Baykal: Suç günah lafı yetmez...

Deniz Baykal, YGS soru kitapçığındaki şifreleme iddialarına ilişkin olarak, ''Bu konudaki sahtekarlıkları izah etmeye 'suç, günah' lafı yetmez.

Nasıl bir insanın eli vicdanına varır da müdahale eder'' dedi.

Deniz Baykal, dün meydana gelen dolu yağışı ve sel dolayısıyla bir genç kızın öldüğü, tarım alanlarında zarar meydana gelen Antalya'nın merkez Aksu ilçesine bağlı bazı köylerde inceleme yapmak üzere bölgeye gitmeden önce, partisinin Aksu İlçe Başkanlığında çizme giydi.

Burada partililerle sohbet eden Deniz Baykal, partililere YGS ile ilgili ÖSYM Başkanı'nın açıklamasını dinleyip dinlemediklerini sordu. Bazı partililer açıklamayı dinlediklerini ancak inandırıcı bulmadıklarını ifade ettiler. Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın da ÖSYM Başkanı'nın açıklamasını televizyondan izlediğini söyledi.

Reklam
Reklam

Baykal, bunun üzerine Akaydın'a dönerek, ''Torun var. Evde telaşlılar. Alıcı gözle mi dinledin, çocuğun varmış gibi mi dinledin'' diye sordu. Akaydın da ''Bende sınava girecek çocuk yok efendim'' cevabını verdi.

Torunu Alican'ın sınava girdiğini belirten Deniz Baykal, Alican'ın sınavının çok iyi geçtiğini, matematik sorularının tamamını doğru yaptığını aktardığını belirterek, ''Sınav iptal olursa cümbüş var'' dedi.

YGS ile ilgili iddiaların, insanları bir şekilde sarstığını ifade eden Baykal, şöyle konuştu:

''ÖSYM, Türkiye'de Anayasa Mahkemesinden daha önemli, bir yargı kurumundan daha önemli. Milyonlarca insanın ve ailesinin hayatı kardeşim... Hayat deyince akıllara gelen en temel konu bu, çocukların gelecekleri bu. Bunda hiçbir tereddüt olmayacak. Anayasa Mahkemesi yanlış bir karar verebilir, yorum meselesidir. Yargı bir karar verir, öyledir, böyledir. İdare bir karar alır, insanlar mağdur olabilir ama bu öyle bir şey değil. Anlatılamaz. Bu konudaki sahtekarlıkları izah etmeye 'suç, günah' lafı yetmez. Nasıl bir insanın eli vicdanına varır da müdahale eder?''

Reklam
Reklam

YGS'de öğrencilerce verilmeyen bir soru kitapçığının basına dağıtılmasına da anlam veremediğini belirten Baykal, neden basına öğrencilere verilenden ayrı bir kitap verme ihtiyacının doğduğunu sordu. 1 milyon 600 bin öğrenciye ayrı kitapçık bastırmanın mümkün olmayacağını belirten Baykal, şöyle devam etti:

''Kaç tane kitapçık var? Bir matematikçin, istatistikçinin ağzına yakışmıyor. 1 milyon 600 bin kitapçık mı basıldı? 50 ayrı tip mi, 90 ayrı tip mi kitapçık var onu söyleyiver. Konuyla ilgili net açıklamalar yapılması gerekiyor. Sen daha sınavda (bilgisayar yaptı) diyerek, belli nitelikteki öğrencileri, kız öğrencileri bir salona koyabiliyorsan ve o insanlara hangi tür kitapçığın gittiğini sen tanzim ediyorsan... Yani bir sürü soru var.''

Baykal daha sonra, tarım alanlarında zarar oluşan bölgeye hareket etti.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz