Düzce Üniversitesi (DÜ) ve TÜBİTAK ortaklığında gerçekleştirilen "Konuralp Beyin Torunları Bilim Yolunda" projesi kapsamında, "Batı Karadeniz'in Efes'i" olarak bilinen Düzce'nin Konuralp bölgesindeki Prusias ad Hypium Antik Kenti'nde, kazı çalışması yapıldı.
DÜ ve TÜBİTAK Bilim Toplum Müdürlüğü akademisyenleri tarafından hazırlanan proje kapsamında 30 lise öğrencisi, aslan pençesi figürleriyle süslenmiş basamakları ve kemerli geçitleriyle varlığını koruyan antik tiyatro, su kemerleri ve Roma Köprüsü gibi yapıların da yer aldığı Prusias ad Hypium Antik Kenti'nde inceleme yaparak akademisyenlerden bilgi aldı.
Sahada eğitim alan öğrenciler daha sonra kazı alanından çıkartılan toprakları eleyerek çıkarılan parçaları inceledi.
Proje Yürütücüsü Sedat Karaçam, gazetecilere yaptığı açıklamada, çocukların bilim ile iç içe olmalarını istediklerini söyledi.
Öğrencilerin gelecek hayatlarında bilim ile uğraşması için çalıştıklarını aktaran Karaçam, "Toplumun bilim ile uğraşmasını sağlıyoruz. Çocuklarımıza Türk-İslam bilim insanlarını tanıtıyoruz. Bizim ecdadımız bilim ile uğraştıysa torunları da bunu yapabilir, bunu çocuklarımıza kazandırmak istedik. Ecdadımız buraları fethetti, torunları buraları keşfediyor. Çocuklarımız burada tarihin nasıl incelendiğini görüyor." dedi.
Öğrencilerin, arkeolojik kazının nasıl yapıldığını yerinde gördüklerini ifade eden Karaçam, şunları söyledi:
"Öğrencilerimiz burada kazı yapan akademisyenlerimizden arkeolojik kazının nasıl yapıldığını öğrendiler. Kazı sırasında ve sonrasındaki ince ayrıntıları gördüler, kazıda kullanılan malzemeleri tanıdılar. Tarihi bir bilginin nasıl elde edildiğini dokunarak öğrendiler. Bu sayede gelecekte yapacakları meslekleri burada görmüş oldular."
Öğrencilerden İlyas Ercan, sınıf ortamının dışında eğitim aldıklarını belirterek, "Sınıf dışında, doğa ile iç içe bilgi öğrenmek çok güzel bir duygu. Kazı alanına gelip kendi ellerimizle kazıyarak bilgileri daha güzel öğreniyoruz." diye konuştu.
Elif Özcan ise tarih ile iç içe olmanın verdiği mutluluğu yaşadığını vurgulayarak, "Kazı alanında olmak bambaşka bir duygu. Hele ki bizim oturduğumuz alanda daha önceleri o insanların oturduğunu düşünmek çok ayrı bir duygu. Tüm arkadaşlarıma kazı gezisine katılmalarını tavsiye edeceğim." ifadelerini kullandı.