Boğaz ağrısı ağırlıklı olarak bakteri ve virüslerin sebep olduğu enfeksiyonların semptomları olarak ortaya çıkar. Yani “yutkunamıyorum” şikayetinde bulunmamızın arkasında yatan sebepler genellikle virüsler ve bakteriler olur. His olarak ise boğazın arka kısmında acı ve yanma olarak anlaşılır. Dolayısıyla bu hissi yaşayan çok sayıda kişi direkt olarak grip veya nezle gibi bir rahatsızlık geçirdiğini düşünebilir. Zaman zaman boğaz ağrısı şikayetine ateş, öksürük, halsizlik ve hapşırık gibi belirtiler de eşlik edebilir. Sosyal hayatı da etkileyebilen bu rahatsızlık bir doktora başvurularak ve doktorun önerdiği ilaçları kullanarak geçirilebilir. Bunun yanı sıra “boğaz ağrısına ne iyi gelir” diye merak edenler için basit doğal yöntemler ve bitkisel çözümler ile evde tedavi edilebilir.
Kış aylarının en sık karşılaşılan rahatsızlıklarından olan boğaz ağrısı, soğuk algınlığı, grip ya da farklı hastalıklara bağlı olarak gelişebilir. Bazı kişilerde alerjik boğaz ağrısı da görülebilir. Bu süreçte rahatsızlığı gidermek için sıklıkla su tüketmek gerekir. Su sayesinde bölgenin kuruması ve tahriş olması önlenebilir. Bunun yanı sıra ev ortamında ağrıyı gidermek ya da hafifletmek amacıyla bitkisel çay ve karışımlar da tüketilebilir.
Çeşitli enfeksiyonlar ya da boğazdaki iltihap nedeniyle ortaya çıkabilen boğaz şişliği ve ağrısı sürecinde mutlaka hekimin önerdiği ilaçları kullanmaya özen göstermek gerekir. Buna karşılık ağrının iltihaba bağlı olarak geliştiği bir durum yoksa bitkisel gıdalardan da yararlanılabilir. Ağrıya öksürük şikayetinin de eşlik ettiği durumlarda doktorlar öksürük şurubu kullanılmasını önerebilir. Ancak boğaz ağrısına iyi gelen şeyler ile ilgili olarak her koşulda bir doktora danışılması ve doktorun önerileri doğrultusunda hareket edilmesi gerekir. Bolca ılık içecek tüketmek boğazı büyük ölçüde rahatlatır. Boğazdaki ağrı ile eş zamanlı olarak “yutkunamıyorum” şikayeti olduğu zamanlarda reflü hastalığı ihtimali de göz önünde bulundurulur.
Farklı doğal tedavi yöntemleri uygulanarak hafif boğaz ağrıları ev ortamında iyileştirilebilir ya da boğazın bir miktar rahatlaması sağlanabilir. Ancak tüm bu yöntemleri uygulamadan önce mutlaka bir hekime danışmanın önemi büyük olur.
Gargaralar boğazdaki ağrıları gidermek konusunda başarı gösterebilir. Bunun için tercih edilen gargaralardan bir tanesi de tuzlu sudur. Bir bardak ılık suyun içine bir çay kaşığı kadar tuz ilave edilir ve bu hazırlanan suyla gargara yapılır. Boğaz bölgesindeki mikropların öldürülmesi konusunda da etkili olduğu düşünülen gargara uygulaması, her 3 saatte bir tekrar karışım hazırlanarak yapılabilir. Tuzlu su karışımı ses kısıklığı şikayetlerinde de etkili olabilir.
Gargara çeşitleri arasında; kek ve kurabiye yapımında kullanılan kabartma tozu ile de hazırlanan bir karışım bulunur. Bunun için yine bir bardak ılık suyun içerisine ¼ çay kaşığı kadar kabartma tozu ilave edilir. Karışıma çok az tuz ilave edilerek etkisi artırılabilir. Ancak gargara uygulamasının ardından ağzın temiz su ile çalkalanması gerekir.
Son dönemlerin en popüler besinlerinden olan ve neredeyse her derde deva olduğu düşünülen elma sirkesi, boğaz ağrısı tedavisinde de önemli bir yer tutar. Antibakteriyel özelliğe sahip olduğuna inanılan elma sirkesi, asidik yapısıyla boğaz bölgesindeki mukusun parçalanmasına yardımcı olur ve bu sayede bakterilerin yayılmasını önleyebilir. Elma sirkesi de yine gargara yöntemiyle uygulanabilir. Bunun için bir su bardağı ılık suyun içerisine 1 ya da 2 çorba kaşığı kadar elma sirkesi ilave edilir ve bu karışım ile iki saatte bir gargara yapılır. Buna karşılık reflüye bağlı olarak gelişen durumlarda kullanılmaması gerekir.
Bir diğer son dönemlerin popüler besini de sarımsak. Doğanın bir mucizesi olarak adlandırılan ve doğal antibiyotik olarak kabul edilen sarımsağın enfeksiyonlar ile mücadelesi herkes tarafından bilinir. Bu nedenle boğazdaki ağrı şikayetlerini gidermek için de sarımsak tercih edilir. Sarımsak; taze olarak yemeklere ilave edilebileceği gibi çiğ olarak da tüketilebilir. Elma sirkesi gibi sarımsağı da reflü durumunda kullanmamak gerekir.
Ağrı kesici özelliği olduğu bilinen acı biber, tek başına tüketilebilmekle beraber bal ve ılık suyla karıştırılarak da içilebilir. Acı biberin, öksürük ve boğaz ağrısı durumlarında hafifletici bir etki yarattığı bilinir. Buna karşılık reflü ve ağızdaki açık yara durumlarında tüketilmesi tavsiye edilmez.
Çeşitli bitki çayları ve bitkisel ilaçların da boğazdaki ağrılara iyi geldiği bilinir. Yine de bunları kullanmadan önce, özellikle tıbbi ilaçlar kullanılıyorsa mutlaka bir hekime danışmak gerekir.
Hemen hemen her rahatsızlığın doğal tedavisi olarak başvurulan zencefil boğaz ağrısı şikayetinde de öne çıkar. Ortalama 1 tatlı kaşığı kadar balın içerisine az miktarda toz zencefil eklenir ve iyice karıştırılarak bu karışım her sabah günde bir kez tüketilir. Boğazda bir miktar yakıcı bir etki oluştursa da oldukça faydalı olduğuna inanılır.
Çok eski dönemlerden beri soğuk algınlığı ve grip durumlarında ilk hazırlanan bitki çayı ıhlamur olur. Ihlamur çayının kokusu, neredeyse kış ayları ile özdeşleşmiş durumdadır. Ağrı kesici ve iltihaplanma önleyici bir özelliği bulunduğu bilinen ıhlamur çayı, boğazdaki ağrı ve enfeksiyon durumlarında tüketilebilir.
Çok sayıda yararı olduğu bilinen çemen otu, boğazdaki ağrı şikayetlerinde tercih edilebilecek bitkilerden bir tanesidir. Kullanım şekli olarak ise tohumu çiğnenerek ya da çay olarak tüketilebilir. Özellikle tahriş, ağrı ve iltihap gibi durumlarda etkili olduğu düşünülen çemen otunun antifungal özelliği de bulunur.
Doğal iltihap çözücü olarak bilinen papatya çayı da boğaz mukozasındaki hücre yenilenmesini sağlar ve yabancı organizmaların dışarıya atılmasına yardım eder. Ayrıca papatya çayının boğazı nemlendirme ve rahatlatma etkisi de bulunur. Papatya çayı; antiviral, antibakteriyel ve anti-inflamatuar özellikleriyle öksürük ve boğaz ağrısı şikayetinin giderilmesinde yardımcı bir rol oynar.
Soğuk algınlığı gibi hastalıklar sonucunda ortaya çıkan semptomları gidermek amacıyla tercih edilen popüler bitkisel çay çeşitleri arasında nane çayı da var. Antiviral, antibakteriyel ve anti-inflamatuar özelliğe sahip nane çayı öksürük ve boğazdaki ağrı şikayetinin giderilmesinde etkili bir rol oynayabilir.
Boğaz mukozasını koruyucu bir tabaka ile kapladığı ve zararlı organizmaların yok olmasına katkıda bulunduğu düşünülen ada çayı da boğazdaki ağrı şikayetlerinde düzenli olarak ve yeterli miktar tüketilebilir. Üstelik ada çayı çay şeklinde tüketilmesinin yanı sıra gargara olarak da uygulanabilir. Böylece öksürük ve ağrıların iyileştirilmesinde katkısı bulunur.
Ağırlıklı olarak rahatlatıcı ve yatıştırıcı özelliği ile bilinen rezene de boğazda meydana gelen ağrı şikayetlerinde tercih edilebilir. Üstelik hem balgam söktürücü hem de iltihap giderici özelliği bulunan rezene, öksürük şikayetleri için de tüketilebilir. Rezeneyi, çay şeklinde hazırlayarak tüketmek mümkün.
Çok yaygın olarak bilinmese de hatmi çiçeği kökü de boğazı rahatlatabilecek bitkiler arasında bulunur. Özellikle bu yararlı bitki çay şeklinde demlenerek içilebilir. Boğazın rahatlamasına yardımcı olan hatmi çiçeği kökünün, günde 2 ya da 3 kez tüketildiği zaman ağrıları gidermeye yardımcı olduğu düşünülür. Yine de her durumda aşırı tüketiminden kaçınmak gerekir.
Bitkiler vücuda çok sayıda fayda sağlamakla birlikte bazı yan etkilere de yol açabilirler. Örneğin, vücuda faydaları olduğu bilinen bitkilerin aşırı miktarda tüketilmesi beklenmeyen sorunlara yol açabilir. Bu nedenle bir bitkiyi hem tüketmeden hem de tüketimin ardından beklenmeyen bir etki ile karşılaşıldığı zaman bir hekime başvurmak önem taşır.
Tıpkı yetişkinlerde olduğu gibi çocuklarda da dönem dönem boğaz ağrısı ve öksürük şikayetleri baş gösterir. Ağırlıklı olarak virüs kaynaklı olan bu rahatsızlıklar bazı durumlarda bakteriyel nedenlerle de ortaya çıkabilir. Virüs kaynaklı rahatsızlıklarda tedavi amacıyla ilaç kullanımı her zaman gerekmeyebilir. Bu konuda bir hekime başvurmak önemlidir. Bunun yanı sıra bakteriyel bir enfeksiyon halinde ise antibiyotik tedavisi gerekebilir. Ancak bir hekime danışmadan kesinlikle antibiyotik ya da ilaç kullanılmamaldır.
Özellikle boğazdaki ağrı şikayetiyle beraber 3 gün boyunca devam eden ateş, boyun ve boğaz şişliği, nefes darlığı, öksürük, hırıltı, hapşırık ve burun akıntısı gibi belirtiler de varsa hiç vakit kaybetmeden bir hekime başvurmak önem taşır. Bitkisel çaylar ya da diğer doğal yöntemler de çocuklarda farklı etkiler oluşturabileceği ve çocuğun yaşına bağlı olarak değişebileceği için bunları kullanmadan önce de mutlaka bir hekimden bilgi almak gerekir.
Özellikle bal, boğaz ağrısı şikayetlerinin giderilmesinde oldukça etkili besin maddelerinden bir tanesidir. Balın gece yaşanan öksürükleri ortadan kaldırma konusunda etkili olduğuna dair çeşitli araştırmalar bulunur. Araştırmalar, balın ile boğazdaki ağrı ve ağız içerisindeki yara şikayetlerinin iyileşme süreçlerinin hızlandığını da ortaya koyar. Bal tek başına veya çaya ilave edilerek tüketilebilir.
Benzer şekilde limon da boğazdaki ağrı şikayetlerinde tercih edilebilen besinlerdendir. Bol miktarda C vitamini içeren limon, grip ve soğuk algınlığı ile mücadele konusunda etkili bir rol oynar. Buna ek olarak içerisindeki antioksidanlar sayesinde mukoza zarını nemli tutar ve boğaz bölgesinin nemli olmasına yardım eder. Bir miktar limon suyunun içerisine bal ve tuz ilave edilerek besinlerin yararlı etkilerini artırmanın mümkün olacağı bilinir.
Gebelik dönemlerinde vücudun tamamında olduğu gibi bağışıklık sisteminde de meydana gelen çeşitli değişimler nedeniyle anne adayları çok daha kolay hastalanabilir. Bu süreçte ortaya çıkan öksürük ve boğazdaki ağrı şikayetlerinin nedenini anlayabilmek ve doğru tedaviyi uygulayabilmek adına mutlaka bir doktora başvurmak gerekir. Benzer şekilde bitkisel ilaçlar kullanılacağı zaman da bir doktora danışmanın önemi büyük olur. Hamilelik döneminde bu şikayetleri yaşamamak adına yeterli miktarda sıvı tüketimine dikkat etmek, bol bol istirahat etmek ve gerekli hallerde vitamin desteği almak gerekebilir.