Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Mukim Öztekin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM)'nin Kentbank kararı ile ilgili olarak, ''Dava süreci tarafımızca izleniyor. Bu, tek bize açılan bir dava değil; Türkiye Cumhuriyeti devletine yönelik bir davadır. Biz de burada görevimizi ifa edeceğiz.'' dedi. Öztekin, davanın taraflarının uzlaşmadan yana olduğunu da vurguladı.
BDDK Başkanı Öztekin, Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) üyeleri ile bir araya geldi. Burada bir sunum yapan Öztekin, gazetecilerin gündem ile ilgili sorularını da cevapladı. Otorite olarak muhtelif ülkelerden lisans başvurusu alıp almadıklarının sorulması üzerine Mukim Öztekin, ''Şu an Bank of Mitsubishi lisansı başvuru aşamasındadır. Japonya'nın en büyük bankalarından biridir. İlk aşamada, daha yeni başvurdular. İncelemeler tarafımızdan yapıldı ve kimi eksiklikler kendilerine iletildi. Şirket kuruluşuyla ilgili Türk Ticaret Kanunu bir bireye anonim şirket kurulmasına müsaade ediyor. Bankacılık Yasası 5 bireyi öngördüğü için orada eksikliğimiz var." ifadelerini kullandı. Intesa bankasının da Türkiye'de şube açmayı temenni ettiğini aktaran Öztekin, Çin, Güney Kore ve Hollanda gibi ülkelerle de görüştüklerini bildirdi.
BDDK Başkanı, ülke bankacılığına katkı yapacak gruplara onay vereceklerini dile getirirken, şunları kaydetti:
''Türkiye'de banka sayımız 49. Türkiye için fazla değil. Sektörün ilerlemesi sanayici için de tüketici için de daha fazla hizmet, daha uzun vadeli kredi demektir. Adabank ile ilgili kararımızda dış ortağın bunalımdan etkilendiği, aktif büyüklüğü 1 milyar doların altında olduğu için uygun görmedik. Onun ekonomik durumuna bakıyoruz. Katılım bankacılığı konusunda tarafımıza yapılmış bir başvuru yok. Katılım bankacılığının da ilerlemesini arzu etmekteyiz, ama burada aradığımız mali güçtür. Mali gücü olan kurumlara sıcak bakıyoruz.''
Gazetecilerin Kentbank davasına dair sorusunu da Mukim Öztekin, ''Dava süreci tarafımızca izleniyor. Bu, tek bize açılmış bir dava değil, Türkiye Cumhuriyeti devletine yönelik bir davadır. Kararı tek başına vermemiz mümkün değil. Biz de burada görevimizi ifa edeceğiz. Amacımız ülkemize en asgari zararı vermek ve sıhhatli bir biçimde soruna çare üretmektir. Her iki taraf da uzlaşmadan yana." diye cevapladı.
Adabank ihalesinin iptal nedenleri de sorulan Öztekin, ''Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) ve BDDK olarak satış planını doğru belirlemeye ihtiyacımız var. Ben Adabank'ın satışına karar veren TMSF kurulu üyesiydim, sonradan satışa onay vermeyen BDDK Başkanı oldum. Güç birliğine tabii ki ihtiyacımız var. Belki mali güç kriterini birbirimize iyi anlatamadığımızdan dolayı bu süreçte akim kaldı." dedi.
"BİZDEKİ TASARRUF ORANI YÜZDE 12,7, AVRUPA'DA YÜZDE 20"
Kara listelerin silinmesi ile ilgili bir soruya da Öztekin, şu karşılığı verdi:
''Kara liste her zaman gündemdedir. Her ne kadar Merkez Bankası'nda kayıtlar silinse de kredi kararlarında etkili olduklarına kanaat getirdikleri için bankalar bunları silmiyorlar. Kara listelerin silinmesi noktasında bir baskı yapamazsınız. Bunları dikkate almayın diyemezsiniz. Kredi sürecini bankalar kendisi belirler. Tüketicilerin de süratle arttığını gördüğümüz için karşılık oranlarını arttırdık, risk ağırlıklarını arttırdık, kredi kartlarında yasal yeniliğe gittik. Tasarruf eğilimimiz oldukça geriledi. Arzumuz tasarrufların arttırılması yönündedir. Bizdeki tasarruf oranı yüzde 12,7, Avrupa'da yüzde 20'ler civarında bulunuyor.''
Bir gazetecinin, ''Mevduatın vadesini uzatmak için ne tür teşvikler verilecek?'' sorusu üzerine Öztekin, ''Bu konuda ekonomi yönetimi elinden geleni yapıyor. Mevduatın vadesi kısa değil. Görünümü değiştirmek ekonomideki iyileşmeye bağlı. Vadenin daha da uzaması arzumuz. '' açıklamalarında bulundu.
Öztekin, bankaların mevduat faiz oranlarını belirlemesi adına Rekabet Kurumu'nun faaliyeti bulunduğunu duyurdu.
Konut kredilerinin faizlerinin aktarılması üzerine ise BDDK Başkanı Öztekin, ''Ben 25 senedir bankacıyım yüzde 100'ün altında faizi son 10 senede gördüm. Rekabet ortamının artması ve bankacılık aktifinin büyümesiyle faizleri indirecek, sektörün büyümesine katkı sunacaktır. BDDK'nın yetki alanına rekabet unsuru girmiyor. Faizleri indirme imkanımız yok. Komisyonlarla ilgili yetki de Merkez Bankasına ait bulunuyor. Biz her türlü güç birliğine açığız." diye konuştu.
Öztekin, karşılıksız çeklerin arttığına işaret edilmesi üzerine, ''Karşılıksız çeklerin arttığı aşikar ama oransal olarak sadece karşılıksız çekler artmıyor. Protestolu senetler de artıyor. Bu esasında ekonomik döngüyle de ilgidir. Hapis cezası caydırıcılık içerse de ekonomik döngünün önemli olduğu kanaatindeyim. Çek olmadığında senet veriliyor. Bu durum, büyümenin geçen seneye oranla yavaşlamasıyla da birebir alakalı." yorumunu yaptı.
“KART AİDATI ALANA CEZA KESİYORUZ”
Kredi kartı aidatları ile ilgili değerlendirmeleri de sorulan Mukim Öztekin, "Burada bir değişiklik yapılmalı. Yargı kararlarının önemli bölümü tüketicinin kart aidatlarının haksız olduğu yönünde. Ama değişiklik yetkisi bizde değil. Bize şikayet iletildiğinde gereken incelemeleri yapıyor, kart aidatı alanlara ceza kesiyoruz. Talep iletildiğinde bankalara gelen şikayetlerin önemli bölümü aşılıyor. O konuda bir taslak var. Tüketiciyi güçlü bankalar karşısında korumak görevimiz. Ama burada esas şikayet; talepsiz kredi kartı ile talepsiz ek hesap açılmasıdır." ifadelerini kullandı.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz