CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'dan, IMF'nin, Türkiye'den hangi siyasi taleplerde bulunduğunu açıklamasını isteyerek, '' IMF'nin, Başbakan'ın söylediği gibi siyasi istekleri varsa, hep beraber bilelim, hep beraber karşı çıkalım'' dedi.
Baykal, partisinin TBMM Grubunda, ekonomideki gelişmeleri değerlendirdi ve sanayideki daralmanın ciddi boyutlarda sürdüğünü, nisan ayı daralmasının, mart ve şubattan daha düşük olmasının teselli dayanağı olduğunu belirtti. Baykal, ''Dikkatli gözlemciler, bu daralmanın mevsimsel etkileri arındırdıktan sonra ne ifade ettiğine bakıyorlar o kadar erken sevinmememiz gerektiğini söylüyorlar. Sanayideki daralmanın azalması, hepimiz için memnuniyet vericidir'' diye konuştu.
Baykal, Başbakan'ın açıkladığı teşvik paketine ilişkin görüşlerini dile getirirken, Türkiye ekonomisinin, teşvik paketinden önce, orta vadeli ekonomi programı beklediğini ifade etti. Bu programa şiddetle ihtiyaç bulunduğunu kaydeden Baykal, Türkiye'nin orta vadeli ekonomi politikasını, makro ekonomik kriterlere yönelik bekleyişini ortaya koyması gerektiğini söyledi. Baykal, bunu ortaya koymadan, ''hadi yapıyoruz, ediyoruz'' diyerek, ekonominin yönetilemeyeceğini belirtti.
Ortada bütçe olmadığını, başta işsizlik olmak üzere ekonomideki olumsuzlukların alarm verdiğini ifade eden Baykal, ''Böyle bir ortamda, geleceğe hangi projektörü önümüze alarak baktığımızı bilme ihtiyacımız var. Bunların projektörü yok. Gelecek, alacakaranlık. Günübirlik kararlarla sürükleniyoruz'' görüşünü savundu.
Baykal, Hükümetin, ''bizi teğet geçecek'' sorumsuzluğu ve yaklaşımıyla, yüz binlerce kişinin işsizler ordusuna katılmasına, sanayide üretim düzeyinin 5 yıl geriye gitmesine yol açtığını ileri sürdü.
Ekonominin, 2008'in son 3 aylık döneminde yüzde 6.2 daraldığını anımsatan Baykal, 2009'un ilk 3 aylık döneminde sanayi üretiminin yüzde 23 düştüğünü, aynı dönemde milli gelirin yüzde 12-13 daraldığını söyledi.
Başbakan Erdoğan'ın, krizin en az zarar verdiği ülkenin, Türkiye olduğunu söylediğini hatırlatan Baykal, rakamların, bunun geçerli olmadığını gösterdiğini kaydetti. Baykal, Türkiye'nin en çok zarar gören ülkelerin başında yer aldığını ifade etti.
''MALİYE YÖNETİMİ TERS YÜZ'' Baykal, ekim ayından bu yana işsiz sayısının 1 milyon 125 bin arttığını, ücretli çalışan sayısının ise 1 milyon düştüğünü vurgulayarak, Türkiye'nin, ekonomini yönetiminin altında mali dengesini kaybettiğini, maliye yönetiminin ise ters yüz olduğunu öne sürdü.
Erdoğan'ın, ''IMF, bizden siyasi önlemler almamızı istiyor, kabul edemeyiz'' dediğine işaret eden CHP Lideri Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Başbakan, IMF'nin, Türkiye'den hangi siyasi talepleri istediğini açıkça dile getirmelidir. Ne istemiştir? Başbakan'ın kabul edilemez bulduğu, IMF'nin talep ettiği siyasi istekler nelerdir, bunu anlamamız lazım. IMF neyi istiyor, Kıbrıs, Ermenistan, azınlıklar konusunda mı bir talebi var? Bunu bir an önce dile getirmesi lazım, böyle söyleyip geçemez. IMF'nin böyle siyasi istekleri varsa, hep beraber bilelim, hep beraber karşı çıkalım. Başbakan, bunu daha net şekilde ifade etmeli.
Başbakan, 'Dünya Bankası böyle bir talepte bulunsa, bu anlaşılabilir ama biz IMF'nin üyesiyiz, o nedenle bize bu talebi yapamaz. Dünya Bankası yaparsa neyse ne' diyor. Başbakan'a söylemek lazım ki Türkiye, Dünya Bankasının da üyesidir. Türkiye'nin, Dünya Bankasındaki konumu, IMF'deki konumundan farklı değildir. IMF'de durum neyse, Dünya Bankasında da odur. Hiçbir ayırım yoktur.''
''KRİZLE MÜCADELE PROGRAMI İLAN EDİLMELİ''
Baykal, Erdoğan'ın, ''Kusura bakmayın, vatandaşın parası var'' dediğini ifade ederek, ''Vatandaşın parası varsa, niye kusura bakmak söz konusu olsun'' dedi. Baykal, Erdoğan'ın bu sözünün, ''Teğet geçecek'' değerlendirmesinin izdüşümü olduğunu, Erdoğan'ın, kriz karşısında sağlıklı tavır takınamamanın dağınıklığını yaşadığını savundu.
Deniz Baykal, krizle mücadeleyi öngören, krizle mücadele programının ilan edilmesini istedi. Baykal, kriz ortamında asıl sorunun finansman bulmak olduğunu dile getirerek, fabrikaların yüzde 60 kapasiteyle çalıştığını belirtti. Baykal, ''(Sen fabrikanı kur, KDV'ni az alırım) diyerek, yatırıma teşvik etmenin mümkün olacağını düşünmek-çok özel başka bazı pazarlıklar söz konusu değilse-makul görünmüyor'' diye konuştu.
Baykal, Kurumlar Vergisi indirilecekse, bunun, herkes için uygulanmasını önerdi.
Açıklanan teşvik paketinde fabrikaların taşınmasının yer aldığına işaret eden Baykal, fabrikaların açılacağı yerde istihdam yaratılırken, mevcut yerlerde işsizliğin yaşanacağını söyledi. Baykal, bütün bunların, alel usül ortaya atılmış yaklaşımlar olduğunu öne sürdü.