"Boru mutlaka kullanıma geçirmeliyiz"

ANKARA (İHA) - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, bor madeninin katma değeri yüksek olan uç ürünlerin üretiminde kullanımını artmasını istediklerini belirterek, bunu için yoğun bir çalışma içinde olduklarını söyledi.

Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü (BOREN) tarafından düzenlenen "1. Ulusal Bor Çalıştayı" bugün Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK) Konferans Salonu'nda başladı. 2 gün sürecek çalıştayın açılışına, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, BOREN Başkanı Erk İnger, Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürü Orhan Yılmaz, TAEK Başkanı Okay Çakıroğlu, Türk Mimar Mühendis Odaları Birliği Başkanı Mehmet Soğancı ve çok sayıda davetli katıldı.

Reklam
Reklam

Burada bir konuşma yapan Bakan Güler, madenciliğin çok önemli olduğu halde genellikle ihmal edilen bir sektör olduğunu belirtti. Güler, 2002 yılında madenciliğin Gayri Safi Milli Hasıla'daki yerinin 1.9, 2003 yılında 2, 2004 yılında da 3.9 olduğunu ifade etti. 2002 rakamlarının 2004'te ikiye katlanmasından dolayı 2010 hedeflerinin de değiştiğini belirten Güler, "Bu trendi devam ettirmek, hata aşmak istiyoruz. Bu bakımdan yeni bir düzenleme yaptık ve bu düzenlemeye göre 2010 yılı hedefimiz 10-12 milyar dolar, ihracat hedefimiz de 5-6 milyar dolar olacak. Yani bunlar bizim gerçekleştirebileceğimiz rakamlar" dedi.

Yeraltı zenginliklerinden hep bahsedildiğini, ancak kullanılmadığı sürece bir kıymeti olmadığına dikkat çeken Güler, "İstediğiniz kadar zenginliğiniz olsun. Bunu kullanmazsanız, bunları ekonominin, insanımızın hizmetine sokmazsanız bir kıymeti yok. Övünür durursunuz" dedi. Bor madeninin dünyadaki rezervinin yüzde 72'sinin Türkiye'de olduğunu ancak buna rağmen ihracat rakamının 250-300 milyon dolar civarında olduğunu ifade eden Güler, "Bunu daha çok artırmamız lazım, bunu kullanmamız lazım" açıklamasında bulundu. Eti Maden İşletmeleri'nin çalışmalarıyla bor kullanımının daha iyi noktalara geleceğini belirten Güler, "Boru mutlaka kullanıma, uygulamaya geçirmeliyiz. Bunun için de yoğun bir çalışma içindeyiz" dedi.

Reklam
Reklam

Bor konusunda katma değeri daha yüksek olan uç ürünlere ağırlık vermek amacıyla BOREN'i kurduklarını belirten Güler, "İçinde adam yığılmış, alet yığılmış bir enstitü değil, daha çok kaynakları, üniversiteleri, araştırma enstitülerini harekete geçiren bir yapı önerdik. Az adamla daha çok iş yapan değil, yaptıran bir sistemi kurduk" diye konuştu. Projelerin dağıtıldığını belirten Güler, "Bundan sonra uygulama kısmına geçeceğiz, 'cek-cak'sız işler yapacağız. 'Yapıldı, edildi, şunu bulduk, şu rakama ulaştık, şu uygulamaya geçtik' diyeceğiz" değerlendirmesinde bulundu. Güler, BOREN'in amacının daha çok ekonomiye dönük, uygulamaya dönük ürünler üretmek olduğunu belirtti.

Türkiye'nin mermer üretiminin 1 milyar doların üzerinde olduğunu belirten Güler, borun bu rakamı geçmesini istediklerini söyledi. "Bizim klasik bakır, çinko, demir madenciliğinden, borun piyasada lafla değil, ürün olarak kullanılacağı yeni kaynakları oluşturmamız lazım" dedi.

Maden sahalarının özelleştirilmesi konusuna da değinen Güler, 31 Mayıs'ta da bin 488 ruhsatın daha ihaleye çıkacağını söyledi. 2 bin 700 sahanın da 10 gün içinde duyurulacağını belirten Güler, 14 bin 177 adet sahanın da 2005 yılı hazırlıklarının yapıldığını söyledi. Türkiye'nin madencilikle zenginleştikçe daha çok yatırım yapacağını belirten Güler, borda da bunu yapmak istediklerini ve onun için uç ürünlere yöneldiklerini söyledi. Güler, bunla ilgili Eti Maden İşletmelerinin ayda 9 adet ön fizibilite hazırlandığını ve bunlardan ikisini özel sektörün yapmaya çalıştığını, diğerlerini de herkese açtıklarını kaydetti. BOREN'in yaptığı çalışmaları uygulamaya dönük olacağını belirten Güler, borun yanmaya dayanıklı ahşap, kumaş ve kağıt üretiminde kullanılması, yeni gübre hazırlanması ve hidrojen enerjisine dönük olarak sodyum bor hidrür gibi kısımlarının gerçekleştirilmesinin çok önemli olduğunu söyledi.

Reklam
Reklam

İstanbul'da Hidrojen Enerjisi Araştırma Merkezi'ni kurduklarını hatırlatan ve hidrojen enerjisini çok önemsediklerini belirten Bakan Güler, "Bizim gibi petrol bağımlısı bir ülkenin, hele de petrol fiyatlarının yükseldiği bir dönemde mutlaka yeni enerji kaynaklarına girmesi lazım" dedi. Hidrojen enerjisi konusunda çok iddialı olduklarını belirten Güler, hem askeri hem sivil araştırmalar açısından çalışmalar yapıldığını kaydetti. "Her ne kadar diğer lobiler hidrojeni ileriye dönük bir rüya projesi gibi tanımlasa da, biz hidrojen enerjisini çok önemsiyoruz" diyen Güler, hidrojenin doğalgaza karıştırılmasının da mümkün olduğunu belirtti. Türkiye'nin başarısı ve farklılığı için AR-GE'ye mutlaka ağırlık verilmesi gerektiğini vurgulayan Güler, "AR-GE'siz bir büyük devlet hedefi olamaz" dedi.