlığı Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne havale etti.
Kendisi dışında hiç kimseye bilgi verilmeyecekti. Teknik takipler, dinlemeler ve izleme 8 ayı buldu. Sonunda düğmeye basıldı. Tapu, Vergi Dairesi, Belediye ve Emniyet'te art arda operasyonlarda çok sayıda kişi gözaltına alınıp tutuklandı.
Ancak baskınlar henüz bitmedi. Jandarmanın önümüzdeki günlerde de belediye başta olmak üzere birçok kamu kuruluşu ile bu çarkın içindeki işadamlarına dönük operasyon düzenleyeceği kaydedildi.
Tapu Dairesi vurgun yaptı
Jandarma, Çorlu Tapu Sicil Müdürlüğü'nde işlem için gelen vatandaşlardan en basit işlem için 50 YTL rüşvet alındığını belirledi. Rüşveti vermeyen vatandaşların işleri yokuşa sürülüyor, para ödenmeden de işlem asla yapılmıyordu. Bu şekilde toplanan para bir kasada biriktikten sonra çarkı kuranlar arasında mesai bitiminde eşit bir biçimde pay ediliyordu.
1'e alıp 10'a satıyorlar
Buradaki rüşvet çetesi, Çorlu Belediyesi Ruhsat Müdürü Nezihe Geylan ile memur Cemile P.'den vasfı değiştirilecek arsaları önceden öğreniyordu. Bu arsalar da genelde "imara açılmayan tarlalar" oluyordu. Belediye tarlalara "imar izni verilmesini" kararlaştırınca, şebeke önceden haber alıp, tarlayı ucuza alıyor, daha sonra "imar izni" çıkınca da, tapularını bir şekilde parsel parsel ayırıp, metre karesini örneğin 100 YTL'den aldıkları arsaları on katı fiyatına satarak müthiş paralar kazanıyorlardı. Kazanılan paradan Belediye Ruhsat Müdürlüğü'ndeki bağlantılı kişilere de payları veriliyordu.
Sahte tapu yapıyorlar
Tapu Sicil Müdürlüğü'ndeki şebekenin tek işi bu değildi. Aynı şebeke uzun yıllar yurtdışında yaşayan ve orada ölen arsa ve tarla sahiplerini kurumun arşivlerinden tespit ediyor, sonra da onlardan kalan arsa ve tarlaları mirasçılarına devredilmeden önce parselleyerek sahte tapularla satıyorlardı. Alıcılara "tıpkısının aynısı" gibi verilen tapu senetleri sicil defterine de işlenmiyordu.
Liderleri Gençoğlu
Tapu Müdürlüğü'ndeki bu işler Müdür Ömer Yılmaz'ın oluru ile yapılıyordu. Şebekenin liderliğini ise memur olarak çalışan Nihat Gençoğlu'ydu. 1000 YTL. maaşı olan Gençoğlu yapılan tüm bu işlerden en büyük payı alan isimdi. Gençoğlunun onlarca dairesi, lüks otomobilleri ve işyerleri olduğu tespit edildi.
11 kişi tutuklandı
Tekirdağ Jandarma Komutanlığı; Çorlu Tapu Sicil Müdürlüğü, Çorlu Belediyesi ve özel bir bankanın şubesine 9 Mayıs'ta "Mekan" adı verilen eş zamanlı operasyon düzenledi. Operasyonda 16 kişi gözaltına alındı. Tapu Sicil Müdürü Ömer Yılmaz, görevli memurlar Nihat Gençoğlu ve kardeşi Mustafa Gençoğlu ile olaya karışan Aysun Yıldırır, Aysun Ergene, Fatma Özçelik, Mustafa Gençoğlu, Mehmet Yayla, Mehmet Emin Ateş, Atilla Burgaz, Mehmet Tekin ve Muharrem emlakçı Geren'in de aralarında bulunduğu 11 kişi tutuklanarak cezaevine konuldu.
Paralar sevgilisinin hesabına yatıyordu
Gençoğlu, sevgilisi Aysun Yıldırır ile sürekli İstanbul'a gelip gidiyor, memuriyetinin devam etmesi için de Tapu Müdürü Ömer Yılmaz'ın "oluru" ile kendisinin yerine işleri yürütecek Süheyla Ü. adlı emekli bir kadını tutmuştu. Gençoğlu, Süheyla Ü.'ye yerine bakması için 800 YTL maaş veriyordu.
İşe pek uğramayan Nihat Gençoğlu, sevgilisi ile sürekli İstanbul'a gelip geceliği 400 YTL olan bir otelde kalıyor, lüks içinde bir yaşam sürüyordu. Gençoğlu, sevgilisi Aysun Yıldırır üzerine özel bir bankada hesap açmıştı. Gelen paraların önemli bir bölümü Yıldırır'ın hesabına yatıyordu. Şube müdürü Zafer P. ve banka çalışanı Özer P. ile yaptığı gizli anlaşmaya Yıldırım'ın hesabına yatan bu paralar üzerinde herhangi bir işlem yapamıyordu.
Gençoğlu ile irtibatlı olan uzman çavuş Mehmet Tekin, operasyondan birgün önce Gençoğlu'nu arayarak bilgi verdi. Bu da Jandarma'nın teknik takibine yansıdı. Gençoğlu da hemen ertesi gün emeklilik dilekçesi verdi. Ancak artık çok geçti.
Maaşı az, mülkü çok
Yapılan araştırmada Nihat Gençoğlu'nun, Çorlu bölgesinde 21 daire ve arsa sahibi olduğu belirlendi. Gençoğlu, bu daire ve arsaları daha sonra kardeşi Mehmet Gençoğlu başta olmak üzere birçok kişinin üzerine yaptırdı.
Aylık maaşı 1000 YTL olan Gençoğlu, her ay maaşından daha fazla cep telefonu faturası ödüyordu. Aldığı parayla kardeşi Mehmet Gençoğlu üzerine 40 kişinin çalıştığı kot taşlama atölyesi açtı. Bu işyerine özel şoförü olan 55 bin euro değerindeki lüks bir Mercedes'le gidip geliyordu. Gençoğlu'nun üzerinde bunun dışında toplam değeri 400 bin YTL olan 4, yakınlarının üzerine de 5 araç olduğu tespit edildi.
Vergi Dairesi rüşvet aldı
Çorlu'da, Jandarma'nın mercek altına aldığı bir diğer kurum da Vergi Dairesi Müdürlüğü'ydü. Çorlu sanayinin yoğun olduğu bir ilçe olduğu için Vergi Dairesi, çok kilit bir rol oynuyordu. Çorlu Vergi Müdürü Murat Çetin Adıgüzel hakkında, bazı mükelleflerin vergi ile ilgili sorunlarını "rüşvet" karşılığı çözdüğü, beyannamelerini vermeyen işadamlarına kolaylık sağladığı, kazançlarını düşük gösteren yüksek cirolu işyerlerini idare ettiği ve vergi borcu olduğu için yurtdışına çıkış yasağı konulan işadamlarına izin çıkarttığı yönündeki iddialar vardı.
Jandarma, bu iddiaları doğrulayan ipuçlarına ulaştı. Adıgüzel'in telefon konuşmalarında, "Kağıt var mı, yok mu? Boş mu, dolu mu? Doluysa gel görüşelim?" dediği tespit edildi.
"Onu listeden çıkar"
Adıgüzel, bütün bu işleri yaparken iddiaya göre zaman zaman Çorlu Emniyet Müdürü Muhittin Sert'ten de yardım alıyordu. Hatta yapılan teknik takipte Adıgüzel ile Sert arasında geçen bir konuşma da tespit edildi. Adıgüzel, adı bir emniyet soruşturmasına karışan işadamı bir yakını için Muhittin Sert'i arayarak, "Listedekilerden biri samimi bir arkadaşım. Onu listeden çıkarabilir misin?" dediği, Emniyet Müdürü Sert'in de, "Olur müdürüm yaparız. Ama siz de bizi görürsünüz artık" dediği ve o şahıs yerine başkasının adını listeye eklediği telefon dinlemesine takıldı.
Birlikte kaza yaptılar
Hatta Vergi Dairesi Müdürü Adıgüzel, 26 Nisan Cumartesi günü Emniyet Müdürü Muhittin Sert ile kendi aracıyla Çorlu dışında bir gezintiye çıktı. Gezi dönüşü araçları yolda hafif hasarlı bir kaza yaptı. Jandarma da bunu kazayı tespit etti. İkilinin birlikte aynı arabada kaza yaptığı Çorlu Başsavcı Çetingül'e iletildi. Başsavcı'nın talebiyle düğmeye basıldı.
Çorlu Emniyet Müdürü Muhittin Sert, 27 Nisan Pazar günü sabaha doğru Tekirdağ Emniyet Müdürü Cemil Demir tarafından telefonla aranarak görevden alındı. Sert'in yerine 3'üncü sınıf Emniyet Müdürü Şevket Karaşahin atandı.
"Rüşvete göz yumdu" iddiası
Sert'in görevden alınmasının nedeni Tapu Sicil Müdürlüğü, Vergi Dairesi Müdürlüğü ve Belediye Ruhsat İşleri Müdürlüğü ile ilgili rüşvet iddialarına dair hiçbir işlem yapmadığı ve Vergi Dairesi Müdürü Murat Çetin Adıgüzel'in isteği üzerine zanlı birini listeden çıkarıp, yerine başkasının adını listeye eklediği iddiasıydı. İçişleri Bakanlığı'da Emniyet Genel Müdürlüğü'ne bir yazı göndererek, Sert'in yargılanmasının önünü açtı.
17 kişi gözaltında
Emniyet Müdürü Muhittin Sert görevden alındıktan bir gün sonra Vergi Dairesi Müdürü Murat Çetin Adıgüzel'e operasyon düzenlendi. "Veren 6" adlı operasyonda gözaltına alınan 17 kişiden Murat Çetin Adıgüzel, Mali Müşavir Nuri K. ile manavlık yapan İsa B. 'Rüşvet, irtikap, suç işlemek için teşekkül oluşturmak suçundan tutuklanarak Çorlu Cezaevi'ne gönderildi.
Belediye Ruhsat İşleri Müdürü tutuklandı
Çorlu'daki rüşvet çarkının 3'üncü adresi olan Çorlu Belediyesi Ruhsat İşleri Müdürlüğü de, teknik takiple izlenirken beklenmedik bir gelişme oldu. Geçen yıl sonbahardan beri mercek altına alınan Ruhsat İşleri Müdürlüğü ile ilgili emekli bir albay rüşvet ihbarı yaptı.
Çorlu'da konfeksiyon atölyesi işleten emekli Albay C.H., işyerini pazar günü de çalıştırabilmek için belediyeye ruhsat başvurusunda bulundu. İddiaya göre Ruhsat İşleri Müdürü 42 yaşındaki Nezihe Geylan ve bu birimde görevli memur 30 yaşındaki Metin Alimanoğlu, C.H.'den ruhsat verme karşılığı 5 bin YTL rüşvet istedi. Parayı bir gün sonra getireceğini belirten emekli albay C.H. durumu Çorlu İlçe Jandarma Komutanlığı'na bildirdi. Jandarma albaya, kurumun izlendiğini söyledi. Ve bir şey belli etmemesini rica etti. Ertesi gün ise albay, seri numaraları alınmış 5 bin YTL ile Çorlu Belediyesi Ruhsat İşleri Müdürü Nezihe Geylan'ın makamına gitti. Burada parayı Geylan'a teslim etti. Jandarma ekipleri ise hemen harekete geçerek, Ruhsat İşleri Müdürü Nezihe Geylan ve memur Metin Alimanoğlu'nu gözaltına aldı.
Çorlu İlçe Jandarma Komutanlığı'nda alınan ifadelerinin ardından mahkemeye sevk edilen Nezihe Geylan ve Metin Alimanoğlu tutuklandı. Nezihe Geylan Tekirdağ Kadın Tutukevi'ne, Metin Alimanoğlu ise tutuklanarak Çorlu Kapalı Cezaevi'ne konuldu. Bu rutin dışı operasyon yapıldıktan sonra Jandarma Ruhsat İşleri Müdürlüğü'nü izlemeye devam etti.
Lüks İtalya seyahati yapmış
Geylan'ın geçen yıl saatçi dükkanı işleten eşi Şener Geylan ile birlikte, Çorlu Belediye Başkanı Altan Ersin ve eşinin de aralarında bulunduğu Çorlu'dan 4 işadamıyla Marmara, Ege ve Akdeniz'de yapılan Mavi Tur'a katıldığı, operasyon gerçekleşmeden 20 gün önce de eşiyle İtalya'ya birlikte giderek burada lüks bir tatil yaptığı görüldü. Gözaltına alınmasından bir süre sonra da Tapu Sicil Müdürlüğü'ne düzenlenen operasyonda, Çorlu Belediyesi Ruhsat İşleri Müdürlüğü'ndeki suç ortakları Cemile P. ve Gökben S. de gözaltına alınıp, tutuklandı.