SAMSUN (İHA) - Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi'nde görevli Diyetisyen Canan Ulus, çocuklardaki beslenme yetersizliklerinden birinin gerçek olmayan inanışlar yüzünden çocuklara yumurta, yoğurt gibi besinler verilmeyip şekerli besinlerle beslenmesi olduğunu söyledi.
OMÜ Şehir Polikliniği tarafından düzenlenen "Çocuklarda Beslenme" konulu konferansa konuşmacı olarak katılan Diyetisyen Canan Ulus, dengesiz beslenme sorununun insanların sağlığı bozan etmenlerin başında yer aldığını kaydetti. Türkiye'de gerek ekonomik, gerekse bilinç düzeyinin eksikliği ya da yetersizliği nedeniyle sayıları yüz binleri bulan bebeklerin en temel ihtiyaçlarından mahrum kaldığını belirten Ulus, çocukların yaşamlarının en önemli dönemi olan 0-2 yaş arasında yetersiz beslenme nedeniyle ortaya çıkan pek çok sağlık sorunuyla karşı karşıya kaldığını ya da hayatlarını kaybettiğini ifade etti. Beslenmenin zeka gelişimini etkilediğine dikkat çeken Ulus, "Bu konuda yapılan araştırmalarda üçüncü yaşa kadar olan hızlı beyin gelişimi döneminde yetersiz ve dengesiz beslenen çocuklar arasında zeka geriliği gösterenlerin oranı, yeterli ve dengeli beslenen gruplardan daha yüksek bulunmuştur. Yine yetersiz ve dengesiz beslenme vücut direncini azalttığından hastalıklara yakalanma olasılığını arttırmakta ve hastalıklar ağır seyretmektedir. Kronik ishaller çoğunlukla yetersiz ve dengesiz beslenmeyle birlikte görülür. Kızamık, boğmaca, difteri gibi çocuk hastalıkları ile solunum yolları hastalıkları yetersiz ve dengesiz beslenen gruplarda sık görülür, ağır seyreder ve ölümle sonuçlanır" dedi.
Çocuklardaki beslenme yetersizliklerinden birinin gerçek olmayan inanışlar yüzünden çocuklara yumurta, yoğurt gibi besinler verilmeyip şekerli besinlerle beslenme alışkanlığının olduğunu vurgulayan Canan Ulus, "Çocuk ishal olur korkusuyla çocuğa yazın süt verilmemesi, sütün saklama zorluğundadır. Bunun yanında 'anne sütü alan çocuğa yoğurt verilirse midesi bozulur' düşüncesi tamamen yanlış bir inanıştır. Küçük çocuklara su verilmemesi, ateşli hastalıklarda yoğurt, meyve suları, et gibi besinlerin verilmeyerek hastalığın kötüleşmesi beslenme bilgisi noksanlığı ve yanlış inanışlar yüzündedir" diye konuştu.
Çocukların 8. aydan sonra hemen hemen her şeyi yiyebilir hale geldiğini söyleyen Ulus, "Bu aydan sonra çocuğa yavaş yavaş farklı yemek grupları tattırılmalıdır. 1 yaş ve sonrasında ise çocuğun yaşına göre alması gereken enerji, protein, yağ, karbonhidrat ve vitaminlerde farklılık gösterir. Yaş ilerledikçe çocuğun alması gereken enerji miktarı artar. Bu enerji miktarı çeşitli besinlerle karşılanmalıdır. Eğer çocuk sadece birkaç besine veya tek besine yoğunlaşırsa beslenme bozukluğuyla karşı karşıya kalmış olabiliriz. Aşırı kilo, çocuğun zihinsel ve bedensel aktivitesini düşürdüğü gibi çeşitli hastalıkları da beraberinde getirmektedir" şeklinde konuştu.