Bolu, Batı Karadeniz Bölgesi'nde yer alan ve özellikle İstanbul'a yakınlığı nedeniyle hafta sonları ve yaz aylarında yoğun ilgi gören bir şehirdir. Doğal güzellikleriyle yıl boyunca ziyaretçi çeken bu şehir, kış aylarında da turistleri ağırlamaktadır. Bolu, mutfağıyla ünlü olup, aynı zamanda ülkenin önde gelen aşçılık okullarına ev sahipliği yapmaktadır. Bu okullar, birçok ünlü şefin yetiştiği önemli eğitim merkezleri olarak şehri gastronomi alanında da tanınan bir yer haline getirmiştir.
Bolu, gezilecek yerler açısından oldukça zengin bir şehir olup, her türden ziyaretçiye hitap eden çeşitli mekanlar sunmaktadır. Kaplıcalarından doğayla iç içe olan tabiat parklarına, geçmişin izlerini taşıyan tarihi evlerden şehrin kültürünü yansıtan müzelere kadar pek çok farklı noktayı keşfetmek mümkündür.
Yedigöller Milli Parkı, doğa severler için adeta bir cennet niteliği taşımaktadır. Park, Büyükgöl, Küçükgöl, İncegöl, Seringöl, Deringöl, Sazlıgöl ve Nazlıgöl gibi çeşitli gölleri, kamp ve piknik alanlarını, ayrıca seyir teraslarını bünyesinde barındırır. Bu zengin doğal yapısı ve göz alıcı manzaralarıyla Yedigöller, hem huzur bulmak hem de doğayla iç içe vakit geçirmek isteyenler için mükemmel bir kaçış noktası sunmaktadır.
Akkaya Travertenleri, Bolu'nun doğasında yer alan eşsiz bir doğal güzellik olarak dikkat çeker. Yeşilin tonlarıyla çevrili bu beyaz ve mavi renklerin buluştuğu travertenler, ziyaretçilerine etkileyici bir manzara sunmaktadır. Pamukkale’ye benzer yapısıyla, doğanın renk cümbüşüne sahip bu bölge, görsel bir şölen sunarak, her bakışta daha da büyüleyici bir görüntü oluşturmaktadır.
Mudurnu, geleneksel Türk evlerinin korunması amacıyla kentsel SİT alanı olarak ilan edilmiştir. Bu bölgede, yaklaşık 173 tarihi yapı yer almakta olup, Mudurnu Evleri, özgün mimarisi ve tarihî dokusuyla önemli bir kültürel miras oluşturur. SİT alanı ilan edilmesi, bu yapıları koruma altına alarak, geçmişten günümüze uzanan kültürel mirası gelecek nesillere aktarmayı amaçlamaktadır.
1988 yılında Abant Gölü'nün çevresindeki geniş alan, doğal zenginliklerini koruma amacıyla Tabiat Parkı olarak ilan edilmiştir. Bu bölge, özellikle ülke içinden gelen ziyaretçilere, hem günübirlik geziler hem de birkaç günlük konaklamalar için ideal bir kaçış noktası sunmaktadır. Abant Gölü ve çevresi, bitki örtüsü bakımından son derece zengin olup, doğa severler için keşfedilmeye değer bir alan olarak öne çıkar.
Özellikle kış aylarında tercih edilen Ovmaç çorbası, nohut ve hamur parçalarının birleşimiyle hazırlanır. Bu geleneksel çorba, Bolu'daki pek çok restoranda kolayca bulunabilir.
Bolu'nun popüler gezi noktalarından biri olan Abant'tan ismini alan Abant kebabı, kızarmış ekmek, patlıcan, et ve kaşar peyniriyle hazırlanır. Hem lezzetli hem de doyurucu olan bu kebap, bölge mutfağının öne çıkan tatlarındandır.
Mengen pilavı, badem ve kavrulmuş mantar ile hazırlanan ve hemen her evde pişirilen bir pilav çeşididir. Hem tatlı hem de tuzlu aromaları birleştiren bu pilav, Bolu mutfağının vazgeçilmezlerinden biridir.
Odun fırınında pişirilen patatesli köy ekmeği, Bolu'daki birçok fırında bulunan ve bölgenin geleneksel ekmeği olarak bilinen bir çeşittir.
Ramazan ayının vazgeçilmezi olan çantıklı pide, hamurun kıyma ve domatesle zenginleştirilmesiyle yapılır. Hemen her lokantada bulabileceğiniz bu pide, Bolu'nun yöresel lezzetlerinden biridir.