Bombalı saldırıların iddianamesi

İSTANBUL (İHA) - İstanbul'da iki sinagog, HSBC Bank Genel Müdürlüğü binası ve İngiliz Başkonsolosluğu'na yönelik düzenlenen, 61 kişinin ölümüne ve 500'den fazla kişinin yaralanmasına sebep olan bombalı saldırılarla ilgili olarak 50'si tutuklu 69 sanık hakkında DGM Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma tamamlandı.

15 ve 20 Kasım 2003 tarihlerinde gerçekleştirilen terör eylemleriyle ilgili olarak hazırlanan iddianamede, El Kaide terör örgütünün lideri Usame Bin Ladin'in adı ilk defa yer aldı. İddianamede, saldırılarda kullanılan patlayıcı yüklü kamyonetleri, Afganistan'daki kamplarda eğitim aldığı belirlenen Habib Aktaş'ın hazırladığı, sanıklar Fevzi Yitiz'in ve Gürcan Bac'ın da kendisine yardımcı olduğunun tespit edildiği belirtildi. İddianamede, sanıklardan Adnan Ersöz'ün, eylemlerin finansmanında kullanılmak üzere talep ettiği 150 bin doların, El Kaide örgütü üyesi 'Alaattin' kod adlı Alaa Fettahi tarafından kendisine verildiğinin anlaşıldığı da kaydedildi. Militanların, kuruculuğunu Usame Bin Ladin'in yaptığı El Kaide örgütünün askeri kanat sorumlusu Ebu Hafs El Mısri ile görüşerek, TÜSİAD (Türk Sanayici ve İş Adamları Derneği) üyelerine yönelik kaçırma ve fidye eylemi yapma talebinde bulundukları, ancak bu önerinin kabul görmediği de ifade edildi. İddianamede, intihar eylemcilerinin seçiminde gönüllülük esasına başvurulduğu, militanlar için motivasyon amaçlı piknikler düzenlendiği de savunuldu.

Reklam
Reklam

"EYLEM KARARI AFGANİSTAN'DA ALINDI" 128 sayfalık iddianamede, Türkiye'de yapılan görev paylaşımı sonrasında Habib Aktaş ve Baki Yiğit'in Afganistan'a gittikleri belirtildi. Sanıkların, daha önceden tanıştıkları Ürdünlü İbni Şeyh aracılığıyla, El Kaide Örgütü'nün askeri sorumlusu El Hafız El Mısri ile Türkiye'den Afganistan'a gidecek şahısların siyasi ve askeri eğitimlerinin sağlanması ve bu eğitimlerin verileceği kamp yerlerinin ayarlanması konularını görüştükleri vurgulanarak, "Adnan Ersöz'ün de bulunduğu ikinci görüşmede, Ebu Hafs El Mısri tarafından, Adana'da bulunan İncirlik Hava Üssü ve Mersin Limanı'na gelip giden İsrail gemilerine eş zamanlı bombalı saldırı eylemi düşünüldüğü, bu konuda Türkiye yapılanması tarafından bu eylemlerin gerçekleştirilip gerçekleştirilemeyeceği sorulmuş, Habib Aktaş da bu eylemi kendilerinin yapabileceğini söylemiştir. İlk intihar saldırısı eyleminin 07.11.2003 tarihinde Alanya'ya gelecek olan İsrail gemisine yapılması, bu eylemin gerçekleştirilmesi halinde 08.11.2003 tarihinde sinagoglara eş zamanlı olarak ve bir hafta sonra da HSBC Genel Müdürlüğü'ne yapılması düşünülmüştür. Ancak, Alanya'ya İsrail gemisinin gelmemesi üzerine planda değişiklik yapılarak, eylemler bir hafta sonrasına ertelenmiştir" denildi.

Reklam
Reklam

"PATLAYICILARI AKTAŞ HAZIRLADI"
İddianamede, eylemlerde kullanılan patlayıcı yüklü kamyonların Habib Aktaş, Fevzi Yitiz ve Gürcan Bac tarafından hazırlandığı da kaydedildi. Öncelikle ana patlayıcı olarak tespit edilen TATP maddesinin, hazırlanan ortamda üretildikten sonra 5 kilogramlık tenekelere doldurulduğu, ayrıca el yapımı fünyelerle ateşleme düzeneği oluşturulduğu ve kamyonetler içerisinde bulunan üç sıra halindeki 50'şer kilogramlık amonyum nitrat çuvallarının içerisine 10'ar adet teneke konulduğu vurgulanan iddianamede, bütün bu işlemleri, Afganistan'daki kamplarda almış olduğu eğitimle Habib Aktaş'ın gerçekleştirdiği, sanık Fevzi Yitiz'in de kendisine yardımcı olduğunun belirlendiği ifade edildi. İddianamede, ayrıca patlayıcının elektrik düzeneğinin, el yapımı fünyelerden kablo ile uç alınmak suretiyle kamyonun aküsüne yapılan bağlantısını da sanık Gürcan Baç'ın gerçekleştirdiğinin anlaşıldığı kaydedildi.

"EL KAİDE 150 BİN DOLAR VERDİ" Eylemler için finansal desteğin sağlanması için El Kaide örgütünden 150 bin dolar para talep edildiğinin belirtildiği iddianamede, "Pakistan'da kalan Adnan Ersöz, 2002 yılı başından itibaren El Kaide örgütüyle bağlantıya geçmiş, Ebu Hafs El Mısıri'den eylemler için 150 bin dolar para talep etmiştir. Bu para, 2003 yılında El Kaide örgütü mensubu 'Alaattin' kod adlı Alaa Fettahi isimli şahıs tarafından kendilerine verilmiştir" denildi.
İddianamede, eylemlerin organizasyonunun her safhasında örgütün sözde Türkiye emiri Habib Aktaş, şura üyeleri Gürcan Bac ve Harun İlhan'ın bulunduğu vurgulanarak, "İntihar eylemcilerinin seçiminde, gönüllülük esasına başvurulmuştur. Ayrıca eylem öncesinde örgüt mensupları, gizlilik kurallarına bağlı kalarak günlük yaşamlarını bu doğrultuda düzenlemişler, kullanacakları telefonların kolay değişimini sağlamak için telefon bayii açmışlardır" ifadelerine yer verildi.
İddianamede, militanlar için motivasyon amaçlı piknikler düzenlendiği de belirtilerek, 2003 yılı Ağustos ayı içinde Kemerburgaz'da düzenlenen ve Habib Aktaş ile Gürcan Bac'ın organize ettikleri, sanıklar Saadettin Aktaş, Osman Eken ve Gökhan Elaltuntaş'ın da bulunduğu pikniğe, çalışmak için İstanbul'a gelen sanık Murat İdrak'ın da katıldığı, bu pikniklerin eğitim ve motive amaçlı olduğu, piknikte dini sohbetlerle birlikte cihat konularının da tartışıldığının belirlendiği kaydedildi.

Reklam
Reklam

'TÜSİAD'A YÖNELİK EYLEM' TALEBİNE RET İddinamede, sanıklar Adnan Ersöz, Habib Aktaş, Baki Yiğit ve 'Halit Ebu Bera' kod adlı Hakan Çalışkan'ın, Afganistan'ın Kandahar kentinde bulunan ve El Kaide örgütüne ait olan 'Muasker Faruk' isimli kampta, TÜSİAD üyelerine karşı gerçekleştirmeyi düşündükleri eylemi tartıştıkları, daha sonra bu eylem için gerekli finansmanı sağlayabilmek için konuyu Meytülselam Misafirhanesi'nde görüştüklerinin belirlendiği vurgulandı. Görüşme sonucunu, örgütün askeri kanat sorumlusu Ebu Hafs El Mısri'ye bildirdikleri, ancak, bu eylemin kabul görmediği, Mısri'nin ise kendilerine, Türkiye'de ABD ve Yahudilere karşı eylem gerçekleştirmeyi amaçladıklarını, bunun alt yapısını oluşturmak istediklerini söylediğinin belirlendiği kaydedildi.
İddianamede, eyleme katılan militanların eşlerinin de organizasyon içerisinde yer aldıkları öne sürülerek, Habib Aktaş'ın eşi Cemile Aktaş, Feridun Uğurlu'nun eşi Ayşe Uğurlu, Abdülkadir Karakuş'un eşi Hülya Karakuş'la Gürcan Bac'ın eşi Mediha Yıldırım'ın, evlerinde toplantılar düzenleyip, benimsedikleri selefilik fikri ve düşüncesini düşünceyi yaymaya ve taraftar toplamaya çalıştıkları, örgütsel toplantılara ve gezilere katılarak eşleriyle örgüt üyeleri arasında bağlantı kurmaya çalıştıklarının belirlendiği de belirtildi. Sanıklardan Cemile Aktaş ve Mediha Yıldırım'ın, eşlerinin kendilerine verdiği ve içinde bomba malzemeleri bulunan poşetleri, örgütün diğer mensuplarına dağıttıklarının tespit edildiği de ifade edildi.

Reklam
Reklam