Eski bir küpe veya piercing deliği gibi görünen bu deliklere Preauriküler sinüs adı veriliyor.
Preoriküler sinüs, aslında masum bir doğum kusuru. Kusur kelimesi insan biraz ürkütse de genelde bu deliklerin pek bir zararı yok. Hatta yıllarca bu deliklerden habersiz yaşayabilirsiniz.
Preoriküler sinüs adı verilen ve sahip olanları diğer insanlardan biraz ayıran bu delikler zaman zaman iltihaplanabiliyor. Eğer kulağınızdaki bu delikten akıntı geliyor veya delikte kızarma oluşuyorsa, doktora başvurmanızda fayda var. Basit bir antibiyotik tedavisiyle delikte oluşan iltihap yok edilebiliyor.
Esasen bir mutasyon sonucu oluşan bu delikler sadece ve sadece anne karnında, fetüs henüz gelişme aşamasındayken oluşuyor. Bu, kulağınızda durduk yere bir delik çıkarsa, koşa koşa doktora gitmeniz gerektiği anlamına geliyor.
Çünkü araştırmalar gösteriyor ki, İngiltere’de yaşayan her 100 kişiden 1’sinde bu durum tespit edilmiş. Sonuçlar Güney Kore’de ise daha da ilginçleşiyor. İnanması güç ama bu mutasyon her 20 Koreliden 1’inde görülüyor. Türkiye için bir araştırma yapılmamış olması da ayrıca üzücü!
Preauriküler sinüs, Van Heusinger isimli bir bilim adamı tarafından 1864 yılında bilimsel literatüre kazandırıldı. O günden bu yana değişik bilim insanları bu konu hakkında görüş belirtti. Biyolog Neil Shubin’e göre, bu izler çok eski atalarımızın solungaçlarından kalan izler. Yani, genetik olması olayı öyle sadece annenizden veya babanızdan gelmesi kadar basit değil. Karaya ayak basan ilk atalarınızdan geliyor olabilir. Yalnız, “Bende solungaç var, ohh ne yüzerim bununla!” demeyin çünkü solungaçlardan kalma bu delikler tabii ki suda nefes almanızı sağlamıyor.
Kaynak: tiphero.com