CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, "Başbakan mal mülk konusunda daha kapsamlı bir tartışma yapmaya hazırsa, bunları televizyonda çıkalım birlikte, karşılıklı, milletin önünde konuşalım" dedi.
CHP Genel Başkanı Baykal, Erzurum'daki mitingde yaptığı konuşmada, AK Parti hükümetini eleştirerek, CHP'nin iktidara gelmesi durumunda yapacağı çalışmalara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı eleştiren Baykal, "Benim aleyhimde meydanlarda konuşuyor. Arkamdan konuşmasın. Gelsin yüzüme bakarak konuşsun. Cevabını yüzüne alıversin. Oğlunun gemisine mazotu ÖTV'li mi veriyor? Ben bunu yüzüne sormak istiyorum. Kaçıyor. Bir Başbakan kaçar mı? Gel karşımda konuş. Ben senin yüzüne bakarak konuşacağım. Ben söyleyeyim, sen söyle, millet dinlesin. Millet kararını versin" şeklinde konuştu.
Baykal, Başbakan Erdoğan'ın bugün gazetelerde saatini kendisine satmayı teklif ettiğini belirterek, şöyle devam etti:
"Başbakan diyor ki 'kolumdaki saati sana satayım.' 15 bin dolardır. Sana 10 bin dolara veririm diyor. Başbakan, kolundaki saati bana satmaya kalkıyor. Benimle alışveriş yapmak istiyor. Sen o kolundaki saati bana 10 bin dolara, yani 13-14 milyar liraya satmaya çalışıyorsun. Soruyorum.
Moskova'da senin hanımına bir kuyumcu 35 bin dolarlık takı hediye etmişti. Onu da satacak mısın? Geçenlerde ilan ettiler. İki oğlu İstanbul'da daha yeni bir arazi satın almışlar. Arazinin beyan edilen değeri 1 trilyon lira. Şimdi ben başbakana soruyorum, saatin yanında hanımına hediye edilen gerdanlık, oğlunun 3 milyon dolarlık gemisiayrıca 1 trilyon dolarlık arazi var mı? Kaça verirsin? Başbakanın bu konuda da tekliflerini bekliyorum. Bu işin şakası tabii."
Kimsenin malında, mülkünde gözü olmadığını, hele haram malda hiç gözü olmadığını ifade eden Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Başbakan mal mülk konusunda daha kapsamlı bir tartışma yapmaya hazırsa, bunları televizyonda çıkalım birlikte, karşılıklı, milletin önünde konuşalım.
Başbakan diyor ki 'Deniz'in haline acıdım.' Biz mütevazı bir aileyiz.
Kendi alışverişimizi kendimiz yaparız. 'Çok acıdım' diyor. 'Yeni Cami'nin önünde bir mendil açalım da para toplayalım' diyor. Bunlarda gözüm yok. Dürüst, namuslu bir yaşantım var. Eğer mendil açmaya sıra gelirse biliyorsunuz oğlunun düğününden sonra bir takı toplama yapılmıştı. Yabancılar dahil herkes takılarını takmıştı. Oğlunun takılarını mal beyanında kullanmıştı. O bu konuda tecrübeli. Biz kendi yağımızla kavruluyoruz, mutluyuz."
AA