Estonya'lı anne adayı Maarja Lants, doğmamış bebeğinin bir teknoloji şirketinin üç boyutlu yazıcıyla üretiği modeline bakıyor.
(Ints Kalnins / Reuters)
Türkiye'de 3-4 yıldır kullanılan 4 boyutlu ultrason sayesinde anne ve babalar, bebeklerinin fotoğraf albümlerini anne karnında iki aylıktan itibaren oluşturmaya başlıyor.
Unutulmaz anları adeta unutulmaz masallara dönüştüren, doğumdan itibaren bebek ile anne ve babasının ilk saniyelerinin karelere taşındığı doğum fotoğrafçılığı son yıllarda yaygınlaşınca adeta bir sektör oluştu.
Ülkenin dört bir yanında özel hastanelerle anlaşan fotoğrafçılar, bebeğin, doğumdan sonraki anneyle buluştuğu o güzel anı fotoğraflarken, aileler de çocuklarının albümündeki ilk sıraya bu kareleri koydu.
Ülkede 3-4 yıldır kullanılan 4 boyutlu ultrason ile anne ve babalar, bebeklerinin fotoğraf albümlerini anne karnında iki aylıktan itibaren oluşturmaya başladı. Fasulye halinden itibaren ay ay bebeklerindeki gelişimi görebilen aileler, bebeğin anne karnındaki fotoromanını oluşturuyor.
Balıkesir'de 4 boyutlu ultrasonla çalışan Operatör Dr. Alaattin Kaçar, 4 boyutlu görüntüleme olarak bilinen bu ultrasonda, bilgisayar programlarıyla ışık ve gölgelendirme yapabildiğini belirterek, böylece daha iyi görüntü alınabildiğini anlattı.
Kaçar, bu sistemin iyi kullanılması durumunda güzel sonuç verdiğini vurgulayarak, "Balıkesir'de aldığımız sonuçlar, cihazı üreten firmanın ilgisi çekiyor. Bizden aldıkları görüntüleri, yurt dışındaki panel ve konferanslarda kullanıyorlar. Hatta firma, bizim görüntülerle tanıtımını yapıyor" dedi.
Bu yeni teknolojiyle bebeğin daha iyi görülebildiğini, anne karnındaki durumunun, sağlığının daha iyi değerlendirilebildiğini dile getiren Kaçar, "Bebeğin hareketleri daha iyi görülebiliyor. Hekimler olarak aslında genellikle iki boyutlu değerlendirme yaparız, kesitler alarak bebeği inceleriz ancak bu tür sistemlerde görüntü kaliteleri çok yüksek. Bizim daha net tanı koymamızı güçlendiriyor. Aileler, bebeklerini, kafalarında canlandırıyor, anne karnında görebiliyor. Aileler artık, fotoğraf albümü oluşturmak için doğumu beklemeden anne karnında başlıyor" dedi.
Bebekte muhtemel anomali, sakatlık durumlarını anneye anlatmanın bu sistemle daha kolay olduğunu belirten Kaçar, şunları kaydetti: "Anne ve babalar, bebeklerini ikinci aydaki fasulye halinden itibaren ay ay görebiliyorlar. Fotoğraf ve görüntülerini alabiliyorlar. Ultrasonda da görüldüğü gibi bebekler, üçüncü ayda elini kolunu hareket ettirmeye, dönmeye, başlıyor. Anne, bebeğinin fasulye halinden bir birey haline gelişini karnındayken görebiliyor.
Dördüncü ayda bebek, biraz daha büyüyor, vücut hareketleri daha güçlü oluyor, parmaklarını hareket ettiriyor. Beşinci ayda yüz hareketleri, mimikleri başlıyor, tepkilere cevap veriyor. Altıncı ayda bebek, anne karnında iskelet gibi görüntüsünden daha dolgun hale geliyor. Bebeğin yüzünde dolgunlaşmalar başlıyor.
Yedinci aydan itibaren bebeklerde yavaş yavaş tüylenmeler görülüyor. Cildi normal bebek halini alıyor. Sekizinci ve dokuzuncu ayda bebek doğduğu pozisyona geliyor. Doğmuş bebeğin her türlü özelliğini taşıyor. Bu aylarda hızlı kilo alıyor. Dokuzuncu ayda doğumdan sonra gördüğünüz bebeği anne karnında birebir görüyorsunuz."
Gülen bebekler
Kaçar, bebeklerin yüz mimiklerinin başladığı beşinci aydan itibaren anne karnındaki gülüşlerinin bile fotoğraflanabildiğini ifade ederek, "Hepsini yakalamak zor oluyor. Gülen bebekler, biraz da anne ve babaların şansı. Bir iki saniyelik bu anı yakalarsanız şanslısınız. Aileler, gülen bebeklerinin fotoğraflarını bazen albümün ilk sırasına yerleştiriyor" dedi.
Beşinci aya kadar 20. haftalarda yaklaşık 450 gram civarında olan bebeğin, doğuma kadar 3,5 kiloya ulaştığını dile getiren Kaçar, "Yani 4 ayda yaklaşık 3 kilo alıyor. En hızlı kilo aldıkları dönemler, son ayları. Öncesinde organların tamamlanması şeklinde geçiyor, sonra kilo alım başlıyor" diye konuştu.