Bir Zamanların 'Süper Savcısı' Zekeriya Öz Dosyası

Bulgar göçmeni bir aileden geliyor

Bursa'da yaşayan Bulgar göçmeni bir ailenin oğlu olan Öz ilk, orta ve lise eğitimini Bursa'da gördü. İstanbul Üniversitesi hukuk Fakültesi'ni kazanan Öz 1991 yılında mezun olarak aktif iş yaşamına start verdi. Meslekte İlk Yılları

6 yıl boyunca Bursa Barosuna kayıtlı olarak avukatlık yapan öz 1997 yılında her zaman hayalinde olan Hakim ve Savcılar sınavını kazandı ve barodan kaydını sildirip 99 yılında askerlik görevini kısa dönem olarak yaptı. Sırasıyla Çine, Mutki ve son olarak Balıkesir Bigadiç'te görev yapan Öz 2004 yılında İstanbul'a atandı.
İstanbul'a atanış ve ilk önemli dosya: El-Kaide

İstanbul'a geldikten sonra hızlı bir giriş ile zamanın önemli davalarından El-Kaide davasına baktı. El Kaide'nin önemli isimlerinden El-Sakka için müebbet hapis istemiyle dava açan da ta kendisiydi. 2004 yılında İstanbul'u birbirine katan (HSBC, sinagoglar ve İngiliz Başkonsolosluğu bombalamaları) El-Kaide'ye karşı çalışmalarını bir süre daha sürdürdü.

Sene 2007'yi gösterdiğinde ise ismini duyuran davanın savcılarından biri oldu; ERGENEKON DAVASI

Dava sürecinde aldığı tutuklama kararları ile Türkiye'de kendisini tanımayan kalmadı.

12 Haziran 2007'de bir gecekonduda 27 el bombası bulunması ile başlayan süreçte bazı kesimler tarafından ''kahraman savcı'' olarak lanse edildi. Ne hikmetse özel yetkili savcı yetkisi HSYK tarafından ''adil yargılama'' kararnamesi ile alınan Öz İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği'ne atandı.

Ergenekon davasında tutuklanıp boşu boşuna bir çok insanın hapis yatmasına sebep oldu iddiaları ise hiç gündemden düşmedi.

Tutuklananların arasında Genelkurmay Başkan İlker Başbuğ, Orgeneral Hurşit Tolon gibi isimler de vardı. Zamanın Başbakanı Erdoğan tarafından kahraman ilan edilişi

Cemaat-AKP kapışması olmadığı dönemde Ergenekon Davası için ''Ben bu davanın savcısıyım'' diyen Erdoğan tarafından savunulan Öz, yapılan (özellikle üst rütbeli subaylar için) tutuklamalar yüzünden ülkenin büyük bir kesiminden tepki aldı.

Ekranların bir çok ismi Zekeriya Öz için methiyeler düzdü. Bazılarını örneklendirirsek;

Recep Tayyip Erdoğan: Temiz eller operasyonunu yapanlara saygı duyun.

Bülent Arınç: Allah bu savcılardan razı olsun, artık korkmuyoruz.

Mehmet Ali Şahin: Savcılarımız hukuk için gece gündüz çalışıyor.

Hüseyin Çelik: Savcı herkesi soruşturur. Boşuna mı hukuk okudu?

Şamil Tayyar: Savcı Öz kahramandır. Tarihi misyon üstlendi.

Rasim Ozan Kütahyalı: Savcı Öz'ün bu ülkede heykeli dikilecektir.

Abdülkadir Selvi: Darbecileri kulağından tutup yargıya çıkardı.

Ne olduysa AKP-Cemaat savaşından sonra patlak verdi

Ergenekon davasından el çektirilen Öz'ün bir sonraki icraatında yer yerinde oynadı. 17-25 aralık operasyonu diye anılan yolsuzluk operasyonu ile adı yine gündemin en üstüne taşındı. 4 meslek taşı ile (Zekeriya Öz, Celal Kara, Muammer Akkaş ve Mehmet Yüzgeç) bakan oğulları ve Başbakan Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan'ında içinde bulunduğu 40'tan fazla kişi için soruşturma başlatan ekip aralıkta soruşturmayı tamamlayamadan görevlerinden alınıp yerleri değiştirildi. Daha sonrada açığa alındılar. Tutuklama kararları ve ülkeden ''kaçtılar'' iddiası

Yolsuzluk operasyonunu yürüten Zekeriya Öz, Mehmet Yüzgeç ve Celal Kara hakkında çıkan tutuklama kararları ise 3 gün evvel gündeme bomba gibi düştü. Kısa bir süre önce kahraman ilan edilen savcılar için hükümete darbe yapma iddiaları vardı.

“Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya, görevlerini yapmasına kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs" suçlarından tutuklanmaları için karar çıkan savcılar nasıl olduysa karardan hemen önce yurt dışına (Gürcistan'a) oradan da Ermenistan'a geçti iddiaları ortaya atıldı. Artvin valisi Cirit Zekeriya Öz ve Celal Kara için bu iddiaları doğruladı.