Behçet hastalığı belirtilerine dikkat

Behçet hastalığının çocuklarda da görüldüğünü ancak genellikle 20-40'lu yaşlarda ortaya daha sık çıktığını kaydeden uzmanlar, erken teşhis ve tedavi için hastalığın belirtilerine dikkat çekti.

SAMSUN (CİHAN)- Medical Park Samsun Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Yüksel Oltulu, Behçet hastalığının, ağızda ve genital bölgelerde yaralara ve iltihaba yol açan kronik bir hastalık olduğunu belirtti. Dr. Yüksel Oltulu, bazı hastalarda artrite (eklem iltihabı), damar iltihabı ve tıkanmalarına sindirim kanalında, beyin ve omurilikte inflamasyona da neden olduğunu söyledi.

Behçet hastalığının her hastada farklı bir tablo çizdiğini vurgulayan Oltulu, "Behçet hastalığının en sık bulgusu, dudak içlerinde, yanaklarda ve dilde görülebilen ağrılı ülserdir. Hemen hemen her hastada görülür. Yüzde olabileceği gibi kasık bölgesinde, sırtta etrafı kırmızı iltihaplı biçimdedir. Bacaklarda görünenler daha koyu renktedir ve iyileşince bile iz bırakırlar." diye konuştu.

Reklam
Reklam

Behçet hastalığının eklemlerde ağrıya sebep olduğunu söyleyen Dr. Oltulu, "Diz, el, ayak bileğinde şişlik görülür. Damarlarda iltihaplar oluşur. Eğer bu beyin damarlarındaysa çok şiddetli baş ağrıları görülür. Böbrek ve akciğerlerde iltihaplanmalar sonucunda ciddi sağlık problemleri meydana gelir. Bu hastalık çocuklarda görülebildiği gibi sıklıkla 20-40 yaş arasındaki insanlarda daha sık meydana gelir. Erkeklerde görülme sıklığı kadınlara göre daha fazladır. Bazı genleri taşımanın bu hastalığa karşı eğilimi arttırdığı düşünülmektedir. Her ne kadar kesinleşmemiş olsa da ağız içine yerleşen mikrop ve virüslerin bu hastalıkta etkin olduğu düşünülmektedir." dedi.

Behçet hastalığının anlaşılabilmesi için uygun görülen en iyi yöntemin Paterji testi olduğunu ifade eden Dermatoloji Uzmanı Dr. Yüksel Oltulu, "Bu testte oluşturulan çözelti deri altına yardımcı araçlarla enjekte edilir ya da başka yöntemlerle deri bir iğne yardımıyla delinir ve çözelti uygulanır. Bir ya da iki gün sonra eğer deri üzerinde kırmızı yada kızarık küçüklü büyüklü kabartılar oluşuyorsa veya oluşan kabarıklıklarda sivilcemsi bir gelişim gösteriyorsa sonuç pozitif olarak değerlendirilir. Tedavi süreci hastanın durumuna göre işler. Alanında uzman olan hekim ya da hekimler, hastalığın tehdit düzeyine ulaşmadığına kanaat getirirlerse eklemleri korumak ya da var olan sıkıntıyı iyileştirmek için ilaç kullanabilirler." şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam
Anahtar Kelimeler: