Olay Beylikdüzü Yakuplu Sahili'nde meydana geldi. Kenan Özgenç, eşi ve çocuklarıyla sahile gitti. Otoparkta yer bulamayan Özgenç, otomobilini başka bir otomobilin arkasına park edip cama da acil bir duruma karşı telefon numarasını bıraktı. Özgenç bir süre sonra gelen telefonla şok oldu. Özgenç'in iddiasına göre kendisini arayan M.Z.Ç., "Aracını parçaladım gel çek" dedi.
Otomobilinin yanına giden Özgenç, bagaj kapağının tekmelendiğini, aynasının kırıldığını ve üzerine tükürüldüğünü gördü. Aracında hasar oluşan Özgenç ile aracını hatalı park nedeniyle çıkaramayan M.Z.Ç., arasında tartışma çıktı.
Kenan Özgenç'in cep telefonuyla o anları görüntüledi . Görüntülerde, M.Z.Ç.'nin, "Arabayı çek, çabuk" dediği duyuluyor. Özgenç'in benim numaram yazılı demesi üzerine M.Z.Ç., "Hasta bekliyor, çek" diye karşılık veriyor. "Arabama ne yapmışsınız" diyen Özgenç'e, M.Z.Ç., "Hiçbir şey yapmadım, az bile yaptım" karşılığını veriyor.
Olay sonrası Özgenç, otomobilinde 6-7 bin lira hasar meydana geldiği belirterek şikayetçi oldu.
Kenan Özgenç, "Aracımı otoparka bir yere park ettim. Park ettiğimde yanımdaki aracın çıkamayacağını düşündüğüm için ön cama telefon numaramı bıraktım. Daha sonra o bölgeden ayrılırken bir telefon geldi, araca yakındım. Telefonu açtım bana, 'Gel aracını parçaladım, gel çek buradan" gibi bir telefon geldi. Telefonu kapatıp, eşime 'sen yavaş gel ben aracı çekmeye gidiyorum, işi varmış, acil çıkması gerekiyormuş' dedim. Aracın yanına gittim, adam orada bağırmaya başladı. Hakaret demeyeyim de, bağırıyordu, 'ağabey özür dilerim, kusura bakmayın, hata benim' dedim. Arabaya oturdum, tam çalıştıracağım sağ aynanın kırık olduğunu gördüm. Araçtan indim, arka sol tamponum tekmelendiğini, bagaj kapağımın tekmelendiğini gördüm. İndim aynam kırılmış, arabaya tükürülmüş. Orada tartışmaya başladık. Kesinlikle küfür ve argo içerikli kelimeler kullanmadım. Zaten videolarımda görülüyor. Israrla 'çek arabanı, çık buradan' diyor, 'bu yaptığınız yanlış, bu şekilde gidemezsiniz' dedim. 'Hastam var' diyerek benim arabamı darp etmesi zoruma gitti. Oradan çıkabilmek için arabanın ön camını kırıp, el frenini indirip geriye alabilirdi, bu şekilde çıkabilirdi, yanında adamları da vardı" dedi.
Özgenç, tartıştıkları sırada eşi ve çocuklarının da yanlarına geldiğini belirterek, "Eşim beni gördü, ağlıyordu, çocuklarım da aynı şekilde. Biz o anki sıkıntıdan çocuğumun ayakkabısını orada unutmuşuz. Daha sonra beyefendiyle telefonda görüştük. Önce telefonlarıma çıkmadı. Daha sonra kendisi geri aradı. Benden özür diledi, pişman olduğunu söyledi, 'arabanı istediğin yere yaptır, masrafını karşılayacağım' dedi, fiyat bildirmemi istedi. Aynayı kırmış, kaportayı göçertmiş, aracım bir de kaplama 6-7 bin lira bir fiyat çıkardık. Beyefendiyi aradım, bu şekilde bir masrafım var, fiyat daha da yükselebilir, sonuçta içinde işçilik de var, 'fiyat daha da yükselebilir, bana bu parayı gönderin' dedim, 'bu şekilde olmaz, yok, kabul etmiyorum, benim tanıdıklarım var, oraya göndereceğim, şu sanayinin başkanını tanıyorum, seni ona yönlendireceğim' dedi. Bekledim, bana gideceğim yeri söyledi, orayı araştırdım, 'ben aracı farklı bir yerde yaptırmak istemiyorum' dedim, kendi ustama, gerekirse serviste, gerekirse yaptırdığım yerde, aracın kaplama olduğunu, masrafın yüksek olduğunu söyledim. 'Zaten bunu bana siz söylediniz, biz sizinle bu şekilde anlaştık' dedim. Daha sonra anlaşamadık, 'ben yurtdışına gideceğim, bana, 5-10 gün olamayacağım aracınla ortada kalırsın' gibi şeyler söyledi. Aracı kendim götürüp yaptırmaya karar verdim" diye konuştu.
(DHA)