Aerobik Jimnastik Dünya Şampiyonu Ayşe Begüm Onbaşı’nın Antrenörü Ali Ekin, Türkiye Spor Yazarları Derneği medya özel röportaj gününde açıklamalarda bulunarak, Begüm’ün dünya şampiyonluğuna giden sürecini anlattı.
İlk tanışmalarının Begüm daha 5 yaşındayken gerçekleştiğini söyleyen Milli Takım Antrenörü Mehmet Ali Ekin, "Ben o zamanlar eski antrenörü ile Gürkan hoca ile beraber çalışıyordum. Begüm'ün çok güzel bir ekibi vardı o zamanlar onlarla beraber yürüyorduk ama sonra ben Gençlik ve Spor Bakanlığı'na atandım. Sonra 17 yaşındayken federasyon başkanı tekrardan bana teslim etti. 'İlk hedefim büyüklerde dünya şampiyonluğu' dedi bana" ifadelerini kullandı.
Dünya şampiyonluğuna giden süreci aktaran Mehmet Ali Ekin, “Zor bir süreçti, Ayşe Begüm’ün ergenlikten genç bir kadınlığa geçtiği süreçti. Kilo alamaya başladığı az yese de kilo aldığı bir süreçti. Doğru planlanması gerekiyordu. 2 yıllık bir plan yapmıştık ama pandemi girdi araya. Pandemiyi fırsata çevirmemiz gerekiyordu. Benimde hiç bilmediğim bir süreçti. Ayşe 3 ay eve kapandı. Sabah akşam online olarak sürekli kontrol ettik 3 ayımız böyle geçti. Sonra federasyon başkanımız İzmir TOHM’u açtı bize hemen oraya başladık. Yaz sürecinde vücudun demoralize olmuş halini biraz attık sonra salonlarda antrenmanlarımıza devam ettik. Sonra planlama hedef tabi arada sakatlıklar istemediğimiz vücut düşüşleri oldu. Küçücük çocukların Ayşe’nin yapamadığı bir hareket olduğunda onun yanına gelip 'Ayşe abla hadi yaparsın' dedikten sonra Ayşe’nin bir anda onlardan güç alıp hareketi yapması sonucu tüylerimizin diken diken olması. Ayşe'nin hazırlık süreci film gibi. Ben bunu başkanımıza da söyledim 'Bu madalyanın bir film var başkanım' dedim" cümlelerine yer verdi.
"Bakan bey Manisa’ya geldi, Ayşe ile bir sohbet etti ki sonrasında bana bambaşka bir Ayşe geldi”
Bu süreçte herkesten destek gördüklerini dile getiren Ekin, "Bunun arkasında ailesinin ayrı bir durumu var, antrenörünün, federasyonun, bakan beyin. Bir gün öyle bir durumdaydık ki bakan bey Manisa’ya geldi, Ayşe ile bir sohbet etti ki sonrasında bana bambaşka bir Ayşe geldi mesela. O gün bakan bey ne dedi, nasıl bir konuşma yaptıysa bunların hepsinin bir antrenör olarak bana çok büyük destekleri oldu. Bu kadar desteği alınca şampiyonluk kaçınılmaz oldu" dedi.
Ayşe Begüm Onbaşı’ya dünya şampiyonluğunun yanı sıra ekstra bir ödül daha verildiğini hatırlatan Ekin, “Ayşe Begüm bu branşta dünyanın en iyisi seçildi. En sonunda da dünya şampiyonu oldu. ‘Türk kadının gücünü dünyaya gösterdim’ dedi Cumhurbaşkanı’na. Çünkü Emine hanım ona sanırım bu talimatı vermişti, ‘Göstereceksin’ der gibi. O da onun gururunu yaşıyor. Cumhurbaşkanımıza da, ‘Ben Türk kadınının gücünü gösterdim Cumhurbaşkanım’ dedi. Mutluyuz, çok gururluyuz. Bir antrenör olarak buradan izlemek çok güzel. Planlarımızın, tekniğimizin, taktiğimizin tutması çok güzel” diye konuştu.
Ayşe Begüm Onbaşı’yı evladı gibi gördüğünü sözlerine ekleyen Antrenör Ekin, ”Çünkü başka bir bağ var. Bundan önce söylemiştim, biz dünya kupasını aldığımızda. ‘Biz, iki kişi tek kalpte atıyoruz’ demiştim. Yani bir baba ile kızının yaşadığı her şeyi yaşadık. Çünkü günün 9-10 saati beraberiz. 8 saati de uyusa zaten ailesine çok zamanı kalmıyor. Biz beraberiz ve hep salondayız. Çoğu zaman 120-130 kilometre gidiyor. Akşam 10’da antrenman bitiyor, akşam 11-11.30'da gidiyor Ayşe” ifadelerini kullandı.
Ayşe Begüm Onbaşı’nın iki tane üniversite okuduğunu ve yolda ders çalıştığını ifade eden antrenör Ali Ekin, "Olabildiğince bizler destek olmaya çalışıyoruz. Çok hedefleri var. Akademisyen olmak istiyor ama bu branşın da en tepesine kadar götürmek istiyor. Her şeyi yapmak istiyor. Böyle hırslı böyle başarılı bir sporcuya da biz sadece doğru yönlendirip teknik vermek kalıyor. Bizim eksik kaldığımız yerlerde de federasyon başkanımızın çok fazla tecrübesi var. Bize verilen desteğin farkındaydık ve biz bunun karşılığını madalya olarak getirmemiz gerektiğini biliyorduk. Elimizden geldiğince bir şeyler yaptık. Sanırım dünya şampiyonu olduk" açıklamasını yaptı.
KAYNAK: İHA
FOTOĞRAF: İHA