Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan, Paris’te 3 Kürt kadınının öldürülmesi olayının planlı ve bilinçli bir suikast olduğunu kaydederek, barış sürecini sabote etmeye ve engellemeye yönelik bir eylem olduğunu söyledi. Aydoğan, “Suikast bu sürece kurşun sıkmaktır.” dedi.
Fransa'nın başkenti Paris'te öldürülen Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Söylemez'in cenazeleri Türkiye’ye getirilecek. Fidan Doğan’ın cenazesi Diyarbakır’daki törenin ardından doğum yeri olan Nurhak ilçesine bağlı Barış beldesine götürülecek. Doğan için 18 Aralık 2013 Cuma günü bir cenaze töreni düzenlenecek.
Elbistan'a gelen BDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan, BDP Elbistan Teşkilatı ziyaretinde cinayetlere ilişkin açıklamalarda bulundu. “Yapılan bu suikast, Türkiye’deki gelişmekte olan barış sürecine yönelik bir saldırıdır” diyen BDP’li Aydoğan, sözlerine şöyle devam etti: “Paris’in en işlek caddelerinden birinde Kürt Enformasyon Bürosu’nda 3 Kürt kadın siyasetçi, son derece bilinçli ve planlı bir suikast sonucu katledildiler. Kürt halkının, Türkiye halklarının acısı büyük. Öncelikle ailemize ve halkımıza başsağlığı diliyorum. Türkiye halklarına başsağlığı diliyorum. Bu katliamın sorumlularının açığa ve yargı önüne çıkartılması halkımız açısından, Türkiye’de gelişmekte olan barış süreci açısından son derece önemlidir. Hunharca işlenen bu katliam halkımızda büyük bir öfke yaratmıştır. Bu öfkeyi dindirmenin tek bir yolu var o da bu suikastı planlayanları ve gerçekleştirenleri ortaya çıkarmaktır. Bu anlamda elbette ki Fransa hükümetinden Kürt halkının beklentisi büyüktür. Fransız hükümeti en kısa zamanda bu katliamı gerçekleştirenleri bulmalıdır.”
Cinayetlerin amacına da değinen Aydoğan, şunları söyledi: "Yapılan bu suikast, Türkiye’deki gelişmekte olan barış sürecine yönelik bir saldırıdır. Barışı engellemeye yönelik bir saldırıdır. Türkiye’de Kürt sorununun kendi içimizde kendi dinamiklerimizle çözülmesini istemeyen, Türkiye’nin güçlenmesini büyümesini istemeyen güçlerin bir saldırısıdır. Bu ülkede hepimizin her şeyden önce barışa ihtiyacı var. Barışın da biz Kürt sorununun çözümüyle geleceğini biliyoruz. Çözümün tam da yakın olduğu bir dönemde, hepimizin çözüme yakınlaştığımızı düşündüğümüz bir dönemde, barış umutlarımızın arttığı bir dönemde bu suikastın böylesine planlı ve bilinçli yapılması elbette ki tesadüfî olmadığı gibi son derece de düşündürücüdür.”
Görüşmeleri hatırlatan Aydoğan, “Bu süreçte bizzat Sayın Başbakan bize göre de olumlu bir adım attı. İmralı’daki görüşmeleri devlet adına, hükümet adına sahiplendi. Atılan bu adım geçmiş dönemlerde nasıl sabote edildiyse, bu dönemde yine belli güçler bu süreci sabote etmek için böyle bir katliamı gerçekleştirdiler. Ama biz de artık Türkiye’nin Kürt sorununun çözümü için kaybedeceği tek bir gün ve saat yoktur diyoruz. Kürt halkının temel talebi bu ülkenin sınırları içerisinde bütün halklarla birlikte eşit ve özgür yaşamaktır. Bu suikastın barışa kurşun sıkmak olduğunu düşünüyorum. Türkiye halklarından sürecin gelişimine yönelik tek bir itiraz yoktur. Hepimiz barış istiyoruz. Umuyoruz en kısa zamanda bahara kadar bu mesele çözülecek. 21. yüzyılda Türkiye’nin Avrupa’da ve Ortadoğu’da en büyük ülkesi olacağına inanıyorum.” ifadeleri ile tamamladı.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz