Borsa İstanbul'un BIST 100 endeksi günlük yüzde 5,67 düşerek Temmuz 2016'dan beri görülen en büyük değer kaybını yaşadı.
Bloomberg haber ajansı, bu düşüşün arkasında Türk Lirası'nda son bir haftadır yaşanan oynaklığı gören yatırımcıların Pazar günkü yerel seçimlerden önce elindeki hisseleri satma isteğinin yer aldığını belirtti.
Borsa İstanbul son dört gündür değer kaybediyor.
Reuters haber ajansı ise swap piyasasında Türk Lirası bulmakta zorluk çeken yabancı yatırımcının TL pozisyonlarını kapamak için ellerindeki hisse senedi ve bonoları satmak istemesinin borsanın düşüşünde rol oynadığını aktardı.
Londra'daki swap piyasasında Türk Lirası'nın gecelik faizi, yüzde 1.300'ü aşmıştı.
Yabancı bankaların Türk Lirası elde etmek için kullandığı Londra swap piyasasında Türk bankalarının yasal dayanaklarının da oldukça altında TL likiditesi sağlamak istemesi neticesinde bu gelişmenin yaşandığı belirtiliyor.
Bankacılık endeksi yüzde 7,62, holding endeksi yüzde 5,38 değer kaybetti. Sektör endeksleri arasında kazandıran olmazken en çok gerileyen bankacılık endeksi oldu.
Yüzde 8,9 değer kaybeden Garanti Bankası ise BIST 100 endeksindeki düşüşü sürükleyen hisse oldu.
100 hissenin 98'i düşerken sadece biri yükseldi.
Yılın ilk ayında yüzde 20 getiri sağlayan Borsa İstanbul iyi bir performans göstererek boğa piyasasına girmişti.
Yatırım riskini gösteren bir başka unsur olarak da Türkiye'nin 10 yıllık tahvil faizi yüzde 4,12'lik bir yükselişle Ekim ayından beri en yüksek seviyesine çıkarak 18,21 oldu.
Londra swap piyasasında Türk Lirası bulmakta güçlük çeken yabancı yatırımcının Türk varlıklarından çıktığı aktarılıyor.
Londra'daki swap piyasasında Türk Lirası'nın gecelik faizinin yüzde 1.300'ü aşmasında BDDK'nın geçen yılki kararının da rolü var.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), geçen yıl Ağustos ayında Türk Lirası'nda yaşanan hızlı değer kaybının ve oynaklığın önüne geçmek için bankaların swap işlemlerine kısıtlama getirmişti.
Bu kararın ardından ekonomistler, TL'ye yatırım yapmak isteyen yabancı yatırımcının kendini korumaya alamayacağını, bunun da tahvil ve bono piyasasına ilginin düşmesine yol açabileceği uyarısında bulunmuştı.
Reuters'a konuşan bir bankacı ise Türkiye'deki yerlilerin dövize ilgi gösterdiğini söyleyerek, "Lokaller dün 1 milyar dolar döviz aldı, bugün ise tutar 1,5 milyar dolara yaklaşmış olabilir. Bireylerin çok ciddi döviz talebi oldu, yabancıdan da bir miktar satış geldi. Borsadaki satış TL sıkışıklığının göstergesi, bu çerçevede 10 yıllık tahvil faizi de sert yükseldi. Yetkililerin adeta çay kaşığı ile sağladığı faiz düşüşünü kepçeyle geri verdik" açıklamasında bulundu.
Pictet Varlık Yönetimi'nden kıdemli ekonomist Nikolay Markov ise ajansa yaptığı açıklamasında swap faizinin gösterge niteliğinde olduğunu aktararak, "Merkez Bankası'nın izlediği politikanın doğru olmadığını gösteriyor. Doğrusu faizleri artırmak olur. Ekonomideki dolarizasyonu durdurmanın en acil yöntemi bu olur" dedi.
Türk Lirası ise büyük oranda oynaklık yaşadığı gün sonunda yatay konuma geçti.
TCMB'nin adımları ve swap piyasasında TL likiditesinin kuruması sonucu faizlerde görülen sert yükselişin etkisiyle 5,30'lu seviyelere kadar gerileyen dolar/TL öğleden sonra tekrar yükseldi.
Ancak kur gün sonuna doğru 5,34 seviyesinde denge buldu.
Rabobank gelişmekte olan piyasalar döviz stratejisti Piotr Matys Reuters'a yaptığı açıklamada, "Piyasalara likidite geri döndüğünde yatırımcılar Lira'ya karşı ne hissettiklerini tam olarak açık edebilecek. Türkiye'nin seçimlerin hemen ardından reformları uygulamaya koyması Lira'ya olan güveni sağlaması için gerekli." yorumunda bulundu.
Kanada merkezli yatırım bankası TD Securities'ten gelişen piyasalar baş stratejisti Cristian Maggio ise Bloomberg'e, "Alınan bütün önlemler piyasa ekonomisi kavramıyla çelişiyor. Hükümet çok karışıyor" açıklamasında bulundu.