BBG'den Çıkıp Ne Yaptı Bu Adam Diyenlere Kapı Gibi Örnek: 07 Kaan

Yaklaşık 200 bin Türk turistin tur operatörleriyle yurtdışına tatile gittiğini ifade eden Kappatur Yönetim Kurulu Başkanı Kaan İşçil, “Türkler ilk olarak Avrupa ülkelerine gitmek istiyor.

Ancak pasaport ve vize işlemlerinin pahalı ve zahmetli olması tatilcileri etkiliyor. Eğer AB’de serbest dolaşım hakkı verilirse. Bu rakam kısa zamanda 15 katına çıkar” dedi. Kaan İşçil KappaTur'u 2002 yılında Biri Bizi Gözetliyor (BBG) yarışmasında birinci olarak kazandığı parayla kurmuştu.

YAKLAŞIK 11 yıldır turizm sektöründe faaliyet gösteren Kappatur, 2014’ü yüzde 70 büyüme ile kapattı. 2015’te yüzde 30 büyüme hedefi koyan şirket, 25 bin kişiyi yurtdışına tatile gönderdi. 2015’te iç pazarda da hizmet vermeyi hedeflediklerini ifade eden Kappatur Yönetim Kurulu Başkanı Kaan İşçil, tur operatörleriyle yurtdışına çıkış yapan kişi sayısının 200 bin olduğunu, pazar paylarının ise yüzde 13 civarında olduğunu dile getirdi. Türk turistin her geçen yıl yurtdışı turlarına ilgisinin arttığına vurgu yapan Kaan İşçil, ilk tercih edilen ülkeler arasında İtalya ve İspanya’nın bulunduğunu, arkasında ise Orta Avrupa ülkelerinin geldiğini belirtti. Avrupa Birliği’ne üye ülkeler için serbest dolaşım hakkının verilmesi halinde yurtdışına çıkan Türk turist sayısının orta vadede 15 kat artabileceğinin altını çizen İşçil şunları söyledi:

Reklam
Reklam

EN FAZLA 3 AYLIK VİZE

“AB’de serbest dolaşım hakkını kazandığımız anda Türkler uçuşa geçer. Örnek vermek gerekirse bir İtalya turunu ortalama 300 Euro’dan satarken, AB için schengen vizesi almanın bedeli 120 Euro. Neredeyse tatil fiyatının yarısı kadar bir ücret daha ödenmesi gerekiyor. Bir de vize almak için onlarca belge toplamak ve zaman harcamak gerekiyor. Türk turist de bunu sevmiyor. ABD’ye 10 yıllık vize verilirken, AB ülkeleri en fazla 3 aylık vize veriyor. Eğer vize olacaksa bile minimum 1 yıllık vize verilse dahi yurtdışına tatile giden kişi sayısı artış gösterir. 5 yıl içinde serbest dolaşım hakkının verileceğini düşünüyorum. Bu durum gerçekleştiği anda Türkler uçuşa geçer.”

3 ÜLKEDEN 45 ÜLKEYE

2004 yılında 3 ülkeye tur düzenleyerek sektöre adım attıklarını belirten İşçil, şu anda 45 ülkeye neredeyse her hafta tur düzenlediklerini söyledi. 2014’te Türkiye’de yaşanan siyasi gelişmeler ve toplumsal olaylar sebebiyle bazı sorunlar yaşandığına dikkat çeken İşçil, “Bu yıla kadar yurtdışı turlar düzenlediğimiz için dolar ve Euro’daki en ufak değişiklik bile bizi etkileyebiliyor. Bu yıl kurlar biraz yükselse dahi siyasi istikrar olması turizm için olumlu oldu. Bu durumun korunması gerekiyor. 4-5 yıl öncesine kadar yurtdışı turu dendiğinde Türk turisti çekiniyordu. Alım gücünün biraz daha yükselmesiyle durum değişti. Ancak hala Avrupa ülkelerinin seviyesinde değiliz. Avrupalı emekliler, öğretmenler ya da çalışanlar birkaç ülke gezebilirken, Türkiye’de istenen seviyede değil. Ancak ‘yurtdışı çok pahalı’ imajı değiştikçe bizim ülkemizin çalışanları ve emeklileri daha çok yurtdışına çıkmaya başlayacaktır” diye konuştu

Reklam
Reklam

İstanbul’a gelen artık para harcıyor

TÜRKİYE’ye gelen yabancı turistin de artık daha fazla para harcadığına dikkat çeken İşçil, “İstanbul, Paris ve New York gibi şehirlerle yarışır duruma geldi. 11 yıl önce Taksim’de 3-4 yıldızlı otellerde oda fiyatı 30 Euro’ydu. Şimdi ise 150 Euro. İstanbul‘un artık turizm markası olduğu çok net ortaya çıkıyor. Otellerimiz ve kaliteli hizmet düşünüldüğünde de Avrupa’yı geçtiğimizi söyleyebilirim” dedi. Yurtdışı turlarında verdikleri kaliteli hizmet ve uygun fiyatlarla tüketiciler tarafından sevildiklerini söyleyen Kaan İşçil, “Bu durum oluşunca tatilciler yurtiçi tatil planlamalarını da bizimle yapmak istedi. Çok talep geldi. Biz de firma olarak 2-3 yıldır bu planlamanın içindeydik. Çalışmalar tamamlanınca 2015 yılında başlamaya karar verdik. 3 yıllık hedeflerimiz arasında 250 bin kişiye ulaşmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.

Tüketici güvenmek istiyor

TURİZM sektöründe tüketicilerin güvenin sarsan bazı firmaların ortaya çıktığına ve kısa zamanda iflas ederek ortadan kaybolduğuna değinen Kaan İşçil, “Bu çerçevede tüketicilere büyük iş düşüyor. Güvenilir olan firmalardan alışveriş yapması gerekiyor” dedi. Kendilerinin de güvenilir mecralardan tüketicilere ulaştığına değinen İşçil, “Kurulduğumuz günden bu yana gazetelerle çalışıyoruz. Hürriyet Gazetesi de bu alan ilk partnerlerimiz arasında yer alıyor. Türkiye’de tüketici de çok iyi biliyor. Basılı bir mecra olduğu zaman güveni artıyor. Online alanda da varız. Ancak bu noktada bile güvenilir kuruluşlarla çalışmak gerekiyor” dedi.

Reklam
Reklam

BBG’den turizm patronluğuna

2002 yılında Biri Bizi Gözetliyor (BBG) yarışmasında birinci olarak kazandığı parayla Kappatur’u kurduğunu ifade eden Kaan İşçil şunları söyledi: “2004 yılında kurulduktan sonra çok başarılı işçiler çıkardık. Ancak bazı sorunlarla karşılaştık. Yaklaşık 200 bin Euro borcumuz oldu. Bu borcu ödemek için ailemin bazı gayrimenkullerini satmak zorunda kaldık. Daha sonra toparlandık. 11 yıl önce 200 bin Euro borç için iflas etme noktasındayken, şimdi yıllık 20 milyon Euro ciroya ulaştık.”

7.5 milyon TL’lik otobüs yatırımı

1.5 yıl önce yurtdışı turları için 5 otobüs satın aldıklarını belirten Kaan İşçil, yaklaşık 3.5 milyon liralık yatırım yaptıklarını, 2015’te bu sayıyı 11 çıkararak 4 milyon liralık daha yatırım yapacaklarını söyledi. Bunun dışında tatilcilere dinamik paketleme yapabilecekleri bir fırsat sunduklarını kaydeden İşçil, “Tatilciler buradan tatillerini, uçak biletlerini, kalacakları otelleri, kiralayacakları arabalarını bile ayarlayabilecek” dedi.

Uçak almak için görüşüyoruz

Reklam
Reklam

ŞİRKET olarak bir uçak almak için harekete geçtiklerini söyleyen Kaan İşçil, “Şu anda görüşmelerimiz sürüyor. Eğer uçağı alabilirsek bir havayolu şirketi bayrağı altında hizmet verecek. Bu sayede daha rahat tur düzenleyebileceğiz. Ancak dünyada baktığınızda büyük tur operatörlerinin havayolu şirketleri var. Bizim de gelecekte hedefimiz böyle bir şirket olmak. Türkiye’de bu iki işi bir araya getiren ETS ve Atlasjet başarılı işler yapıyor” diye konuştu.

Kaynak: Burak Çoşan / Hürriyet