ANKARA (İHA) - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Bütçe Görüşmeleri sırasındaki konuşmasında kaba, kırıcı, saldırgan bir üslup kullandığını belirterek, "Başbakan kendisini kaybetmeye başladı. Bunu üzüntüyle gördük" dedi.
Baykal, Çubuk Hayvan Pazarında besicilere yaptığı ziyaretin ardından dönüşte Esenboğa Airport Otel'de gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Baykal, gazetecilerin, Erdoğan'ın Meclis'te Bütçe Görüşmeleri sırasında yaptığı konuşmasını nasıl değerlendirdiği sorusu üzerine, bunun alışılmışın dışında olduğunu ifade etti. CHP olarak yaşanan gerginlikte paylarının olmadığını, muhalefet olarak eleştirilerini yaptıklarını, çok ciddi yolsuzluk iddialarını somut gerçeklerle ortaya koyduklarını söyleyen Baykal, "Oysa Başbakan gergin ve kırıcı üslupla hakaret eden bir üslupla, Başbakan'a yakışmayan bir üslupla konuştu. Maliye Bakanı ile ilgili iddialarımızı soğukkanlılıkla karşılaması gerekirken, cevap vermek yerine CHP'li milletvekillerine 'terbiyesiz' dedi. Böyle bir şey olamaz" diye konuştu.
Erdoğan'ın kaba, kırıcı, saldırgan bir üslup ve Başbakan'a yakışmayan bir söylemle kendini teşhir ettiğini savunan Baykal, bunu üzüntüyle karşıladıklarını belirtti. Erdoğan'ın bu tavrının iddialar karşısında içine sürüklendiği zafiyeti gösterdiğini öne süren Baykal, "Başbakan yanında çalıştırdığın adam dedi, terbiyesiz dedi. Birisi kalkar aynı kelimeleri ona iade eder. Biz Başbakan'ın bu kelimelerle suçlanmasını istemiyoruz. Başbakan kendini kaybetmeye başladı, bunu üzüntüyle gördük" ifadesini kullandı.
Erdoğan'ın, geçmişteki açıklamalarını durduk yere gündeme getirmediklerini belirten Baykal, Başbakan'ın kendisi hakkında Şemdinli'de başka Ankara'da başka konuşuyor dediğini hatırlatarak bu söze cevap verdiğini söyledi. Erdoğan'ın Hikmetyar ile ilgili sözlerinin gerçeği yansıtmadığını kaydeden Baykal, Hikmetyar'ın o dönemde Başbakan olmadığını ve Türkiye'nin resmi davetlisi olarak da İstanbul'a gelmediğini öne sürdü. Erdoğan'ın sıkıştıkça gerçek dışı açıklamalar yaptığını savunan Baykal, yapılan pek çok açıklamanın doğru olmadığını, bunun derslik sayısında da ortaya çıktığını dile getirdi.
Baykal, "Başbakan'ın gelişerek değiştim açıklamasını nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna şu cevabı verdi:
"Buna oportünizm denir. Yani içinde bulunduğu kabın şekline girmektir. Ortaya attığı iddiaların yürümediğini anlayınca ona göre tavır takınmak denir. Erdoğan geçmişte eyalet sistemi istiyordu. Şimdi istiyor mu bunu bilemiyoruz. Bu gelişme hangi istikamete doğru gidecek. Siyasetçinin en büyük sermayesi güvenilirliktir. Önce dokunulmazlıkları kaldıralım diyecek, sonra ben değiştim deyip dokunulmazlıkları kaldırmayacak. Değiştim demekle değişilmez. Bir uçtan bir uca sıçrayacaksın, zıplayacaksın ve herkes bunu doğru kabul edecek."
Baykal, Erdoğan'ın kendisine yönelik olarak "Müttedi iddialarını ispatlamakla mükelleftir. İddiasını ispatlamayan oraya üç tane nokta koyuyorum" iddiasının hatırlatılması üzerine, söyledikleri her şeyin doğru olduğunu, kürsüde okuduğu telefon görüşmesi kayıtlarının mahkemeye delil olarak sunulduğunu ancak izinsiz dinleme yapıldığı için kabul edilmediğini belirtti. Baykal, "O üç nokta Başbakan'ın yakasındaki yerini aldı. Uygun görürse yakasından alır başka yerine koyar. Ben yakasını daha uygun gördüm" dedi.
Baykal, Başbakan'ın dile getirdiği bir CHP Milletvekili'nin Türk Milleti hakkında "Mazoşist" dediği iddiasına ise, "Ben hiç görmedim. Bu Başbakan ile milletvekilleri arasındaki polemiktir" cevabını verdi. Erdoğan'ın Meclis'teki görüşme sırasındaki üslubunun bir seçime gidişin işareti olmadığını söyleyen Baykal, "Bunlar Başbakan'ın inişe geçtiğini gösteriyor. Bu, Başbakan'ın saygınlığını ciddi bir şekilde tahrip etti" şeklinde konuştu.