Bir Kayıptan Sonra İyileşmek

Daha sağlıklı bir iyileşme için destek sisteminize giriş yolu

Sevdiğiniz birini kaybetmek asla kolay değildir. Fakat güçlü bir destek programı almak, şiddetli darbelerde etkili bir şekilde yardımcı olabilir. Aşağıdaki iki kadının hikayesini dikkate alın.
Geçtiğimiz günlerde 3 yıllık erkek arkadaşının ayrıldığı Jennifer 29 yaşında bir kadın. Ayrılıklarından bu yana, hemen hemen sahip olduğu bir şey kalmadı. Daima ailesine karşı mesafeli olmuştur ve yıllar boyunca çok az yakın arkadaşı olmuştur. Jennifer, sık sık kendini yalnız ve depresif hissederken haftanın pek çok gecesi bir şişe şarap içierek artan bir şekilde alkolde mutluluk aramaya başladı. Jennifer çoğunlukla dağılmış ve işinde yorgun, ve son zamanlarda işinin de tehlikede olduğundan endişelenir oldu.

Reklam
Reklam

Ve sonra babası geçen yıl aniden ölen Lisa var. Lisa annesine çok yakındır ve sıklıkla birlikte sohbet ederler. Yargılamadan dinleyen hassas ve ilgili bir erkek arkadaşı var. Buna ek olarak çocukluğundan bu yana geniş bir yakın arkadaş çevresini geliştirmek ve korumak için çok sıkı çalıştı. Pek çoğu Lisa’nın babasını tanıyor ve onu özlüyorlar da. Onu sıkı sık arıyorlar, babası ile ilgili hikayeleri birbirlerine anlatıyorlar ve bazen birlikte ağlıyorlar. Çevresindeki bu insanların desteğinin kendisine kalkan olması ile babasının ölümünü kabul etmiş ve toparlanmış hissediyor.

Jennifer ve Lisa farklı çeşit kayıplardan acı çekerlerken, hikayeleri şu gerçeğin altını çiziyor ki iyi bir destek sistemi, zor zamanlar boyunca duygusal bir güvenlik gibidir.

Hepimiz bir noktada – duygusal, fiziksel, finansal ya da diğer şekillerde – hayatlarımızda kayıplar yaşarız, fakat bu ne şekilde ve ne zaman yeniden toparlanacağımıza büyük oranda yardımcı olan çevremizdeki diğer insanlarla olan bağımızın gücüdür de.

Reklam
Reklam

“İnsan destek sisteminin inanılmaz bir gücü olduğunu düşünüyorum” diyor Minneapolis’te üzüntü ve kayıplar konusunda uzman olan Sandra Koch. “Diğer insanlarla olan bağlılık, kayıp zamanlarında çok önemlidir. Bir ilişki kaybetmişizdir ve şimdi de bunu anlamlı hale getirmeye çalışıyoruzdur”.
Washington Hastanesi’nin psikiyatri departmanı başkanı olan psikiyatrist Stephen Peterson, bunu başka bir şekilde ortaya koyuyor. “Üzüntü, çok acı verici bir şey olduğu için kendi kendinize halletmenizin imkansızdır. Biz sosyal yaratıklarız. Sevdiklerimizin desteğine ihtiyacımız var.” diyor.
Jennifer örneğinin gösterdiği gibi sağlam bir destek sistemi olmaksızın, pek çoğumuz üzüntü ile baş ederken negatif ve potansiyel olarak kendimize zarar verici bir şekilde davranırız. Jennifer gibi kendimizi alkol ve ilaçlarla uyuşturmaya çalışabiliriz. Bazıları aileleri ve arkadaşları ile tartışırken kayıplarının önemini reddeder ya da küçümserken, bazılarımız çarçabuk yeni bir ilişki ya da işin içine atlayabilir. Eğer güçlü bir destek sisteminiz yoksa, kendiniz için bir tane yaratmanın çeşitli yolları var: Üzüntü ve kayıplar konusunda uzmanlaşmış bir terapist ile konuşun, üzüntü destek gruplarına katılın (düzelmeyi güçlendirmek için), ruhani bir destek için kilise ya da sinagoga gidin.

Reklam
Reklam

Destek sistemi almaktan başka, kaybı takiben yapılması faydalı diğer dört madde:

1. Kendinizle İyi İlgilenin
İyi beslendiğinizden ve yeterli derecede dinlendiğinizden emin olun. Bu basit bir şey gibi gelse de, hala pek çok insan bunu yapmakta başarısız. Üzüntü çekmek, zihinsel ve duygusal olarak yaradan iltihabı çekme deneyimidir. Gücünüzü korumak önemlidir.

Zarar vereceği kesin zayıf bir diyet ve uyku, hırçınlık ve endişe gibi kayıpla hiçbir ilişkisi olmayan istenmeyen bir takım duygulara neden olabilir.
İşte burada bir başka potansiyel tuzak: Kadınlar doğaları gereği bakıcı konumumda oldukları için, genellikle herkesin ihtiyaçları ile ilgilenme sorumluluğunu üstlenirler, ya da başkalarının isteklerini kendi isteklerinin önüne koyarlar. Her iki yol da, kendi fiziksel ve duygusal ihtiyaçlarının savsaklanması ile sonuçlanır. Bu, sandviç jenerasyonun – hem ufak çocukları olan hem de yaşlı anne ve babaları olan kadınların jenerasyonu – içine girmiş kadınlar için iki kat daha fazla yoğunluk yaratabilir.

Reklam
Reklam

Koch bu eğilime karşı iki nedenle uyarıda bulunuyor: Bu, kayıptan sonra iyileşmek için gereken zamanı uzatıyor, ve başkaları ile birlikte üzüntüsünü paylaşarak alabileceği destek olanağını gözden kaçırıyor.


2. Ailenizi ve Arkadaşlarını Yetiştirin
Genellikle insanlar acı çeken kişilere ne diyeceklerini bilemezler, bu nedenle başkalarının onlara söylediklerini ya da filmlerde ve televizyonda duyduklarını tekrar ederler. Kaynak ne olursa olsun, bu yorumlar nadiren faydalıdır.

Los Angeles’daki Üzüntü ile Başa Çıkma Enstitüsü (Grief Recovery Institute) için çalışan lisaslı evlilik ve aile terapisti ve eğitimcis Debi Jenkins Frankle, yıllar boyunca çok saçma yorumlar duymuştu. “İnsanlar durmaksızın ‘En azından artık acı çekmiyor’, ‘Güçlü ol’ ya da ‘Hayata devam etmelisin’ gibi saçma sapan şeyler söylerler. En iyi hali ile bu yorumlar faydalı değildir. En kötü hali ile düpedüz zarar vericidir” diyor.
Kısmen pek çoğumuz da kendi acılarımızla rahat olmadığımız için bu tür yorumlar acı çekenin gerçek duygularını önemsiz gibi gösterme eğiliminde oluyor.
“Acı çeken kişi entelektüel bilgi ya da öneri istemez” diyor Frankle. “Onlara ne olduğunu sorun, ve sonra her iki elinizi de ağzınıza kapatın. Bırakın o konuşsun… insanların anlamadıkları şey, acı çeken kişiler kayıpları ve o kişi ile ilgili hikayeler hakkında konuşmak isterler.”
Acı çeken kişi ailesine ve arkadaşlarına neyin daha faydalı olup olmayacağını dile getirmelidir. Örneğin başkalarının sevdiğiniz kişi ile ilgili hikayeler anlatmasını isteyebilirsiz, ya da basit bir şekilde sadece onların dinlemesine ihtiyaç duyabilirsiniz.
Frankle dürüst diyaloğun anahtar olduğuna inanıyor: “Acı çeken bir insana söyleyebileceğiniz en iyi şeylerden biri ‘Bunun senin için neye benzediğini tahmin edemem’dir, ya da acı çeken gibi ‘Gördüğün gibi şu anda normal davranıyorum, ama bu sabah gerçekten iyi değildim’ diyebilirsiniz”.

Reklam
Reklam

3. Kendinize Zaman Tanıyın
Acı çekme süreci daima beklenenden uzun sürer. Süreç çeşitli faktörlerle birleşebilir: Eğer kaybedilen kişi hayatınızda çok önemli bir kişi ise, eğer o kişi ile ilgili sorunlu ve çelişkili duygulara sahipseniz, ya da aynı anda bir çok kayıp yaşamışsanız.

Şunu hatırlamak önemli ki, acı çekme konusunda bağlı kalınacak kanunlar yoktur – başkaları sizin inandığınızdan başka neye inanırsa inansın.
“İnsanlar bir ya da iki ay sonra yas tutmanın sona ermesini beklerler”diyor Orlando, Florida’da lisanslı klinik sosyal uzman olan Raquel Selig. Fakat pek çok insan, yas tutmaya birinci yıl dönümünde başlıyor. Genellikle ilk birkaç ay uyuşukluk dönemi olabiliyor. Koch, hakiki iyileştirme sürecinin ilk birkaç aydan sonra başladığı konusunda hemfikir. “Kültürümüz, insanlara yaşamaya devam etmelerini söylemekte fazla çabuk” diyor. “Bir kayıptan hemen sonra, insanlar yardımcı olmak konusunda fazlası ile iyiler, fakat bu, bir ay ya da ortalama o kadar süre sonra sona eriyor. Fakat asıl, insanların kaybın acısını çok daha derinlerde hissetmeye başladıkları zaman, gerçekten yardıma ihtiyaç duydukları zamandır.”

Reklam
Reklam

4. Anlam Arama
Bazen bize yakın birinin kaybı, bir uyandırma servisi ya da kendimize yönelik şiddetli bir değişimin başlangıcı gibi bir rol oynayabilir. Değerlerimizi, ilişkilerimizi, hatta işimizi öncelik sırasına göre yeniden düzenleyebiliriz. Yas sürecini takiben, carpe diem (gününü yaşa) hissi insanları etkisi altına alabilir. “Önemli bir insanın kaybı, sahip olduğunuz ilişkileri kesinlikle yeniden gözden geçirmenizi sağlayabilir” diyor Selig. “İnsanlar ‘Ben bu kişi ile gerçekten zaman geçirmeyi seviyorum, ve bunun için o gidene kadar beklemeyi istemiyorum’ diyeceklerdir”.

Bir kayıp, bir davayı destekleme fırsatı da sağlayabilir. Nancy Goodman Brinker, 1978’de gögüs kanseri teşhisi konan ve 3 yıl sonra ölen kız kardeşi Susan’ı onurlandırmak için 1982’de Susan G. Komen Gögüs Kanseri Vakfı’nı kurdu. Bugün vakıf, gögüs kanseri araştırmaları burslarını ve toplumsal bazlı sosyal yardım programlarını finanse etmek konusunda global bir lider konumunda.

Her iki yolla da, bir insanın hayatı sonsuza kadar değiştiriliyor. “Ve bu sayede, şimdi yeni fırsatlar var” diyor Selig. “Kendinize şimdi neyin önemli olduğunu ve nasıl ilerlemek istediğinizi sorun”.
David Sternberg

Reklam
Reklam