Beklentilerin üzerine gelişme yaşanıyor

ANKARA (İHA) - Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti iktidarının literatüre 'Beklentilerin üzerinde gelişme' şeklinde yeni bir ifade kazandırdığını söyledi. Erdoğan, son 20 ayda tüm göstergelerin beklentilerin üzerinde olduğunu belirterek "Kötümser ve karamsar senaristlerin senaryoları ellerinde kalacaktır" dedi.

AK Parti Grubu her hafta olduğu gibi bu hafta da TBMM'de toplandı. AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayip Erdoğan, parti grubunda milletvekillerine hitaben yaptığı konuşmada, her geçen gün daha iyiye ve güzele, azimle ve kararlılıkla gidildiğini belirterek, "Bu azmimiz bu gücümüz, inanıyorum ki ülkemizin milletimizin yüzünü de güldürmektedir. Gerek içerde gerekse dışarıda bütün bu çalışmaların semerelerini günbegün almaya başladığımızın her taraftan müjdelerini duyarak görerek bizler de daha huzurlu bir şekilde geleceğe kararlılıkla devam ediyoruz" diye konuştu.

Reklam
Reklam

AK Parti'nin Türk siyasetine fraklı bir siyaset anlayışı getirdiğine işaret eden Erdoğan, bu anlayışın toplumun her katmanında heyecan oluşturduğuna işaret ederek bu sayede siyasetin gerçeklik ve ciddiyet kazandığına işaret etti.

Türkiye'de siyasetin artık elitlere ait bir olgu olarak görülmediğinin altını çizen ve siyasetin bir yarış olduğunu kaydeden Erdoğan, "Yarışma bütünüyle maddi menfaatler üzerinde gerçekleşmemelidir. Siyaset esas itibariyle fikirlerin bakış açıların tercihlerdin yarışması olmalıdır. Biz bunu böyle görüyoruz" dedi.

"SİYASETİMİZİN TEMELİNDE MİLLET VAR" Siyasetin, toplumun işi olduğunu ifade eden Erdoğan, bunun dışındaki bütün değerlendirme ve uygulamaların geçmiş yıllarda, başta 'cumhuriyet-demokrasi' gibi zıtlıkları oluşturduğuna dikkat çekerken, "Gerçek modernleşme ekonomik altyapı güçlü bir orta sınıfın varlığını gerektirmektedir. Türkiye'de modernleşmenin taşıyıcılığını yapacak orta sınıf, arzu edilen seviyede gerçekleşememiştir. Modernleşme süreci de devletle toplum arasında zaman aman gerilimlerin iletişimsizliklerin yaşanmasına sebep olmuştur. Türkiye'yi masum bir siyaset zeminine taşımıştır. AK Parti, siyaseti medeniyet hamlesinin itici gücü olarak görmekte. Bizim için siyaset basit menfaatlerin ötesinde bu topraklar üzerinde şekillenmiş büyük medeniyeti yeniden canlandırmanın insanlığa sunmanın bir vasıtasıdır. Bu medeniyet fikri bizi milletimizle buluşturan kaynaştıran ana unsundur. Dolayısıyla siyasetimizin temelinde millet vardır, yani toplum vardır. Bize göre devletinde ülkenin de siyasetinde gerçek sahibi toplumdur. Bu böyle bilinmelidir. Demokrasi özü itibariyle toplumun halkın milletin iktidarıdır. Biz demokrasiyi toplumun belli aralıklarla sandık başına gittiği şekli bir düzen olarak görmüyoruz. Bizim için demokrasi toplumsal olarak ortak aklın ve ortak doğruların belirlendiği sürekli yenilenen medeni kamusal tartışmalar yoluyla toplum tarafından tayin edildiği bir siyasi rejimin adıdır. Yani demokrasi zorunlu olarak toplumu siyasetin belirleyici aktörü haline getiren bir düzen" diye konuştu.

Reklam
Reklam

Konuşmasında, "Bizim iktidarımızda, devlet ve siyaset, zenginleşmenin kaynağı olmayacaktır" ifadelerine yer veren başbakan Erdoğan, "Türkiye ekonomisinde, iktidara geldiğimiz gün başlayan iyileşme hızla devam etmektedir. Makro ekonomik göstergelerde her gün yeni bir sevindirici haberle karşılaşılmaktadır. Açıklanan büyüme rakamları, enflasyon rakamları dış ticaret rakamları en iyimser beklentilerin bile zerinde gerçekleşmiştir. Hepimizin yüzünü güldüren gelişmeler yakalanmıştır ve yakalanmaya da devam edecektir." dedi.

"ÜLKEMİZ İÇİNDE BİRBİRİMİZİ YORMAYALIM" Birilerinin bu gelişmelere 'sanal', 'yapay' değerlendirmesi yapabileceğini söyleyen Erdoğan, şöyle konuştu:
"Varsın onlar bu şekilde devam etsinler. Biz yolumuza ayın kararlılıkla aynı azimle devam edeceğiz. AK Parti iktidar olarak literatüre yeni bir ifade kazandırmıştır. Bu ifade 'beklentilerin üzerinde gelişme'. Enflasyonda beklentilerin üzerinde bir gelişme, dış ticarette beklentilerin üzerinde bir gelişme. Beklentilerin üzerinde gayret gösteren bir hükümet işbaşındadır da onun için. Demekki çıtayı en yükseğe koymakla 'Türkiye'nin çözülemeyecek meselesi yoktur' demekle çok isabet etmişiz. Türkiye'nin çözülmeyecek bir sorunu, bir meselesi yoktur. İstikrar ve güven meyvesini vermiş ve bütün alanlarda beklentilerin üzerine çıkılmıştır. Yeterki biz ülkemizin içinde birbirimizi yormayalım birbirimizin enerjisini tüketmeyelim. Bu enerjiyi Türkiye'nin dışına taşıyalım. Bunu başardığımız anda Türkiye mevcut gelişmenin çok daha ötesinde bir gelişmeyi yakalayacaktır. Kimsenin gücü halkın gücü ve maneviyatını kırmaya yetmeyecektir. Bundan böyle kötümser karamsar senaristlerin senaryoları ellerinde kalacaktır, pirim yapmayacaktır. Zira biz topluma güveniyoruz. Başarımızın sırrı burada. Bu noktayı asla unutmayalım. Halkı aldatmayalım. Halkının arzularına, taleplerine samimi bir şekilde cevap verenleri halkı yalnız koymayacaktır."

Reklam
Reklam