Festivalin gördüğü ilgiden çok memnun olduklarını ve iki aya yakın bir sürede hedefledikleri 175 bin dolayında kişiye ulaştıklarını belirten festival yöneticileri, festival katılımcılarının büyük oranda Amerikalılardan oluşmasının da festival için olumlu bir gösterge olduğunu belirtti. “Anadolu’nun Renkleri” temasını taşıyan festival programı, sergiler, belgesel ve kısa film yarışması, Türk mutfağının tanıtımı gibi geniş bir yelpazede sunulduğu bildirildi.
Festival direktörü Erkut Gömülü, festivalin artık Boston’da bir geleneğe dönüştüğünü, önümüzdeki yıllarda da Türkiye’nin kültürel zenginliğini ve çeşitliliğini yansıtan etkinlikleri düzenlemeye devam edeceklerini ve 15. Boston Türk Kültür ve Sanat Festivali’nin 29 Ekim – 18 Aralık 2010 tarihleri arasında yapılacağını söyledi.
-BOSTON BELEDİYESİ 29 EKİM’İ TÜRK CUMHURİYET GÜNÜ İLAN ETTİ-
Festival’in başlangıcı olan 29 Ekim’de Boston’un en yüksek ve en işlek yerlerinden birisi olan Boston Belediye Meydanı’nda geleneksel Bayrak töreni yapıldı ve Türk Bayrağı bir hafta burada dalgalandı. Boston Belediye Başkanı Thomas Menino Boston’da, Eyalet Valisi Deval Patrick de Massachussetts’de 29 Ekim’i Türk Cumhuriyet Günü ve Boston Türk Festivali’nin başlangıcı olarak ilan etti. Boston Belediye Meclisi bu yıl ilk kez 29 Ekim’i Türk Cumhuriyet Günü ilan eden bir karar aldı. Boston’daki yabancı ülke temsilcileri ve Belediye Meclisi Üyeleri de törene iştirak etti.
29 Ekim – 24 Kasım tarihleri arasında Boston Üniversitesi’ndeki Thurman Center’da yer alan fotoğraf sanatçısı Helga Butzer Felleisen’ın “İstanbul: Renkli Hayat – İstanbul: Life in Color” isimli fotoğraf sergisi, İstanbul’un 2010’da Avrupa Kültür Başkenti olması dolayısıyla İstanbul’a ithaf edildi. Sanatçı Elif Soyer’in 4- 29 Kasım tarihleri arasında “In It” isimli Kingston Sanat Galerisi’nde açılan solo sergisi de büyük ilgi gördü. Türkiye üzerine yazılmış birçok kitabı olan Profesör Arnold Reisman 10 Kasım’da Boston Üniversitesi’nde “İstanbul’un Dönüşümü ve Türkiye’de Sanat” isimli bir konferans verdi.
-ANADOLU LEZZETLERİ-
Türk şarap ve yemeklerinin tanıtıldığı “Anadolu’nun Lezzetleri ” Boston Üniversitesi’nin Yemek ve Şarap Programı ile işbirliği yapılarak sunuldu. Kavaklıdere Şarapları eşliğinde Anadolu mutfağının değişik lezzetleri A.B.D.’li damakların beğenisine sunuldu. Katılımcıların büyük beğenisini kazanan menü ve yemekler Boston’lu ünlü Şef Ana Sortun ve gurme İhsan Gürdal tarafından hazırlandı. Boston Üniversitesi Yemek ve Şarap Programı’nın Direktörü Rebecca Alssid, Boston Türk Kültür ve Sanat Festivali ile işbirliği yapmaktan büyük mutluluk duyduklarını ve programa katılanların da kendisi gibi Türk yemeklerini çok beğendiklerini, yerlerin ise aylarca önce tükendiğini söyledi.
-KISA FİLM YARIŞMASI-
Festival programında yer alan Kuzey Amerika’daki ilk Türk Belgesel ve Kısa Film Yarışması bu yıl da festivalin odak noktası olmaya devam etti. Boston Güzel Sanatlar Müzesi ve Boston Üniversitesi sinema salonlarında yapılan yarışma Türkiye’de yaşayan genç yönetmenlerin yanısıra, dünyanın çeşitli ülkelerinde yaşayan yönetmenlerin de büyük ilgisini gördü.
Bu yılki yarışmada En İyi Kısa Film Ödülü’nü yönetmen Çağla Zencirci ve Guillaume Giovanetti’nin, Fransa’da bir Türk kızıyla bir Uygur Türkü’nün hikayesini anlatan Türkiye-Fransa ortak yapımı “Ata” filmi aldı. En İyi Belgesel Ödülü’nü, yönetmenliğini Can Diker’in yaptığı maden işçilerinin öyküsü “Karanlığın Gözleri” kazandı. Seyirci Ödülleri’ni Kısa Film dalında L. Rezan Yeşilbaş’ın “Hüküm” ve Belgesel dalında Alkım Ün’ün “Karsardahan” adlı filmleri aldı.
Yarışmanın bir anlamda Türkiye'nin sinema alanında ABD’ye açılan bir penceresi olduğunu söyleyen Festival Direktörü Erkut Gömülü tüm yönetmenleri ve yapımcıları 2010 yılında yapılacak 15. Boston Türk Kültür ve Sanat Festivali Belgesel ve Kısa Film Yarışması’na katılmaya davet etti. Film Yarışması başvuruları 1 Şubat 2010’da başlayacak. Yarışma jürisinde Harvard Film Arşivi Başkanı Haden Guest, Boston Phoenix gazetesinin film editörü ve eleştirmeni Peter Keough, Boston Güzel Sanatlar Müzesi Film Küratörü Carter Long gibi isimlerin yer almasının film çevrelerinde yarışmanın saygınlığını arttırdığına ve yarışmanın uluslararası bir nitelik kazandığını dikkat çekildi.
ANKA