Yenilebilir olduğu sürece mantarın faydalarından yararlanabilirsiniz. Hiç yağ içermeyen mantarın sodyum oranı da oldukça düşük. Kaliteli bir besin olan mantarı düzenli yediğinizde;
2017 yılında yapılan bir çalışmada mantarlarda süper yüksek konsantrasyonda iki antioksidan, ergotiyonin ve glutatyon bulundu. Bu antioksidanlar bir arada bulunduğunda vücudun yaşlanma belirtilerine neden olan fizyolojik strese karşı koruma sağlarlar.
Söz konusu iki antioksidan (ergotiyonin ve glutatyon), parkinson ve alzheimer'a karşı kalkan oluyor. Gelecekte nörolojik hastalık riskinizi azaltmak için günde en az beş adet mantar yemeyi tavsiye ediyorlar. Besinsel değerlerinden en iyi şekilde faydalanmak için ızgarada pişirebilirsiniz.
Singapur Ulusal Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, haftada iki 3/4 fincan porsiyon pişmiş mantar yemenin hafızayı güçlendirdiğini ortaya koydu.
Glutamat ribonükleotitleri içeren mantar, bu bileşikler sayesinde tansiyon ve kalp hastalığı riskini azaltır. Sodyum oranı oldukça düşüktür ve bu sayede tansiyon sorunu yaşayanlar için önerilen bir besindir.
UVB etiketli mantarlar büyüme süreleri boyunca (karanlıkta yetişen mantarların aksine) güneş ışığına maruz kalmış ve bu nedenle ergosterol denilen bir bileşiği doğrudan D vitaminine dönüştürmüştür. Bu mantarları düzenli olarak yerseniz kemik sağlığınıza çok büyük oranda destek sağlamış olursunuz.
Mantarlar B vitaminleri bakımından zengindir: Riboflavin (B2), folat (B9), tiamin (B1), pantotenik asit (B5) ve niasin (B3) içerirler. Bu bileşenler vücudun her yerine oksijen taşıyan kırmızı kan hücrelerinin üretilmesine yardımcı olur.