Süper Lig'in 10. haftasında oynanan ve Galatasaray Beşiktaş'ı 2-1 mağlup ettiği zorlu derbinin ardından stat dışında spor muhabiri Emre Kaplan'a gerçekleştirdiği yumruklu saldırının ardından gözaltına alınan Beşiktaş Başkanı Hasan Arat'ın şoförü, emniyetteki işlemlerinin ardından adli makamlarca tutuklandı.
Konuyla alakalı olarak Beşiktaş'tan dikkat çeken bir açıklama geldi.
Beşiktaş Yönetim Kurulu'ndan yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı: "Büyük Beşiktaş Ailesi, Başkanımıza ve İkinci Başkanımıza yönelik alkollü olduğu adli raporla sabit olan gazeteci görünümlü fanatik tarafından yazılan mesaj sonrası çıkan tartışma nedeniyle tutuklanan camiamızın evladı Sezgin Gülnar ile ilgili olarak süreci çok yakından takip ediyoruz.
İlgili tüm birimlerle hukukçularımız ve yöneticilerimiz iletişim halindedir. Burada hedef bir basın mensubu değil, gazetecilik mesleği ve ilkeleriyle hiçbir ilgisi olmayan saygısız bir mesajın, ülkemizi her gün tehdit eden toplumsal şiddetin bir başka türü olan sözlü taciz ve tahriktir. Bu süreçten herkesin ders alarak ve zararsız bir biçimde çıkmasını arzu ettiğimiz halde, konu üzerinde belli bir camia lehine baskı oluşturulduğunu ibretle izlemekteyiz.
Önceliğimiz Sezgin Gülnar'ın yanında olmak, Türkiye Cumhuriyeti'nin emredici hukuk kurallarının Sezgin Gülnar için de uygulanarak bir an evvel evine dönmesini sağlamaktır. Bu süreç bitene kadar, evladımıza daha fazla zarar verebilecek hiçbir adım atılmamalıdır. Şu ana kadar yargıya müdahale anlamına gelecek bir açıklamadan sakınmamız, haklarımızı kullanmayacağımız olarak anlaşılmamalıdır.
Olayla ilgili tüm idari, adli ve yetkili kurum ve kuruluşları yasalarımızı uygulamaya tarafsız bir soruşturma yapmaya davet ediyoruz. Bu sürecin ilerleyen safhalarında, hakeminden gazetecisine kadar olayda rol alanların kimlere ne amaçla hizmet ettiğini takip edip camiamızla ve milletimizle paylaşacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın."
Beşiktaş İkinci Başkanı Hüseyin Yücel ise yaptığı paylaşımda, "Gazeteci kimliğinin arkasına saklanıp holiganlık yapmak hadsizliktir, terbiyesizliktir... Hadsizliğe fiziksel şiddetle tepki vermek ise yanlış... Ancak belirtmeliyiz ki bu yanlışın yaptırımının tutuklama olmaması gerekirdi. Bugün konuşmamız gereken konu HAKEMLERDİ, Beşiktaş'ın yenen hakkıydı. Bir camianın başkanına akredite alanda saldıran serbest kaldı. ahaya atlayıp Beşiktaşlı futbolculara ve hakeme saldıran serbest kaldı. Daha dün doktora yumruk atan serbest kaldı. Sezgin kardeşimiz tutuklandı. Bu tutuklamanın vicdanlarda karşılığı yoktur. Hukuk kişiye göre işlemez. Beşiktaş'ın ve Beşiktaşlının hakkını kimseye yedirtmeyeceğiz. Adalet yerini bulana kadar..."
Beşiktaş yöneticisi Kaan Şakul ise şu açıklamaları yaptı: "Sezgin Gülnar Beşiktaş emekçisidir her şeyden önce ve benim kardeşimdir. Ona yöneltilen linç kampanyasının altında yatan sebep dün akşamki hakem faciasını örtbas etme çabasıdır. Çok vicdanlıysanız Sn. Dursun Özbek'in kameramanlara saldıran korumasını da göndertseydiniz cezaevine. Eğer o kişi gazeteciyse, nasıl Beşiktaş'a, Başkanına ve İkinci Başkanına alay dolu mesajlar atabilmektedir? Bu mudur gazetecilik? Tüm bunları yaparken de alkollü olduğu ve insanları tahrik ettiği tespit edilmiştir. Gene de bu kadar tahrike rağmen keşke yaşanmasaydı. Ancak, bu kadar basit bir arbede olayında bir sürü baskıyla tutuklama kararı alınmasının hukuki garabet olduğunu söylemekten korkacağımızı mı düşündünüz? Gözaltına alınması tamam, karşılıklı şikayet olduğu için mahkemeye taşınması da tamam ama böyle bir olaydan tutuklama verilmesi ve cezaevine gönderilmesini asla kabul etmiyoruz, sonuna kadar mücadele edeceğiz. Beşiktaş camiasını birlik olmaya davet ediyorum."