BDP Diyarbakır İl Başkanlığı’nda, bir araya gelen aralarında BDP, DTK, KESK’e bağlı sendikalar, Tabipler Birliği gibi çok sayıda sivil toplum örgütünün katılımıyla ortak basın açıklaması düzenlendi.
Abdullah Öcalan’ın sağlık sorunlarının giderilmesi için bağımsız bir doktor heyetinin İmralı Adası’na gidilmesi gerektiği belirtilen açıklamada, 1 Ağustos günü Diyarbakır Sanat Sokağı’ndan kitlesel bir yürüyüş gerçekleşeceğinin duyurusu yapıldı. Basın açıklamasında söz alan BDP Diyarbakır Milletvekili Emine Ayna, Öcalan’ın İmralı Adası’ndan bir an önce çıkarılması gerektiğini söyledi.
Çözüm sürecinde Kürtlerin, Öcalan’ın özgürlüğünü beklediğini aktaran Ayna, devletten İmralı’ya bağımsız doktor heyetinin gitmesi gerektiğini ifade etti. Ayna şunları söyledi:
“Öcalan’ın durumunu 3 şekille ele almak lazım. Bunlardan birincisi, insan hakları boyutu, bir diğeri hukuk ve en önemlisi siyasal boyutudur. Hukuki boyutuyla ele aldığımız zaman Abdullah Öcalan’ın durumu Türkiye’de mevcut anti-demokratik yasalara bile uyulmadığını görüyoruz. Öcalan, Türkiye’de anti demokratik olarak tanınan yasaların hiç birinden bile yararlanamıyor. Bu anlamda Türkiye Cumhuriyeti devleti, kendi yasalarına uymayarak, yasadışı bir uyguluma içerisine girmektedir. İnsan hakları alanında ise, bir insan cezaevindeyse bile tutuklu veya hükümlü olarak devletin güvencesi altındır, devlet onun yaşamını ve sağlığını sağlamak zorundadır. Ama en önemlisi üçüncü boyutudur, yani siyasal boyutta ise, Öcalan’ın tüm Türkiye halkları için özellikle de Kürt halkı için siyasal bir anlamı ve önemi vardır. Kürt halkı, Öcalan’ı iradesi olarak belirledi. Kürtler için, eğer Başbakan Erdoğan’ın söylediği gibi, bu süreci sabote etmek, altında kalkılmayacak bir sorumluluksa, Kürtler için bu sürecin, bu sürece dair güvenin en belirgin yönü Abdullah Öcalan’a nasıl yaklaşıldığıdır. Kürtler, Türkiye Cumhuriyeti devletinin, hükümetinin, başbakanının Öcalan’a dönük yaklaşımını sürece dönük nasıl baktığı olarak değerlendirir. Sağlık koşullarında herhangi bir iyileştirmeye gidilmemesi, İmralı esaretinde kurtarılmaması bunların hepsi Kürt halkı için biz bu devlete güvenmiyoruz anlamındadır. Kürt halkı bu süreçten, Abdullah Öcalan’ın özgürlüğüne varan bütün halkın özgürlüğünü bekliyor. Şu an devletten bir an önce, İmralı’ya bağımsız bir heyet göndermesi, sağlık koşulları konusunda bir taraf olan devletten bağımsız bir heyetin vereceği raporun açıklanmasını bekliyor. O raporun sonucundan da beklentimiz İmralı cezaevinde bir an önce, bir saniye bile beklenmeden çıkarılmasıdır. Bu Kürt halkının özgürlüğü anlamındadır. Kürt halkının özgürlüğü ile Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü aynıdır". ”
BDP’li Ayna, Diyarbakır’da düzenlenecek yürüyüş için katılım çağrısında bulunarak, “1 Ağustos’ta halkımızla birlikte Sanat Sokağı’nda olacağız ve bu duruma dikkat çekmek, hükümeti bir an önce adım atmaya zorlamak amacıyla bir yürüyüş düzenleyeceğiz” ifadelerini kullandı.