İzmir Otobüsçüler ve Umum Servis Araçları İşletmeleri Esnaf Odası Başkanı Hasan Basri Bostancı, servis aracında hayatını kaybeden 3 yaşındaki Alperen Sakin olayından bir gün önce korsan taşımacılıkla ilgili bakanlığa ileride yaşanabilecek sorunlarla alakalı bilgi verdiklerini belirtirken, korsan taşımacılıkla mücadele ettiklerini söyledi. Öğrenci servis taşımacılığının çok ulvi bir görev olduğunu belirten Başkan Bostancı, anaokulu, etüt ve eğitim kurumlarının işinin eğitim vermek olduğunu, servis işinin ehline verilmesi gerektiğini belirtti.İzmir Otobüsçüler ve Umum Servis Araçları İşletmeleri Esnaf Odası Başkanı Hasan Basri Bostancı, geçtiğimiz yıl 15 Ağustos’ta meydana gelen olayda, servis aracında unutularak hayatını kaybeden Alperen Sakin olayına değinerek, "Olay nedeniyle hala içimiz dağlanıyor, içimiz kanıyor, içimiz ağlıyor, bu olayın bir daha yaşanmamasını yüce Rabbimden temenni ediyorum. Türkiye’deki servis taşımacılığının ve yolcu taşımacılığının en büyük sorunu korsan taşımacılık ve korsan taşımacılıkla beraber anaokulu gibi özel okulların kendi ait özel araçlarıyla bu taşımacılığı yapmasıdır. İşte defalarca bunu biz yetkili makamlara anlattık. Ne acı tesadüftür ki bu olay yaşanmadan 8 ay önce İzmir’deki yetkili birimlere bu bildirileri biz yapmışız ve yine ne acı tesadüftür ki bu Alperen Sakin olayı yaşanmadan bir gün öncede Ulaştırma ve Sanayi Ticaret Bakanlığı’na korsan taşımacılığın ileride yaşatabileceği sorunları hatta can kaybına neden olabileceğini bildirdik. Türkiye’nin kanayan bir yarası olduğunu söyledik. İşte servis taşımacılığı ile uzaktan yakından alakası olmayan böyle menfur bir olayda sadece servis sorumlusuna mal edilmeye çalışıldı. Bunu da çok güzel bir kriz yönetimiyle aştık. Ancak yüce Rabbim’den şunu istiyorum Allah bir daha böyle bir olay yaşatmasın bizim de gerekli tedbirleri almamız lazım. Özellikle öğrenci servis taşımacılığının çok ulvi bir görev olduğunu buradan tekrar tekrar altını üstünü çizerek bir daha tekrarlamak istiyorum. Anaokulu, etüt ve eğitim kurumlarının işi eğitim vermek, servis işi bir ulvi bir iştir, ve işin ehline verilmesi gerekir. Bütün yetkililer buradan sesleniyorum lütfen; anaokulu, etüt ve eğitim kurumları kendi işini yapsın bu taşımacılığın denetim tarafında olsunlar ama Anaokulu, etüt ve eğitim kurumları kendine ait öz malları ve araçlarla bu taşımacılığı bir rant olarak görüp yapmasının önüne geçilmesi gerekir diye düşünüyorum" dedi."Korsana karşı STK’lar olarak katkı koymak istiyoruz"Korsan taşımacılığının önüne geçilmesi ve caydırıcı olması için Karayolları Trafik Kanunu 2918 sayılı karar ek 2-3. Maddesi’nde muhakkak düzenleme yapılması gerektiğini belirten Bostancı, "Şu anda, 2014 senesinde Anayasa Mahkemesi, eğer sürücü araçta değilse aracı trafikten men edemiyor. Dolayısıyla caydırıcılık kalktı. Biz buradan şunun da müjdesini verebiliriz. 2014 senesinden beri 2018 senesine girdik, hala bir düzenleme yoktu. Burada Gümrük ve Ticaret Bakanlığı sayın Bülent Tüfekçi’ye de teşekkürlerimi iletmek istiyorum. Yaptığımız müracaatlar neticesinde şu anda bu kaleme alınmış yazınsal faslında yakın bir zamanda bu kanunun yasalarca uygulanacağına Resmi Gazete’de yayınlanıp uygulamaya gireceğinin buradan müjdesini verebiliriz. İşte bu düzenlemenin biran önce yapılırsa korsan taşımacılıkta biran önce istediğimizi alabiliriz ve en önemlisi de bu kanunlar hazırlanırken muhakkak STK’lardan fikir almaları lazım, taslakların bu şekilde kanunlaşması lazım ve yine yine biz bu konuda yetkililere buradan da seslenmek istiyoruz. Korsanla mücadelede bizde STK’lar olarak katkı koymak istiyoruz ve yardımcı olmak istiyoruz. Çünkü şoför esnafı devleti milletini seven bir gruptur. Bugüne kadar her zaman devletinin milletinin yanında olmuştur. İşte korsan taşımacılıkta bir emek hırsızlığıdır. Eğer devletimiz bize imkan verirse STK’lar olarak mobil taşımacılığı ile çok kısa sürede önlemler alırız" ifadelerini kaydetti.Alperen SakinGeçtiğimiz 15 Ağustos günü Çiğli ilçesindeki bir anaokulunda yaşanan olayda, 3 yaşındaki Alperen Sakin servis içerisinde unutuldu ve saatlerce araç içerisinde kalarak hayatını kaybetti. Servis şoförü Tamer İ., kreş sahibi ve aynı zamanda servis şoförünün eşi Yurdagül İ. tutuklandı. Olay sonrasında Savcı Şükran Dedeağaoğlu’nun sanıklar hakkında hazırladığı iddianame Karşıyaka 2. Asliye Ceza Mahkemesinde kabul edilerek, sanıklar hakkında dava açıldı. Servis şoförü Tamer İ. ve eşi Yurdagül İ.’nin tutuklu yargılandığı davada savcı, karı-koca hakkında "bilinçli taksirle ölüme neden olma", "suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme" suçlamalarından 3 yıldan 14 yıla kadar hapis cezası talep etti. Tutuksuz yargılanan servis hostesi Dilara K. hakkında da 3 yıldan 9 yıla kadar hapis cezası istendi. Savcı, yine okuldaki görevlilerden Bekir G. hakkında "bilinçli taksirli ölüme sebebiyet verme" suçundan 3 yıldan 9 yıl, Arzu G. hakkında ise "taksirle ölüme sebebiyet verme" suçlarından 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası istedi. Ahmet S. içinse "suç delillerini yok etme, gizleme ve değiştirme", "suça azmettirme" suçlarından 6 aydan 5 yıla kadar ceza talep edildi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz