İZMİR (İHA) - İzmir'in Bergama ilçesinde köylüler, Ovacık Altın Madeni'ne diğer kentlerdeki altın madenlerinden toprak getirilerek siyanürle ayrıştırılmasına karşı dava açtı. Köylüler İzmir Adliyesi önünde slogan atarak, maden işletmelerini de protesto etti.
Otobüslerle İzmir Adliyesi'ne gelen Bergamalı köylüler ile Burhaniye, Havran, Edremit, Ayvalık halkı temsilcileri, Ovacık Altın Madeni'ne başka yerlerden toprak getirilerek siyanürle ayrıştırılmasına karşı dava açtı. İzmir Adliyesi önünde toplanan köylüler, "Siyanüre hayır", "Çevremizi korumak istiyoruz" sloganları atarak maden işletmelerini protesto etti. Dava açma öncesi adliye önünde köylüler adına bir basın açıklaması yapan avukat Senih Özay, "Altın firmasının, Bergama Ovacık'taki altın madeninde altınlı toprak kalmaması sonucunda büyük bir cüretle Gümüşhane'den Trabzon Limanı üzerinden gemiyle, Havran'dan ve Dikili'den kamyonla toprak getirip işletmeye devam etme yolunda 'ÇED Raporu vız gelir' dercesine ısrarı ortaya çıkınca, herkesin sıtkı sıyrılmış ve isyan etme noktasına gelmiştir" dedi.
Özay, Havran'dan toprak taşımaya karşı Bursa 3. İdare Mahkemesi'nin yürütmeyi durdurma kararı aldığını, şirketin itirazlarını reddettiğini hatırlatarak, bu kararın 30 gün içinde uygulanmadığını söyledi. Bunun üzerine savcılığa şikayette bulunduklarını belirten Özay, "Yürütmenin durdurulması kararı alınmasına rağmen Balıkesir Valisi ve çalışma arkadaşları bunu görmezlikten gelmiştir. İşte bugün yöreye altınlı toprak getirilmesine izin veren Balıkesir Valiliği işlemine karşı Bergamalılar'ın, Havranlılar'ın, Burhaniyeliler'in, Edremitliler'in, Ayvalıklılar'ın dava açış günüdür. Onların ölmediği, ayakta durduğunun işaret günüdür" diye konuştu.
Maden tesislerini protesto eden ve kapatılmalarını isteyen köylüler ise, "Yardım istiyoruz. Avrupa'nın çöpünü bize dökmek istiyorlar. Göğüs kanseri arttı. Bir sürü
kadının göğsü alındı. Hepsi 1.5 yıl içinde oldu. Bunlar tesadüf olamaz. Biz ölüyoruz, ağaçlarımız kurudu, hayvanlarımız ölüyor. Siyanür sularımızı kuruttu. Sağlık Bakanlığı sesimizi duysun. Kanserden öleceğiz. Hani bu ülkede adalet vardı, demokrasi vardı, hani insan hakları vardı. Neden verilen karar uygulanmıyor?" diyerek tepkilerini dile getirdi.
Köylülere destek için eyleme katılan Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP) Dönem Sözcüsü Ali Arif Cangı ise, "Biz 18 yıldır bu ülkeyi kirletmek isteyen, bu ülkeyi siyanür çukuruna dönüştürmek isteyen şirketlere karşı mücadele veriyoruz. Ama devlet sorumluluğunu yerine getirmiyor. Biz her şeye rağmen mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz" şeklinde konuştu.