"Birleşmiş bir Suriye Türkiye için çok önemli"

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz: - "Barış Pınarı Harekatı'nın iç politikayla bir alakası yok. Buna katılmıyorum. Gerçekten uzak bir senaryo anlatıyorlar. Birleşmiş bir Suriye Türkiye için çok önemli. Biz durumu kötüleştirmeye çalışmıyoruz. Bu harekat siyasi çözüm için de kolaylaştırıcı olacak" - Eski Libya Başbakan Yardımcısı Mustafa A.G. Abushagur: - "Libya'ya müdahale etmek isteyenler yeni bir diktatörlük kurmak istiyorlar çünkü diktatörleri kontrol etmek daha kolay. Libya halkının kararlılığı çok önemli. Diktatörlüğe bir daha dönmeyecekler" - Mısır Devrim Konseyi Başkanı Maha Azzam: - "Eylülde başlayan protestolar, korku bariyerini yıkmak için yapılıyor. Bu korku bariyeri rejimi koruyor. Rejim çok başarısız oldu. Ekonomik kriz var ve çok ciddi bir yolsuzluk var"

İSTANBUL (AA) - AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Barış Pınarı Harekatı'nın iç politikayla bir alakası yok. Buna katılmıyorum. Gerçekten uzak bir senaryo anlatıyorlar. Birleşmiş bir Suriye Türkiye için çok önemli. Biz durumu kötüleştirmeye çalışmıyoruz. Bu harekat siyasi çözüm için de kolaylaştırıcı olacak." dedi.

Dünyanın farklı coğrafyalarından küresel fikir liderlerini, akademisyenleri bir araya getiren ve "Küreselleşmenin Krizi: Riskler ve Fırsatlar" başlığı altında konuların ele alındığı TRT World Forum 2019, İstanbul Kongre Merkezi'nde devam ediyor.

Reklam
Reklam

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz, "Orta Doğu'da Değişen Dengeler ve Bölgesel İş Birliği" başlıklı oturumda yaptığı sunumda, Avrupa Birliği (AB) - Türkiye ilişkilerinin, Suriye savaşıyla birlikte tutarsızlıklar yaşamaya başladığını söyledi.

Türkiye'nin, Suriye'de yaşanan sekiz yıllık iç savaşta ciddi insani krizlere şahit olduğunu belirten Yılmaz, "Hem rejim hem de uzaktan gelen dış göçler yüzünden. Bedelin çoğunu bölge ülkeleri ve ağırlıkta Türkiye üstlendi. Batılı dostlarımız burada sadece konuşmakla yetindiler. Bu kadar fazla mülteciyi bu kadar uzun bir şekilde konuk ettiği için Türkiye'ye teşekkür ettiler ama bir şey yapmadılar. DEAŞ ve PYD-PKK yüzünden durum daha da kötüleşti. ABD, DEAŞ'ı yenmek için PYD'ye destek verdi. Bir terör örgütünü bitirmek için başka terör örgütüne destek verdiler. Bunu kabul etmediğimizi söyledik." diye konuştu.

DEAŞ'ın Müslümanları, PKK'nın da Kürtleri temsil etmediğini ve bunu hep vurguladıklarını söyleyen Yılmaz, "Barış Pınarı Harekatı'nın iç politikayla bir alakası yok. Buna katılmıyorum. Gerçekten uzak bir senaryo anlatıyorlar. Birleşmiş bir Suriye Türkiye için çok önemli. Biz durumu kötüleştirmeye çalışmıyoruz. Bu harekat siyasi çözüm için de kolaylaştırıcı olacak. Siyasi çözümü engelleyeceğini düşünmüyorum. Astana sürecini olumlu etkileyecek." ifadesini kullandı.

Reklam
Reklam

- Libya'da yaşanan kriz

Eski Libya Başbakan Yardımcısı Mustafa A.G. Abushagur ise Libya'da yaşanan kriz hakkında yaptığı sunumda, ülkenin 40 yıl boyunca diktatörlüklerle mücadele ettiğini ama şimdi de bir iç savaşla karşı karşıya olduklarını söyledi.

Libya'nın bazı bölgelerinde savaşın devam ettiğini belirten Abushagur, şöyle konuştu:

"Libya'ya müdahale etmek isteyenler yeni bir diktatörlük kurmak istiyorlar çünkü diktatörleri kontrol etmek daha kolay. Libya halkının kararlılığı çok önemli. Diktatörlüğe bir daha dönmeyecekler. Devrimin başından bu yana çok kararlılar. Ulusal Mutabakat Hükümeti de Halife Hafter de halktan ciddi destek almıyor. Mesela Trablus Savaşı geleceği kısmen belirleyecek. Hafter'in Fransız ve Mısırlılardan aldığı destekten dolayı savaş devam ediyor. Destek kesilirse savaş biter. Fransa ve İtalya tarafından Libya'yla ilgili bir konferans düzenleniyor ama Libya davet edilmiyor. Bu onların Libya sorunuyla ilgili çözüm sunmadıklarını gösteriyor."

- Mısır'da yaşanan protestolar

Reklam
Reklam

Mısır Devrim Konseyi Başkanı Maha Azzam ise Mısır'da yaşan son protestoların Sisi rejiminin ördüğü korku duvarını yıkmaya yönelik olduğunu söyledi.

2011'deki devrimden sonra özgür seçimle Muhammed Mursi'nin cumhurbaşkanı seçildiğini ancak darbeyle indirildiğini hatırlatan Azzam, şöyle konuştu:

"Eylülde başlayan protestolar, korku bariyerini yıkmak için yapılıyor. Bu korku bariyeri rejimi koruyor. Rejim çok başarısız oldu. Ekonomi kriz var ve çok ciddi bir yolsuzluk var. Asker ekonomiyi kontrol ediyor. Bazı Mısır elitleri var ki Mısır halkını sömürüyor. Çok azınlık bir grup bunu yapıyor. Bu protestolar insanların lehine olacak. ABD, Sisi rejimini destekliyor ama diğer taraftan bu hareket nereye gidecek? Mısır'da pek çok insan yani yüzde 60'ı yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Rejim bunu kaldıramaz. Birçok siyasi ve gazeteci tutuklu var. Evet despot bir rejim var. Bırakın halkı. Bu despot eliti bile doyurmazsa düşecek."

Anahtar Kelimeler: