RİZE (İHA) - Kapatılan Refah Partisi'nin (RP) eski Rize Milletvekili Şevki Yılmaz, geçmişte yaptıklarıyla ülkeye ihanet etmediklerini söyledi. "Siyasi partiler var, ganimet enflasyonu var; ancak bir parti yok. Toplumda o partinin güçlenmesi için çalışacağım; o da Ahirete Hazırlık Partisi" diyen Yılmaz, siyasete dönüp dönmeyeceğine ilişkin ise, "Türkiye'de bunun için ihtiyaç hissettiğimizde milleti sahipsiz bırakacak gaflette değiliz. Ama şu anda ihtiyacın ahlaki boyutlarda olduğuna inanıyorum" diye konuştu.
Tatilini geçirmek ve akraba ziyaretlerinde bulunmak üzere geldiği Rize'de, bölgesel yayın yapan bir televizyon kanalına konuk olan Şevki Yılmaz, önemli açıklamalarda bulundu. Geçmişe bakıp ders alınmaması halinde geleceğe ışık tutulamayacağını kaydeden Yılmaz, "Siyasette doğru da yanlış da yaparsınız, yeter ki ihanet etmeyin, biz bu ülkeye ve millete ihanet etmediğimize inanıyoruz. Suçumuzun bu milleti sevmek olduğuna inanıyoruz" diye konuştu. "Bizim de hatalarımız olmuştur" diyerek sözlerini sürdüren Yıllmaz, "Bu kadar mazlumun, fakirin, yoksulun ağladığı bir ülkede oturmak ihanettir. Biz yürüdük, bunların kurtuluşu için koştuk. Koşarken hatalarımız olmuştur. Adem (A.S.), Cennet'ten çıkarıldığı zaman 'şeytana uydum' demiyor 'nefsime uydum' diyor. Biz kimiz, Peygamberlerin ayağının tozu olabilir miyiz hiç? Onlar bu erdemi gösteriyor, ya ben. Hiç hata yapmadım diyeceğim, bu nefsi son derece ilahlaştırmak olur. Ama maalesef bugün Ortadoğu olsun, Türkiye olsun diğer halkı Müslüman olan ülkelerin başındakiler, hep hatayı ve mağlubiyetleri başkalarına yükleme lüksünü ve lüzumsuzluğunu devam ettiriyor. Kendileri hatasız ve tartışılmaz tabu, her yenilginin sebebi ise Siyonizm. Neden Peygamberlerin gösterdiği erdemi gösteremiyoruz? Bu yüzden bunları söylerken adres göstermedim, kimlik göstermedim, teşkilat adı vermedim. Yarası olan gocunacak" şeklinde konuştu.
"İSLAM ALEMİNDE UYARI KÜLTÜRÜ HENÜZ GELİŞMEMİŞ"
Direnişçileri terörist gördüklerini söylediği Irak halkının, kurulan polis teşkilatında 100 dolar maaş karşılığında kendi insanını öldürdüğünü öne süren Yılmaz, "Bu ihanet ve hatalar olmazsa Amerika oraya gelebilir mi? Bunları Müslümanlar'ın derdi olarak gördük. Kol kırılır, yen içinde kalır. Bazı konuları kendi iç bünyemizde konuştuk, uyardık, ikaz ettik. Kardeşlik görevidir bu. Dost, dosta acı konuşur. İnsanın en iyi dostu dalkavuğu değil, uyaranıdır. Bu uyarı kültürü İslam aleminde henüz gelişmemiş. Uyardığınız zaman dışlanıyorsunuz, uyardığınız zaman susturuluyorsunuz. Tabular haline gelmiş bazı mihraplar var. Bunları uyarmak son derece tehlikeli. Biz bu görevimizi her türlü rizikoya rağmen yaptık ve yapmaya devam edeceğiz" dedi.
Eski dava arkadaşı Oğuzhan Asiltürk'ün kendisi hakkında yaptığı açıklamaları da değerlendiren Yılmaz, "Oğuzhan ağabeyi severim. O sözleri ona tasavvuf ahlakı söyletmemeli. Bizim herhangi siyasi partiyi desteklememiz veya kösteklememiz söz konusu değil. Ülkemin insanlarını parti ayrımı yapmadan seviyorum. Bu bakımdan bu sözleri uygun görmüyor ve ona cevap vermeyi de lüzumsuz buluyorum. Rabb'im şahittir, büyük mahkeme günü her şey ortaya konacak. Bu sevgiyi kırmak için birtakım provokasyonlara başvuruyorlar; ancak ben bunları Oğuzhan Asiltürk'ün yorgunluğuna ve yaşlılığına bağışlıyorum. Bir dil sürçmesidir, kendisi bu sözleri söyleyemez, bazı şeyleri ben söylersem de çok acı olur. Söyledikleri tam bir yalan. Bunlar beni konuşturmaya yönelik tahriklerdi" şeklinde konuştu.
"SİYASİ PARTİ VE GANİMET ENFLASYONU VAR"
"Toplumda bir parti boşluğu var" diyen Yılmaz, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Siyasi partiler var, çok ganimet enflasyonu var; ancak bir parti yok. Toplumda o partinin güçlenmesi için çalışacağım; o da Ahirete Hazırlık Partisi (AHP). Dünya hayatı kalbe oturmuş, bu dedikodular hep ondan yapılıyor. Koltuk, iktidar gidince veya iktidar olunca kardeşlik unutuluyor. Siyasi ve ticari noktadaki damarları kuvvetlendirdik; ama bir şeyi unuttuk; ahlaki damarları. Benim tek bir partim var, 'Ahirete Hazırlık Partisi'. Bugünkü durumları yıllar önceden söyledim, ülke parçalanmaya gidiyor diye. Bu yüzden 7 yıl bedel ödedim, vatan için bedel ödedim. 1 lira, 1 kuruş için benim davam yok. Bu millet için bedel ödedik, bu bedeli daha önce Menderes'ler çok ağır ödedi. Biz de hafif hafif ödemeye çalıştık. Nihayetinde yine can vatanıma döndüm."
Siyasete dönüp dönmeyeceğine ilişkin bir soruya ise Yılmaz, "Türkiye'de bunun için ihtiyaç hissettiğimizde milleti sahipsiz bırakacak gaflette değiliz. Ama şu anda ihtiyacın ahlaki boyutlarda olduğuna inanıyorum. O nokta da inşallah yakında herhangi bir televizyon imkan tanırsa gönül sohbetlerimi oradan yürüteceğim" açıklamasını yaptı.