İSTANBUL (İHA) - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Lübnan'a Mehmetçik'in Barış Gücü olarak gönderilmesinin yanlış olduğunu belirterek, "Türk askerini Barış Gücü yapmaya kalkarsanız şehit vermeyi ve çatışmayı göze alırsınız" dedi.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal İstanbul İl Başkanlığı'nda düzenlenen basın toplantısında, İsrail-Lübnan Savaşı, Türkiye'nin Barış Gücü'ne asker göndermesi, PKK koordinatörlüğü ve siyasi gelişmelerle ilgili olarak değerlendirmelerde bulundu. Baykal, "Lübnan'da çatışmaya ara verilmesi kararı verilmiştir. Bu bir ateşkes değildir. Çatışmalar orada devam ediyor. Lübnan'da iki gücün silahı olabilir. Biri Lübnan ordusu, ikincisi BM Barış Gücü. Onun dışında olmaz deniliyor. Ama Şii ve Hizbullah milisleri burada var olmaya devam ediyor. Bu milislerin elinden silahları İsrail alamadı, Lübnan alamadı. Hizbullah temel askeri güç gibi duruyor. Hizbullah silahı bıraksın deniliyor. Kimse Türkiye'yi aldatmasın. Lübnan'da Hizbullah ve Şii güçlerini bugüne kadar kimse durduramadı. İsrail ve Lübnan orduları bu işi yapamadı. Birleşmiş Milletler Barış gücü yapacakmış. Dışişleri Bakanı beni ziyaretinde 'BM'nin silahlı çatışması söz konusu değil' demişti. BM kararında ise 'silahlı çatışma öngörülmüştür' deniliyor. Barış Gücü'nün tam tersine silahlı çatışma öngörüsüyle bu güç kurulmuştur. BM'in yıllar önce aldığı bir karar var Hizbullah'ı silahsızlandırmaya yönelik bir karar. Bunu kimse başaramadı. Ne İsrail Ne de Lübnan'da bunu uygulayacak babayiğit yok. Burada Türk askerini Barış Gücü yapmaya kalkarsanız şehit vermeyi ve çatışmayı göze alırsınız. Orada ateşkes bulunmuyor. Çatışma devam ediyor. Biz varolan çatışmaya monte olmak üzere gidiyoruz. Hükümet 'Çatışma için değil, barış için gidiyoruz' diyor. Bunlar iyi niyetli değerlendirmelerdir. Oraya Hizbullah'la çatışmaya gideceğiz. Son zamanlarda büyük ülkeler Fransa, Almanya, İngiltere gibi ülkeler olayın dışında kalmaya çalışıyor. Barış Gücü'nün doğru anlaşılması lazım" dedi.
"Türk askerini gönderirken bunu faturasının ne olacağını bilmeliyiz. Burada en büyük görev TBMM'ye düşmektedir" diyen Baykal, "TBMM'nin buna izin vermemesi halinde aynı 1 Mart'ta olduğu gibi doğru bir karar olmuş oluruz. TBMM'nin tarihi bir karar almasına ihtiyaç vardır. Lübnan'a asker gönderirsek siyasal, kültürel fay hattı yaratır. Bu çok tehlikeli bir durumdur. Cesaretli ve tutarlı olmak gerekiyor" dedi.
Konuşmasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Baykal, ABD'nin 1 Mart'taki karardan sonra tavrının değiştiği yönündeki durumun hatırlatılması üzerine, "Bazı çevreler alınacak karardan memnun olmayabilir. Önemli olan bu kararın nasıl alındığını anlatmaktır. Önce 'Evet' deyip sonra 'Hayır' demek yanlıştır. Büyük güçleri aldatmaya kalkmamalıyız. İyi niyetle bunu anlatmalıyız. Dürüst ve doğru bir şekilde konuşarak ikna etmek zorundayız. Bizim Lübnan'da ortak kültürel, dini inancımız var. Taraf olmayacağız deniliyor. Şehit verdiğimiz an taraf oluruz" ifadelerini kullandı.
Baykal, bir basın mensubunun, "CHP Tunceli Milletvekili Sinan Yerlikaya, 'PKK silahı bırakmalı sorunlar daha farklı yöntemlerle çözülebilir' diye bir açıklama yaptı. Bununla ilgili ne düşünüyorsunuz?" şeklindeki soruya, "Bu konulardaki düşüncelerimi daha önce ifade ettim. Bizim bir terör örgütüyle herhangi bir pazarlığımız, müzakeremiz söz konusu olamaz. Böyle bir konuyu hiçbir şekilde öngörmemiz mümkün değildir. Bir ülke meşru tek bir kuvvet bulunur, anayasanın öngördüğü Türk silahlı kuvvetleridir. Onun dışında başka bir kuvvete, yani teröre başvurulması söz konusu değildir. Bizim anlayışımız bu değildir. CHP'nin bu konudaki tavrı net bir şekilde bellidir. Biz herhangi bir şekilde müzakere arayışı içinde değiliz" şeklinde cevap verdi.
Türkiye'nin ABD'nin önerisi doğrultusunda bir özel müzakereci atamasının da çok yanlış olduğuna inandığını belirten Baykal, "Irak'ın ve ABD'nin yapması gerekenler vardır. Onlar bunları yapmak zorundadır. Bu müzakereye bağlı bir konu değildir. Siz onlar bunu yapması için bizden ne istiyorsunuz demeye başladığı anda yanlışa sürüklenmiş olursunuz. Bu bizi oraya doğru çeken bir yanlış olur. O bakımdan uygun değildir. Uluslararasılaştırır. Terörle devleti doğrudan müzakere zeminine çeker. Bunlar yanlış olur. ABD'nin son yaptığı açıklamada PKK'ya silahla mücadeleyi bırakması ricası ülkede ciddi bir tepkiyle karşılanmıştır. ABD'nin somut adımlar atması beklenirken, rica ve talep niteliğinde bir açıklama yapması yanlış olmuştur" diye konuştu.
Öte yandan, Baykal'ın basın mensuplarının sorularını yanıtladığı sırada kısa süreli bir elektrik kesintisi yaşandı. Baykal, "Bu bir deneme mi" şeklinde espri yaptı.
Jeneratörlerin devreye girmesiyle Baykal, basın açıklamasına devam etti.