Bakırköy 21. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuklu sanık Erhan Taslı, Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlanırken, taraf avukatları katıldı.
Esas hakkındaki mütalaasını açıklayan cumhuriyet savcısı, sanık Taslı'nın aldatıldığını öğrenmesi üzerine işlediği eylemin haksız tahrik kapsamında kaldığını belirtti. Savcı, sanık Taslı'nın "Haksız tahrik altında kasten öldürme" suçundan 12 yıldan 18 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmasını istedi.
Sanık avukatı da mütalaaya ilişkin yaptığı savunmada "Haksız tahrik ile ilgili bölümlerine katılıyoruz. Sanık ile görüşmeye cezaevine gittiğimde 'Neden böyle bir hareket yaptın, neden çocuğunu alıp uzaklaşmadın' dediğimde, bana 'Sen böyle bir olayla karşılaşsan ne yaparsın. Biraz empati kurmanı istiyorum' diye cevap vermiştir. Sanık aldatma işini öğrendiği anda kendiliğinden böyle bir olayı işlemiştir. Haksız tahrik indiriminin en üst hadden yapılmasını istiyoruz" şeklinde beyanda bulundu.
Mütalaaya karşı söz verilen sanık Taslı da önceki savunmalarını tekrar ettiğini belirterek "Eşimi aileme tercih etmiştim. Eşim ile birlikte olmak için İstanbul'a taşındım, evde temizliği ben yapıyordum. Yemek yapardım, kahvaltıyı hazırladım. Eşimi hiçbir şekilde üzmek istemedim. Ben sevgiyi seçtim, aşkı seçtim. Ben sadece sevdim. Kimse bunun aksini söyleyemez. Hiçbir zaman maço olmadım. Bu savunmalarımın da dikkate alınmasını istiyorum" diye konuştu.
Erhan Taslı son sözü sorulduğu sırada da "Bir ceza verilirken vicdana göre ceza verilmelidir. Ben de bunu sizin vicdanınıza havale ediyorum. Başka bir diyeceğim yoktur" dedi.
Kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Erhan Taslı'nın "Kasten öldürme" suçundan müebbet hapis cezasıyla cezalandırılmasına hükmetti. Heyet, sanığın eylemini maktulden kaynaklanan haksız tahrik etkisi altında gerçekleştirdiğine kanaat getirerek cezayı 18 yıl hapis cezasına indirdi.
Mahkeme, sanığın eylemini gerçekleştirirken vurduğu bıçak darbesi, olaydan sonra maktulle uzun süre küçük kızı ile beraber aynı konutu paylaştığı, daha sonrasında da küçük kızını evde tek başına bırakarak olay yerinden kaçtığını belirtti. Mahkeme bu sebeplerle sanığın eylemlerinin ve hareketlerinin gösterdiği kişilik özelliklerini dikkate alarak sanık hakkında takdiri indirim uygulamadı.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, maktul Elif Özde Uzun ile sanık Erhan Taslı’nın 10 yıldır beraber yaşadıkları, 13 Haziran 2019'da maktulün evinde bıçaklanmış vaziyette bulunduğunu belirtilmişti.
Sanık Taslı'nın olayı gerçekleştirdikten sonra kapıyı kilitlediği, kızına da 'Sakın odaya girme, sessiz ol, annen uyuyor, onu rahatsız etme.' dediği bildirilen iddianamede, durumdan şüphelenen maktulün iş arkadaşlarının olay yerine gittiği, koku nedeniyle komşulara haber verdikleri, sanığın suçta kullandığı bıçağı ve maktulün cep telefonunu kanala attığı kaydedilmişti.
İddianamede, zanlı Erhan Taslı'nın "eşi kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması istenmişti. (DHA)