Bozdağ: 27 Nisan Hukukun En Büyük Güç Olması Adına Dönüm Noktasıdır

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, 27 Nisan'ın muhtıra yıldönümü yerine demokrasiye sahip çıkılmasının yıldönümü olarak hatırlanmasının...

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, 27 Nisan'ın muhtıra yıldönümü yerine demokrasiye sahip çıkılmasının yıldönümü olarak hatırlanmasının daha doğru olacağını söyledi. Bozdağ, "27 Nisan Türkiye’nin demokrasisi açısından milli iradenin anayasamızda yazdığı gibi en üstün ve üst irade olması bakımından, hukukun en büyük güç olması bakımından bir tarihi dönüm noktasıdır." şeklinde konuştu.

Bir dizi etkinliğe katılmak üzere Amasya'ya gelen Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, 27 Nisan’ın, milletin iradesine, milletin emanetine, hukuka sonuna kadar sahip çıkmanın yıldönümü olarak görülmesi gerektiğini vurguladı. Bozdağ, “Eğer 27 Nisan bildirisi netice almış olsaydı, milletin iradesini temsil eden Meclisimiz, hükümetimiz bu bildiri karşısında esas duruşa geçmiş olsaydı, o zaman bir muhtıradan bahsedilebilirdi." diye konuştu.

Reklam
Reklam

27 Nisan'da hükümetin duruşunun neticeye bakıldığında demokrasiye sahip çıkan, milli iradeye sahip çıkan, milletin emanetine sahip çıkan, hukukun üstünlüğüne sahip çıkan, milletin kendilerine verdiği yetkiye sahip çıkan, onurlu bir duruş olduğunu anlatan Başbakan Yardımcısı Bozdağ, "O yüzden 27 Nisan Türkiye’nin demokrasisi açısından milli iradenin anayasamızda yazdığı gibi en üstün ve üst irade olması bakımından, hukukun en büyük güç olması bakımından bir tarihi dönüm noktasıdır. Türkiye’de hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağının en güzel işaretlerinden biri olmuştur. Hükümetimizin sayesinde parlamentomuzun büyük bir kısmının, her ne kadar bazıları bu bildiriyi alkışlasa da, AK Parti grubunun onurlu duruşu sayesinde bu noktada büyük bir dönüşüm olmuştur.” diye konuştu.

Bozdağ şöyle devam etti “Hatırlarsanız 12 Mart 1971 muhtırası Meclis'te okunduğu zaman dönemin partileri, milletvekilleri bunu dinlemişlerdir, bazıları da alkışlamışlardır. Muhtırayı alkışlayan bir siyaset ve demokrasi anlayışından geliyoruz. Darbe, muhtıra geldiği zaman foterini, şapkasını alıp giden siyaset anlayışından geliyoruz. Milletin emanetini ortada bırakıp kaçan anlayışlardan geliyoruz. Ama 27 Nisan'a baktığımızda, ondan önce tabi 28 Şubat var, orada da yine milletin iradesine sahip çıkılmamanın en güzel örneklerinden birini yaşıyoruz. Demokrasimiz adına kötü, milli irade adına kötü, ama muhtıracılar adına sevindirici bir sonuç var. 27 Nisan bütün bunların hepsinden farklı. Şapkasını alıp giden bir lider yok. Milletin emanetini ortada bırakıp kaçan bir anlayış yok, milletin iradesine müdahale etmek isteyenlere alkış tutan çoğunluk yapısı yok. O yüzden 27 Nisan bu anlamıyla çok farklıdır. Demokrasiye, Milletin emanetine, milli iradeye sahip çıkmanın ve Türkiye’de artık milli iradenin her alanda egemen oluşunun yıldönümü olarak görmek lazım. Bundan sonra da böyle anılması gerektiğini düşünüyorum.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: