Bilim İnsanları Ispanak Yaprağından Çalışan Kalp Dokusu Yapmayı Başardı!

Her ihtiyacı olduğunda Temel Reis’e güç vermesiyle kalplerimizi fetheden ıspanak, tam anlamıyla mucize bir bitki olduğunu kanıtladı.

Biz demir için yerdik ama…

Bilim insanları ıspanak bitkisine bambaşka bir amaç kazandırdı. Worcester Politeknik Enstitüsü’nde görevli bilim adamları, ıspanak yaprağından çalışan kalp dokusu yapmayı başardılar.

Çalışmalar uzun zamandır devam ediyor

Bu çalışmaların nihai amacı ise, zarar görmüş dokuların laboratuvar ortamında üretilenlerle değiştirilerek hastalıkların tedavi edilmesi. Elma ve ıspanak gibi bitkiler üzerinde çalışmak maliyetlerin azaltılmasının yanı sıra, vücudun tepki göstermeyeceği doğal bir yöntem olarak karşımıza çıkıyor.

Reklam
Reklam

Bu noktaya gelmek kolay olmadı

Bütün çalışmalara ve başarılara rağmen, eğer kanın dolaşımını sağlayacak bir damar sistemi yoksa, dokunun uzun süre yaşaması beklenemez. Bilim insanları bu sorunu bitkinin hücrelerini ayırıp, geriye sadece selüloz bırakarak çözmeyi başardı. Bu noktada selüloz, gösterdiği biyolojik uyumluluk sayesinde araştırmacıların işini bir hayli kolaylaştırıyor.

Sadece selüloz kaldıktan sonra…

Ispanaktan geriye sadece selüloz kaldıktan sonra bitki parçası canlı insan hücrelerinin içine daldırılıyor. Hücreler, selüloz damarın içine yerleşiyor ve bir süre sonra burada büyümeye başlıyor. Daha sonra araştırmacılar dokunun içinde gezmesi gereken sıvıyı ve diğer mikro parçacıkları damarların içine pompalıyor. Her şey yolunda giderse, bilim insanları çalışan bir doku elde etmeyi başarıyor.

Henüz sevinmek için erken olsa da…

Bilim insanları alınan sonuçların umut vadettiğini belirtiyor. Çalışmaların nihai amacı ise, üretilen dokuların başta kalp hastaları olmak üzere, doku hasarı olan insanların tedavisinde kullanılması. Ekipte yer alan araştırmacılardan Glenn Gaudette, “Yüzlerce yıldır yetiştirilen tarım ürünlerinin doku mühendisliği ile birleşmesi karşı karşıya kaldığımız birçok sorunu çözebilir.” diyor. Görünen o ki, yakın bir gelecekte yerken mutlu olduğumuz bitkilere bakışımız bir hayli değişecek.

Reklam
Reklam