İSTANBUL (AA) - İSMAİL ÖZDEMİR - SEFA MUTLU - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Şehitler Köprüsü'nde şehit olan Recep Büyük'ün kardeşleri Harun ve Halil İbrahim, 15 Temmuz'un unutulmamasını istedi.
FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişimini öğrenir öğrenmez "vatan" için yola düşenlerden bir tanesi de Üsküdar'da esnaflık yapan Recep Büyük oldu.
Yanına kardeşleri Harun ve Halil İbrahim'i de alan Büyük, Şehitler Köprüsü'nde darbecilerin açtığı ateşte ağır yaralandı ve kaldırıldığı hastanede şehit oldu.
Harun ve Halil İbrahim Büyük, köprüye giderek, ağabeylerinin şehit düştüğü yerde dua etti.
Harun Büyük, AA muhabirine yaptığı açıklamada, o gece önce Kısıklı'ya gittiklerini, ardından Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısıyla köprüye hareket ettiklerini söyledi.
İlk başta olayın ne olduğunu anlamadıklarını ifade eden Büyük, "Vatanımız elden gidecek mi, ne oluyor duygusuyla ilk başta biz olayın ne olduğunu anlamadık. Haberlerde duyuyorduk, eskiden darbe falan oluyordu ama yaşamadığımız için yaşımız itibarıyla ne olduğunu bile anlayamazken ama kötü bir şeyler olduğunu hissediyorduk. Vatan elden gidiyor ve bizim engel olmamız gerektiğini hissettik, anladık. Ondan sonra vatanımızı korumak için müdafaa için ne gerekiyorsa yapmak için köprüye doğru alelacele gittik. Elimize bir tane taş bile, sopa bile, silah almadık." diye konuştu.
Harun Büyük, ağabeyiyle yaşadığı son anları ise şöyle anlattı:
"Biz hızlıca köprünün en ucuna doğru gidiyorduk ondan sonra bir anda ağabeyimin yanımda olmadığını fark ettim, hemen telefonuma sarıldım. Ağabeyimi aradım o geceki yoğunlukta telefon düşmedi, bir daha aradım telefon çaldı, 'Alo ağabey' demeye kalmadan bir tane bayan sesi geldi ben şok oldum o anda. O anda zaten böyle bir soğuk sular boşalmaya başladı. Ağabeyimle gurur duyuyorum, sonuna kadar. Hiçbir beklentimiz olmadan sadece vatan için yola çıktık. Tabii o gün bir yandan sevindik bir yandan üzüldük, ağabeyimiz şehit oldu gurur duyduk."
15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ndeki olaylara ilişkin davayı yakından takip ettiklerini ancak istediklerini sonucun çıkmadığını ifade eden Büyük, "Biz bu davaların takipçisi olacağız, sonuna kadar. Her zaman vatanımızı sevmeye, korumaya devam edeceğiz, abimize görev borcumuz olarak. Biz o gün şehit olamadığımıza üzülenlerdeniz. Keşke şehadet makamı bize de nasip olsaydı diye düşündük, hep üzüldük. Darbe girişimi olamaz artık cesaret edemezler ama tekrar ederlerse hem ağabeyimize olan borcumuzdan dolayı silahlarına bile davranamadan onların önüne geçeceğiz Allah'ın izniyle." ifadelerini kullandı.
Harun Büyük, kendilerini ziyarete gelen her yetkiliden tek bir isteklerinin olduğunu ifade ederek, "Tam 2 yıl oluyor, 700 gündür kim gelirse gelsin dediğimiz tek şey var biz idam istiyoruz, biz idam istiyoruz. Bizim ruhumuz rahatlasın hem de gelecekte bu tür şeylere kalkışmaya cesaret eden şerefsiz vatan hainlerine ibret olsun. Keşke 16 Temmuz sabahı hepsi asılsaydı o gün belki daha kolaydı. Bizim tek istediğimiz idamın bir an önce geri gelmesi tekrar yargılamaların yapılması."
- "Al bayrağımızda bizim de kanımız var"
Şehit Recep Büyük'ün diğer kardeşi Halil İbrahim Büyük ise ağabeyinin 251 şehit gibi vatansever, bayrağına, vatanına düşkün, kimseyi kırmayan bir insan olduğunu söyledi.
Büyük, ağabeyinin olay günü koşa koşa meydanlara indiğini dile getirerek, şunları kaydetti:
"Olay günü o da bütün vatanseverler gibi koşa koşa vatanı, bayrağı için şehadete koştu. Üzüntülüyüz ama gurur da duyuyoruz. Al bayrağımızda bizim de kanımız var. Vatanımız hep şehitlerle yükseldi öyle de devam edecek. Bayrak için koştuk biz buraya. Mahkeme kararlarından tabii ki memnun değiliz. İdamdan başka bir çaresi yok. İdam olması gerekiyor. Ağabeyim bir gün kız kardeşimle şehit haberi izliyorlar. Bir anda içine mi doğdu ne olduysa 'Biz nasıl şehit olabiliriz' diye kardeşimle öyle bir aralarında diyalog geçmiş. İnsanlardan maddiyat değil de manevi olarak destek bekliyoruz. 15 Temmuz'u unutmamalarını istiyoruz. Böyle bir olayın bir daha yaşanmamasını istiyoruz. Büyük bir olay yaşadık şehitlerimizin kanıyla bayrağımız hala dalgalanacak. Olmaması için tabii ki bu FETÖ olayının bir daha olmaması için böyle örgütlerin büyümesini engellememiz lazım. Böyle bir darbe girişimi olduğu zaman biz de emniyetli gideceğiz."