Boğazlardan günde 100 gemi geçiyor

ANKARA (İHA) - İstanbul ve Çanakkale Boğazları'ndan günde ortalama 100-115 arası gemi geçiyor. Bu gemilerin taşıtıkları yüklere göre tehlike oranı da birinci sırada. Boğazlardan geçen gemilerin önemli bir bölümü kimyasal madde taşıyor.

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Bursa Milletvekili Kemal Demirel'in soru önergesine verdiği cevapta, İstanbul ve Çanakkale Boğazı'ndan gemi geçişlerine ilişkin önemli bilgiler verdi. Bakan Yıldırım'ın verdiği bilgiye göre son 7 yılda İstanbul Boğazı'ndan geçen gemi sayısı ve ortalaması şöyle:

Reklam
Reklam

"1997 yılında toplam 50 bin 942 gemi geçti, günlük ortalama 142
1998 yılında toplam 49 bin 304 gemi geçti, günlük ortalama 137
1999 yılında toplam 47 bin 906 gemi geçti, günlük ortalama 133
2000 yılında toplam 48 bin 79 gemi fgeçti, günlük ortalama 134
2001 yılında toplam 42 bin 637 gemi geçti, günlük ortalama 117
2002 yılında 47 bin 283 gemi geçti, günlük ortalama 129
2003 yılında 46 bin 939 gemi geçti, günlük ortalama 126

Çanakkale Boğazı'ndan 1997 yılında toplam 36 bin 543 gemi geçti, ortalama 102
1998 yılında toplam 38 bin 777 gemi geçti, günlük ortalama 108
1999 yılında 40 bin 528 gemi geçti, günlük ortalama 113
2000 yılında toplam 41 bin 561 gemi geçti, günlük ortalama 115
2001 yılında toplam 39 bin 249 gemi geçti, günlük ortalama 107
2002 yılında toplam 42 bin 669 gemi geçti, günlük ortalama 117
2003 yılında toplam 42 bin 648 gemi geçti, günlük ortalama 117
Bakanlık verilerine göre, İstanbul ve Çanakkale Boğazları'ndan geçiş yapan gemilerin yüklere göre dağılımı ise şöyle:
Tehlikeli madde taşıyan gemi (Tanker, kimsayal tanker, LPG, LNG)
Kuru yük Gemisi, Dömkey yük gemisi, Konteyner Gemisi, Ro-Ro Gemisi ve Koster.
Tehlikeli madde taşıyan gemiler ve 200 metre ile üzeri gemilere ise gündüz geçiş yaptırılmıyor. Boğaz bazen tek taraflı, bazen de çift taraflı trafiğe kapatılıyor.
Bakan Yıldırım'ın açıklamasında, deniz kazalarının dökümüne de yer verildi. Açıklamada, Boğazlar ve Marmara Bölgesi Deniz Trafik Düzeni Hakkındaki Tüzüğün 1 Temmuz 1994 tarihinde yürürlüğe girmesinden sonra deniz kazaları ve olaylarında büyük oranda azalma olduğuna yer verilirken, 1990-1994 yılları arasında İstanbul Boğazı'nda 156 kaza(sürtme, çatışma, karaya oturma, batma gibi) meydana gelirken, 1994-2003 yılları arasında 103 kaza(sürtünme, çatışma, karaya oturma, batma gibi) meydana geldiği de belirtildi.

Reklam
Reklam

Çanakkale Boğazı'nda ise 1994-2003 yılları arasında 70 kaza(sürtünme, çatışma, karaya oturma, batma gibi) görüldü. Gemi kazalarında ölümlering erçekleştiğine yer verilirken, çevre kirliliği nedeniyle ekonomik kayıplara da dikkat çekiliyor.
Açıklamada batan gemilerden henüz çıkartılan bulunmadığına yer verilirken, Türk boğazlarındaki batıkların çıkartılması için gerekli yasal düzenlemelerin yapılması için çalışmaların sürdüğüne yer verildi.

'Boğazlar ve Marmara Bölgesi Deniz Trafik Düzeni Hakkındaki Tüzüğün 1 Temmuz 1994 tarihinde yürürlüğe girdiği hatırlatılan açıklamada, boğazlardaki gemi trafiğinin yoğun olmasının eko-sestime büyük zararlar verdiği belirtildi. Açıklamada şu ifadeler yeraldı: "Türk Boğazları'nda gemi trafiğinin artması, çevre kirlenmesine ve doğal hayatın bozulmasına da çok olumsuz etkileri vardır. İstanbul Boğazı, ekonoljik, biyolojik, meteorolojik ve hidrolik özelliklerinden dolayı Akdeniz ve Karadeniz arasında kendisine özgü bir eko-sistem oluşturur. Birçok Akdeniz kökerli balık türü Eğe, ve Marmara'yı geçerek Karadeniz'e ulaşmaktadır. Türk Boğazları, Karadeniz ve Akdeniz'deki biyolojik çeşitliliğin devam için hayati öneme haizdir. Ancak, İstanbul Boğazı uzun yıllardan beri deniz canlıları için doğal yaşam ortamı iken, kirletilmmesinden dolayı üretkenliğini yitirmiştir. Boğaz çok önemli bir biyolojik koridor olmasına rağmen yılda ortalama 48 bin geminin geçmesinden dolayı sürekli olarak kirletilmektedir. Karadeniz'de yaşayan deniz cansılı türlerinin büyük çoğunluğu Akdeniz kökenlidir. Ancak son yıllarda bu göç, ekonoljik dengenin bozulmasından dolayı hemen hemen durmuştur.

Reklam
Reklam

Teknolojik gelişmeler sonuçu gemi boyutları ve tonları büyük ölçülere ulaşmıştır. Boğazları geçen gemilerin bir kısmı patlayıcı madde, ham petrol, amonyak ve sıvılaştırılmış gaz gibi tehlikeli kargo taşımaktadır".