Bir Fincan Kahve Için 160 Litre Su Tüketiliyor

AYŞE YILDIZ - Atatürk Üniversitesi Çevre Sorunları Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Zeynep Eren, su kaynaklarının tasarruflu kullanılması konusunda herkesin duyarlı olması gerektiğini belirterek, "Su tasarrufları önemli. Atık suların arıtılması gerekiyor. Bir fincan kahvenin sizin masanıza gelinceye kadar ki süreçlerinde bile 160 litre su kullanılıyor" dedi. Eren, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çevre konusunda herkesin duyarlı olması gerektiğini belirterek, özellikle bireysel tasarrufların önemli olduğunu söyledi. Türkiye'nin gelişmekte olan ülkeler arasında yer aldığı için henüz şanslı bir yerde olduğunu anlatan Eren, "Çok temiz topraklarımız vardı, temiz su kaynaklarımız vardı aslında yakın geleceğe kadar. Hala öyle çünkü toplumsal olarak gelişmemiz son 10-20 yıllık bir süreçlere dayanıyor. Son yıllarda hız kazandı. Gelişmiş ülkeler toprak, su kaynaklarını oldukça hor kullandılar, tükettiler. Artık gelişmemiş ülkelerin doğal kaynaklarına yönelmeye başladılar" diye konuştu. Eren, "Bu noktada artık 'sanal su' diye bir kavram gündeme getirilmeye başlandı. Yani bir kutu kahveyi siz yurt dışından ihraç ederken, kahvenin o hale getirinceye kadar harcanan suyu göz önüne alıyorlar ve bu suyu size satmak istiyorlar çünkü dünyada su kaynakları gittikçe kısıtlanmaya başladı. Bir fincan kahve, sizin önünüze gelinceye kadar 160 litre su harcanıyor bunun için. Artık su kaynakları azaldığı için bu masrafları da o ihracata dahil etmek istiyorlar" dedi. Gelişmiş ülkelerin kaynaklarının oldukça kısıtlanmaya başlandığına dikkati çeken Eren, şunları kaydetti: "Ülke olarak aslında iyi bir yerdeyiz. Bu noktada korumaya hız, önem verirsek, aslında doğal kaynaklarımızı kaybetmeden elimizde tutabiliriz. Su kaynaklarımızın ciddi koruma altına alınması gerekiyor. Atık su arıtma tesislerinin hızla yaygınlaştırılması gerekiyor. Çöp depolama alanları bugün ülkemizde yüzde 50 hala vahşi depolama usulüyle depolanıyor. Yani vahşi depolama dediğimiz, çöpü alıp, götürüp doğrudan bir toprağa bırakmaktır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın da bu konuda çalışmaları var. 2023 hedefleri kapsamında, bunu tüm ülkemizde yüzde 100'e ulaştırmak, çöpleri kontrol altında toprağa bırakmak gerekiyor." - "Tekstil, su kaynaklarını tehdit eden bir endüstri" Kuraklığın, küresel iklim değişikliğinin su kaynaklarını etkilediğinin altını çizen Eren, "Su tasarrufları önemli. Atık suların arıtılması gerekiyor. Bir fincan kahvenin sizin masanıza gelinceye kadar ki süreçlerinde bile 160 litre su kullanılıyor. Bu tabii ki tarım sürecinden başlıyor. Kahvenin yetiştirilmesinden fabrikada işlenmesine kadar, ihracat süreçlerini de kapsıyor" ifadelerini kullandı. Suyun korkunç şekilde kullanıldığı sektörlerin de olduğunu vurgulayan Eren, şöyle devam etti: "Mesela tekstil sektörü, korkunç su tüketiyor. Tekstil, su kaynaklarını tehdit eden önemli bir endüstri olarak yer alıyor. Bir kot pantolonun üretilmesi için 8 bin litre su harcanıyor. Tekstil sektörü çok ciddi temiz su kaynağına ihtiyaç duyuyor ve su kaynaklarını ciddi kirletiyor. Boya maddelerinin suya sadece renk verdiğini düşünüyoruz ama aslında çok ciddi kanserojen bileşiklerden meydana geliyor ve bu suya karışıyor. Arıtma tesislerinde de arıtılmadan çıkabiliyor. Sanayi kuruluşlarının ciddi anlamda tedbir alması gerekiyor, su kaynaklarımızın korunması açısından."