Son kararname ile geçen hafta Çanakkale Valisi iken Bitlis Valiliğine atanan Ahmet Çınar, barışın kenti Çanakkale’den geldiğini belirterek "orada dünya barışından söz ederken, burada ülke ve bölge barışının tesis edilmesi için çalıştıklarını" söyledi.Bitlis Valisi Çınar, makamında gazetecilere yaptığı açıklamada, Çanakkale gibi barışın kentinden Bitlis’e geldiğini, kendisi için şok etkisi yaşattığını belirterek, “Çanakkale güzel bir ilimiz. Ancak Bitlis’te çok özel güzellikleri olan bir ilimizdir. Tabii ki Çanakkale’den Bitlis’e gelince bir şok etkisi yaşadık” dedi.Çanakkale ve Bitlis’i değerlendirirken son yıllarda Türkiye’nin özellikle savunma sanayinde yaşadığı gelişmelerden rahatsız olanların bu bölgede ciddi sorunlar yaşatmaya çalıştıklarını ifade eden Vali Çınar, “Türkiye Çanakkale ruhuyla son 15-20 yılda savunma sanayindeki atakla, Arap ve Türk dünyasındaki mazlum ulusların umudu olmuş ve liderliği varken, bu müesses nizam edilmiş. Dünyada egemen ülke olmasından dolayı kendilerinin zalimce düzenlerinin bozulması ve Türkiye’yi bir tehdit olarak görmelerinden dolayı bu tür olayları ortaya çıkarıyorlar” şeklinde konuştu.Vali Çınar açıklamalarında şunlara yer verdi:“Barışın kenti bütün yüreğimizde olan Çanakkale. Neredeyse her ailesinden her köyünden bütün Türkiye’nin gazi ve şehit olduğu bir şehir Çanakkale. Dünyanın harikalarından olan bir şehir. Çanakkale zaferinin 100’ncü yılına tanıklık ettim. Bununla onur duydum. Çanakkale’yi çok sevdim burada sloganımız barışın kentiydi. 1915 yılında 1 yıl süren istiklal savaşlarının çok yoğun yaşandığı, savaş taktiğinin uygulandığı büyük savaşı Türk, Kürt, Çerkez büyük samimiyetle zaferi kazanarak bugünün geleceğine hediye ettiler. Çanakkale ruhunu bizim evlatlarımıza hediye etti. Bunu kaybetmememiz gerekiyor. Özgürlüğü, samimiyeti birliği ve beraberliği, milli olmayı millet olmayı her şeyi içerisinde barındıran bir ruhtur. Bizim sürekli beslenebileceğimiz bir ruh olacak. Bu ruhla hareket edersek bütün millet birlikte el ele üstesinden geliriz ve barışı bu yolla tesis edebiliriz. Neden barışın kenti demiştik? Neredeyse o dönemde bütün sömürgelerini yanlarına alarak, milletimizi tarihten silmek, özgürlüğümüzü elimizden almak namusumuzu haysiyetimizi elimizden almak için saldırmışlardı. O savaştan sonraki zaferle birlikte Mustafa Kemal Atatürk’ün çok ciddi bir ifadesi var. Bu bütün hissiyatımızın milli ahlakımızın bir ifadesidir. ‘Bu andan itibaren burada yatan bütün askerler bizim evlatlarımız olmuştur’ Bu bizim kültürümüzü yansıtır. Halen Avustralya’dan, Yeni Zelanda’dan buraya gelir tören yaparlar. Biz de her türlü desteğimizi vererek yardım ederiz. Bu da bizim milletlere ev sahipliği yapmış geçmişteki büyük medeniyetler kurmuş güzel hasletlerimizden biridir. Eğer bir saldırı yoksa herkesi kucaklamayı iyi biliriz, dost oluruz.”Vali Çınar, Bitlis’teki görevinde henüz bir hafta olduğunu hatırlatarak şunları söyledi: “Bitlis’te göreve başlayalı bir hafta oldu. Vatan toprağı bizim için her yerde güzeldir. Vatan toprağının her yerinde görev yapmak bizim için onurdur. Bu anlayışla buraya hizmet için geldim. Çanakkale çok güzel ve popüler bir yer. Orada gündemimiz çok farklıydı. Turizm, yatırımlar, uluslararası tanınırlık, eğitim gibi. Barış kenti idi. Onun orada hazzına ulaşmış idik. Ancak Bitlis’te geldiğimiz günlerde yaşanan süreçte maalesef bu gündem tamamen değişti. Bu benim bu bölgeye ilk gelişim değil."Sıkıntılı bir süreçten geçildiğini anlatan Çınar, sözlerini şöyle sürdürdü:"Meseleyi iyi anlamak gerekiyor. Birbirimize kalsak hiçbir sorunumuz yok. Biz anlaşabiliriz. Bunda bir problem yok. Ancak Türkiye Çanakkale ruhuyla son 15-20 yılda savunma sanayindeki ataklarla, Arap ve Türk dünyasındaki mazlum ulusların umudu olmuş ve liderliği varken, bu müesses nizam edilmiş. Dünyada egemen ülke olmasından dolayı kendilerinin zalimce düzenlerinin bozulması ve Türkiye’yi bir tehdit olarak görmelerinden dolayı bu tür olayları ortaya çıkarıyorlar."İslam ülkelerinin, İslam toplumlarının büyük bir rezillik ve sefalet içerisinde olduğunu anlatan Çınar, sözlerine şöyle devam etti: "Herkes dinini kutsamış görünüyor. Ancak tamamen İslamın istemediği, Allah’ın istemediği şeyleri yapıyorlar. Birbirlerini öldürüyorlar. İlimden, İslam’dan uzaklar, birbirlerini boğazlıyorlar. Artık birlik ve güçlü olma zamanıdır. Biz bir olursak, güçlü olursak barış gelir zulümler azalır. Dünyada barışa kavuşur. Bu meseleyi halklarımızın iyi bilmesi gerekiyor. Özellikle Kürt halkının iyi okuması gerekiyor. Barışın tesisi için hiçbir nedenimiz yok. Bu uluslararası kötü emellerin oyunlarıdır. Hayal işlerin peşine düşmek yerine geleceği iyi görmek gerekiyor. Allah’ın ‘Kardeş ve birlik olun’ emrini yerine getirerek birlik ve beraberliği tesis etmeliyiz. Kürt toplumu ve Türk toplumu muhafazakar toplumlardır. Kendi inanç ve mantalite yönünde doğru bir hareketin içerisinde olması gerekir. Bu barış süreci kardeşlik süreci yatırımları yürütmek üzere buraya gönderilmiş bir kamu görevlisiyim. Devletimizin politikası bizim için esastır. Bunun uygulayıcısı olacağız. Bunu halkla birlikte Bitlislilerle birlikte bu şehir için sadece terörü gündemde tutmak yerine eğitim, turizm gibi her türlü yatırımı gündeme alarak Bitlis için her türlü çalışmayı yapacağız. Allah bizi bu uğurda başarılı kılar inşallah.”
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz